Restorasyona kurban giden tarihimizden, ne yazık ki geriye kalanlar…
Biraz eskilere gidelim… Hatay Arkeoloji Müzesi'sindeki Roma Mozaikleri'nin başına gelenleri hatırlarsınız,
Şile'deki Ocaklı Ada Kalesi'nin durumu da pek farklı değildi…
Röleve ve restitasyon çalışmaları sırasında bambaşka bir görüntüye bürünen kale, sosyal medyada 'Sünger Bob'a benzetilmişti.
Yine, İstanbul'daki Tarihi Hamam'ın başına gelenler içimizi sızlatacak cinstendi…
Osmanlı padişahı Beşinci Murat döneminde yaptırılan tarihi hamam restorasyonun ardından bambaşka bir görüntüyle karşımıza çıkmıştı.
İstanbul'daki Süheyl Bey Camii'nin başına gelenleri de unutmadık tabii…
Süheyl Bey tarafından Mimar Sinan'a inşa ettirilen sekizgen planlı ve kubbeli camiye restorasyon sonrasında cam kaplandı ve yapı tamamen bozulmuştu.
Şimdi gelelim son dönemdeki restorasyon facialarına… Tam yeşilin göbeğinde yer alan Fatih Camii, restorasyon sürecindeydi.
Ama o güzelim camiiden eser yok artık. Atalarımızın mirası olan bu camiiye neler mi oldu?
-
Avludaki devasa çınar ağaçları kesildi, taştan bir çöl yaratıldı.
-
Şadırvan avlusundaki asırlık servi ağaçları kesildi.
-
Cami bahçesindeki ağaçlar kesilip bahçe 'hadım' edildi.
Son dönemdeki restorasyon facialarından biri de Antalya'da bulunan Kesik Minare'nin başına gelenlerdi…
Tarihi, 100 yıldan fazla bir süreye dayanan bu minare, bulunduğu yere adını veriyordu ve ne yazık ki restore sürecinde olan yapılardan biriydi.
Ama hafızalara kazınan bu kültürel yapıdan da artık eser yok artık… Çünkü, minareye külah ilave etmişler….
Yani artık Kesik Minare yok, “Külahlı Minare” var…
Yüzyıllar boyunca ayakta kalan ve atalarımızın mirası olan bu yapılar böyle böyle heba ediliyor işte…
Yazık… Kocaman bir yazık!