Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Çay piyasasındaki payımızı büyütmek için
markalaşmaya destek vermeliyiz. Fındıkta dünya markası olduğumuz gibi çayda da
olabiliriz” ifadesini kullandı.
Palandöken, yazılı açıklamasında, ihraç edilen dizi ve filmlerde Türk çayının reklamının yapılması gerektiğini vurguladı. Çayın Türkiye için önemine değinen Palandöken, “Hem ekonomik hem de sosyal boyutu var. Üretimde ve tüketimdeki başarımızı dünyaya tanıtarak kendimizi kanıtlamalıyız. Bunun için festivaller düzenlemeli, fuarlara katılımları artırmalı ve özellikle butik çay işletmelerinin marka değerini artırmalıyız.” önerilerinde bulundu.
Palandöken, kişi başına 3,2 kilogram çay tüketimi ile Türkiye’nin dünyada birinci sırada yer aldığını belirterek, “Geçen yılın verilerine göre üretimde ise dünyada beşinci sıradayız. Yıllık 1,4 milyon tona yakın yaş çay üretiyoruz ve bu sektörden 208 bin aile yani 1 milyonun üzerinde vatandaşımız geçimini sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
Marka değerinin en az üretim kadar önemli olduğunun altını çizen Palandöken, şunları kaydetti:
“Çay piyasası ülkemiz için bu denli önemliyken, bu başarımızı marka değerimizi artırarak taçlandırmalıyız. Türkiye bu yılın ilk 2 ayında 59 ülkeye 666 tonluk çay ihraç etti. Çay ihraç ettiğimiz ülke sayısını 100’e çıkartmamamız için hiçbir sebep yok. Devamlı büyüyen çay piyasasındaki payımızı büyütmek için markalaşmaya destek vermeliyiz. Fındıkta dünya markası olduğumuz gibi çayda da olabiliriz. Bununla birlikte çay tarımının önemli bir kısmını üstlenen küçük işletmelerin de desteklenmesi gerekiyor. Çünkü çayda çeşitlilik ne kadar artarsa dolaylı yoldan üretim ve tüketim de ona bağlı artar.”