Körfez’deki kargo gemileri, Suudi Arabistan’daki petrol tesisleri ve Abha Havalimanı’na yönelik saldırılara işaret eden bin Selman, “Bu olaylar, uluslararası toplumdan yayılmacı rejime karşı kararlı bir tavır alınması talebimizi destekliyor.” ifadesini kullandı.
Bin Selman, uluslararası toplumun İran’a yönelik kararlı bir tavır alması gerektiği inancından ötürü ABD’nin İran’a yeniden ambargo uygulamasına destek verdiğini de kaydetti.
İran’ın doğrudan ya da kendisine bağlı milisler aracılığıyla terör saldırıları gerçekleştirdiğini savunan bin Selman, “İran’ın ya uluslararası toplumda yapıcı bir role sahip normal bir devlet olması ya da kanunları ihlal eden bir devlet olarak kalması” konusunda bir tercihte bulunması gerektiğine işaret etti.
“SUUDİ ARABİSTAN BÖLGEDE SAVAŞ İSTEMİYOR”
Bin Selman, yaklaşık bir ay önce ikisi Suudi Arabistan’a ait 4 sivil ticari kargo gemisine Birleşik Arap Emirlikleri’nin doğu sahilinde yer alan El-Fuceyra Limanı yakınlarında düzenlenen sabotaj ile petrol boru hattı üzerinde bulunan Aramco’ya ait 2 pompa istasyonuna saldırı gibi bölgede yaşanan son olayların arkasında İran tarafından desteklenen Husilerin olduğunu öne sürdü.
Muhammed bin Selman, “Suudi Arabistan bölgede savaş istemiyor. Ancak halkımıza, egemenliğe ve hayati çıkarlarımıza yönelik herhangi bir tehdit karşısında mücadele etmekten tereddüt etmeyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
RİYAD-WASHİNGTON İLİŞKİLERİ
Suudi Veliaht Prens, ülkesinin “bölgenin güvenliği ve istikrarının sağlanmasında kilit rolü bulunması” nedeniyle ABD ile stratejik ilişkilere büyük önem verdiğini vurguladı.
Riyad ile Washington arasındaki stratejik ilişkilerin oradan buradan yapılan medya ataklardan etkilenmeyeceğini belirten bin Selman, “Suudi Arabistan, ABD ve diğer ülkelerdeki bazı kesimlerin sahip olduğu yanıltıcı düşünceler ile gerçekleri açıklığa kavuşturmak için daima çaba sarf ediyor.” ifadesini kullandı.
“HUSİLER İRAN’IN GÜNDEMİNİ, YEMEN’İN ÇIKARLARININ ÖNÜNDE TUTUYOR”
Bin Selman, Yemen krizi konusunda ülkesinin çözüme ulaşılması adına var gücüyle çaba sarf ettiğini ancak Husilerin İran’ın gündemini, Yemen ve halkının çıkarlarının önünde tuttuğunu bildirdi.
Ülkesinin sınırlarında devlet kurumu dışındaki milislerin varlığının kabul edilemez olduğunun altını çizen bin Selman hedeflerinin yalnızca Yemen’i, İranlı milislerin varlığından kurtarmak değil, aynı zamanda tüm Yemenliler için istikrar ve refahın sağlanması olduğunu savundu.
Suudi Prens, “Suriye’de terör örgütü DEAŞ’ın mağlubiyeti, terör örgütlerinin yeniden hakimiyet kurmasının engellenmesi, ülkede istikrarı sarsan İran nüfuzuna karşı mücadele ve siyasi geçişin sağlanması” gibi bazı hedeflerin gerçekleştirilmesi adına dost ülkelerle birlikte çalıştıklarını aktardı.
Bin Selman, ayrıca ülkesinin Sudan’ı desteklemeye devam edeceğini ve Merkez Bankası’na 250 milyon dolarlık yardımda bulunulduğunu da kaydetti.
