Hayatının yeni ve anlamlı bir dönemine başlarken güçten düşme diye faydalı olacağını düşündüğümüz bilgileri senin için derledik!
1. En önemlisini en başta söyleyelim. Proteininizi asla eksik etmeyin!
Protein kaynağınızı değiştirdiğiniz için baklagillere ve sebzelere yönelmelisiniz. En zengin bitkisel protein kaynakları ise; fasulye, mercimek, edameme, tofu, bezelye, ıspanak ve yer fıstığı. Ayrıca kinoa gibi tohumlar da çok zengin protein kaynaklarıdır. Baklagilleri ve sebzeleri yeteri kadar tüketirseniz protein eksikliği gibi bir sorunla karşılaşma ihtimaliniz yok!
2. Kuru baklagiller, sebzeler ve kuru meyveler tüketerek demir seviyenizi koruyun.
Demir seviyenizi düşürmemek için fasulye, yeşil sebze, tahıl, ayçekirdeği, kuru üzüm tüketmeyi ihmal etmeyin. Burada asıl dikkat edilmesi gereken konu bitkisel kaynaklı demirin emilimini kolaylaştırmak için alınması gereken A ve C vitamini içeren yiyeceklerin yenmesidir. Turunçgiller, ıspanak, sarı ve kırmızı biberler bu konuda en büyük destekçinizdir.
3. Çay tüketiminizi sınırlandırın!
Kulağa ilginç gelse de sık sık tükettiğimiz çay içerisindeki tanenlerden dolayı diğer yiyeceklerden alınan demirin emilmesini engelliyor. Buna karşı alabileceğiniz çok basit bir önlem ise çayın içine bir iki damla limon sıkmak veya yemeğin yanında çay tüketmemek olacaktır.
4. Soya tüketiminde aşırıya kaçmayın.
Her şeyin fazlası zarar! Soya ürünleri omega-3 yağları, B vitamini, demir, çinko, antioksidan ve yüksek miktarda protein içerse ve sayesinde tofu, süt, soya kıyması gibi birçok besin üretilse de tüketimine dikkat edilmesi gereken bir ürün. Özellikle, soya bazlı bitkisel et fazlaca işlem gördüğü için gereğinden fazla tüketilmesi sağlığınızı tehdit edebilir. Abartmamakta fayda var.
5. Sinir ve kan hücrelerinizi sağlıklı tutmak için B12 vitamini takviyesi alın.
Yokluğunda halsizlik, depresyon, iştah kaybı gibi sorunlara yol açan B12 vitamini hayatınızı zorlaştırabilir. B12, soyada ve mayada bulunsa da vejetaryen beslenmeye geçtiğinizde eksikliğini hissedebileceğiniz bir vitamin. Daha çok hayvansal gıdalarda bulunduğu için takviye olarak almanız sizin için daha kolay olacaktır.
6. Sağlıklı yağlar tüketerek beyin ve kalp sağlığınızı koruyun.
Balık yağına benzeyen ancak bitkisel bazlı olan Omega-3s cevizden, keten tohumundan, keten tohumu yağından ve chia tohumundan rahatlıkla elde edilebilir. Omega-3s aynı zamanda depresyon ve anksiyete ile de savaşır.
7. Besin değeri düşük gıdaları diyetinizin merkezine koymayın.
Hayvansal gıdaları hayatınızdan çıkardıktan sonra makarna, pirinç gibi gıdaların besin değerinin düşük olduğunu unutmayın. Bu yiyecekleri kolaylık olduğu için tüketmeniz bedeniniz için zararlı olacaktır. Vejetaryen beslenenlerin de bu yüzden kolaylıkla kilo alabileceğini aklınızdan çıkarmayın.
8. İnek sütü tüketmek istemiyorsanız bitkisel sütlere yönelebilirsiniz.
Yüksek kaloriye sahip olması ve laktoz içermesi nedeniyle inek sütü artık çoğu kişinin ilk tercihi değil. Buna karşın bitkisel sütlerin sindirime yardımcı olma, kas gelişimini destekleme, kalp ve damar hastalıklarını önleme gibi birçok faydası var.
9. Atıştırmalıklarınızı abur cuburlar oluşturmasın.
Vejetaryen beslenmeye başladıktan sonra aldığınız kalori miktarının azaldığını düşünerek rahatlıkla abur cubur tüketebileceğinizi düşünen fikirlerinize izin vermeyin. Unutmayın ki aldığınız kalori miktarı kadar besin değeri de büyük önem taşıyor.