Bir bayram vakti daha geldi ve içimiz tatil neşesiyle doldu. Hoş şehir dışında okuyup da memlekete giden öğrencilerin yaşayacakları bazı dramlar ise çoktan başladı. Döner dönmez başlayan soruları ve birbirinden klişe lafları sizler için derledim.
Şehir dışındaki kaçıncı yılınız olduğu inanın hiç fark etmez. Hemen soruverirler: “Alışabildin mi yavrum oralara?”
“Oralarda havalar nasıl?”
Yine laf lafı açsın diye sorulan sorular arasında ilk sıralarda yer alır. Hiç sekmez. Hemen ardından çok klasik olan “Dersler nasıl?” sorusu ile muhabbet devam eder. Kişinin “iyi” cevabı ile bir süre derin sessizlik olur. Muhabbet bir süre kesilir.
“2 yıllık mı 4 yıllık mı?”
Akrabaların ve eş dostun soracağı soruların dayanılmaz hafifliğine bırakırsınız kendinizi. Soru cevaplamaktan alıkoyamazsınız.
-
Şimdi kaçtı senin bu yıl?
-
Bu yıl bitecek mi bari?
“Aman oğlum/kızım paranıza sahip çıkın, olaylara karışmayın.”
Hani böyle hep güvensiz olduğunuzu hissettiren o sorular yok mu, alıp götürüyor işte
Okunan bölümle ilgili de bir soru muhakkak sorulmaya çalışılır. Espiriler, şakalar havada uçuşur. İktisat, hukuk, halka ilişkiler falan hiç fark etmez. Hele ki bu yıl iktisatçılar hazır olsun
“Ne olacak bu ekonominin hali yeğenim?”
Hukuk okuyanlara çeşitli dava, miras soruları ile bilgisayar mühendislerine çeşitli format ve virüs soruları hiç sekmez. Yaşça büyüklerimizin telefon rehberlerine yeni kişiler eklenir, mesajlara bakılır ve bayram mesajları itina ile gönderilir.
Yaşça bize yakın olanlardan da sıkça ortam muhabbeti ile ilgili soru alıyoruz tabii.
“Ortam nasıl abi?”
İyi kardeşim iyi, sen de gel gör. Muhteşem bir yurt/öğrenci evim var. Her gün partiliyor ve oradan oraya akıyoruz.
İster ilk ister son yılınız olsun hiç fark etmez, bu soru da hiç sekmez “Üniversitede kalmayı düşünüyor musun?”
Tam cevap verecek iken akla bütler gelir… Biz zaten hobi olarak her sene kalıyoruz ya.
Önce soruyu sorarlar, sonra da sizi bir tartarlar. Bakalım yapabilecek mi diye. O yüzden bu soru da kaçınılmazdır.
Alttan ders var mı? Kaç tane?
Okunan bölümle alakalı formasyon imkanı varsa büyükler hemen söze girer.
- “Bak falancanın oğlu/kızı öğretmen, ne kadar rahat, eşi de memur. Valla gül gibi geçinip gidersin.”
Tamam da istiyor musun diye neden hiç sormuyorsunuz?
En sonda evlilik ne zaman sorusu sorularak tarihin dehlizlerine bir bayram ziyareti daha eklenir.
Ne diyelim haydi hayırlısı. Eee okul bitti mi?