Aşure haftasının gelişiyle birlikte, herkes aşurenin tarihçesini ve hoş bir tanımını araştırmaya başlamışken; sizler için aşurenin lezzetli tarihini yazdık. ‘Aşure Günü ne manaya gelir?’, ‘Aşure ne vakit yapılıp dağıtılır?’, ‘Aşure Günü neden kutlanır?’ diye merak ediyorsanız işte aşurenin tarihi 👇
1. Aşure, tahıllar, kuru baklagiller, kurutulmuş meyveler, şekerlemeler ve baharatların bir ortaya gelerek lezzetli bir tatlının oluştuğu güçlü bir karışımdır. Aşurenin tarihçesi, esaslı bir geçmişe ve farklı medeniyetlere dayanan varlıklı bir kültürel mirasa sahiptir…
2. Aşurenin söz kökeni Arapça ˁşr kökünden gelen ˁaşūrā عشورا “onuncu gün” sözcüğünden alıntıdır. “Karışık aş” manası ve geleneği İran”a has olup, Farsça āşūrdan (katmak, karıştırmak) fiilinin tesirini gösterir.
3. Hatta o denli ki, Evliya Çelebi aşure aşının eş manalısı olarak karış katış sözcüğünü kullanır.
4. Aşure, toplumda birlik ve paylaşımı simgeler ve bilhassa Muharrem ayında, bilhassa de Aşure Günü’nde özel olarak hazırlanır ve dağıtılır.
5. Aşure, geçmişi antik çağlara kadar uzanan eski bir tatlıdır. Tarihi kayıtlar, M.Ö. 4. binyıla kadar uzanan tahıl ve baklagillerin birleştirilerek aşure gibisi karışımların yapıldığını göstermektedir.
6. Aşure, İslam tarihinde kıymetli bir yere sahiptir. İslam inancına nazaran, Hz. Nuh’un gemisinin tufandan kurtulmasıyla birlikte gemideki tüm besinlerin karıştırılarak aşure yapıldığına inanılır. Bu nedenle Muharrem ayının onuncu günü, yani Aşure Günü, özel bir mana taşır.
8. Osmanlı İmparatorluğu periyodunda aşure, özel günlerde ve kutlamalarda dağıtılan klâsik bir tatlı olmuştur. Saray mutfağında ihtimamla hazırlanan aşure, saray mensupları ve halk ortasında büyük bir sevgiyle tüketilmiştir.
9. Türk mutfağında aşurenin 41 çeşidinin yapıldığı söylenir. Birtakım yörelerde aşure etli ve tuzlu da yapılır.
10. Aşurenin her yöreye ilişkin tanımı bulunduğu için gereçleri değişkenlik gösterir. Fakat en az 7 materyalden oluşması gerekir.
“Aşure nasıl yapılır?” diye merak edenler için bir de Aşure tanımımız var:
Malzemeler:
-
1 su bardağı buğday
-
1 su bardağı nohut
-
1 su bardağı kuru fasulye
-
1 su bardağı kuru üzüm
-
1 su bardağı kuru incir
-
1 su bardağı kuru kayısı
-
1 su bardağı şeker
-
1 çay bardağı dövülmüş ceviz
-
1 çay bardağı dövülmüş fındık
-
1 çay bardağı dövülmüş fıstık
-
1 litre süt
-
1 tatlı kaşığı tarçın
-
1 çay kaşığı karanfil tozu
Yapılışı:
1. Buğdayı bir gece öncesinden suda bekletin. Sonraki günü suyunu süzün ve haşlamak için tencereye alın. Üzerini geçecek kadar su ekleyin ve buğdaylar yumuşayana kadar pişirin.
2. Nohut ve kuru fasulyeyi de başka ayrı bir gece öncesinden suda bekletin. Sonraki günü sularını süzün ve farklı tencerede haşlayın.
3. Kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısıyı sıcak suda 10 dakika kadar bekletin. Daha sonra suyunu süzün ve doğrayın.
4. Pişmiş buğday, nohut ve kuru fasulyeyi büyük bir tencereye alın. Üzerine doğranmış kuru meyveleri ekleyin.
5. Şekeri tencereye ek edin ve karışımı karıştırın. Akabinde sütü ekleyin ve kısık ateşte kaynamaya bırakın.
6. Aşure yoğunlaşana kadar daima karıştırın. Tarçın ve karanfil tozunu ekleyerek lezzetini arttırın.
7. Aşure kaynadıktan sonra altını kapatın ve soğumaya bırakın.
8. Soğuyan aşureyi servis kaselerine paylaştırın.
9. Üzerini ceviz, fındık ve fıstıkla süsleyerek servis yapın.
Bereketli olsun. İlgili içerikler: