Üniversiteden yapılan açıklamada, Eti Maden’in ürettiği kolemanit ve beş ayrı bor gübre kaynağının, Sabancı Üniversitesi tarafından 10 farklı ülkede 15 bitki üzerinde araştırıldığı aktarıldı.
Dünyadaki kolemanit rezervlerinin tamamına yakınının Türkiye’de bulunduğu, dünyanın kolemanit kaynağı bakımından Türkiye’ye çok büyük bir oranda bağımlılık gösterdiği belirtildi.
Borun yeterli düzeyde bitkisel verime ulaşmada mutlak gerekli olan bir besin elementi olduğuna vurgu yapılan açıklamada, “Dünya gübre endüstrisi, artık standart gübrelere bor kaynağı olarak kolemaniti katmaya başladı. Sabancı Üniversitesi ve Eti Maden ortak bor projesi, Brezilya, Güney Afrika, Etiyopya, Uganda, Ukrayna, Hindistan, Tayland, Çin, Malezya ve Türkiye’de değişik tarla ve bahçe bitkilerinde bir yıldır devam eden proje olup, üç yıl içinde tamamlanacak. Sabancı Üniversitesi, belirtilen ülkelerde çoğunlukla üniversitelerle birlikte ortak çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmalar, Eti Maden tarafından üretilen başta kolemanit olmak üzere 6 farklı bor kaynağının bitkiler üzerindeki etkisini, bitkisel verimi ve topraktaki dinamiğini incelemeyi kapsıyor. Bu araştırmaların bir bölümü de Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü BOREN tarafından destekleniyor.” denildi.
Açıklamada, kolemanitin toprakta yavaş çözünme özelliğinin bulunduğu ifade edilerek, şu bilgiler verildi:
“Bitkiye büyüme süresi boyunca yavaş yavaş bor vererek daha iyi bir bor beslenmesi sağlıyor. Bu durum bitkilerin verimi üzerinde belirleyici bir rol oynuyor. Dünyadaki kolemanitin tamamına yakını neredeyse Türkiye’de bulunuyor ve dünya, kolemanit kaynağı bakımından Türkiye’ye çok büyük bir oranda bağımlılık gösteriyor.”
Projenin yürütücüsü, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Çakmak ise bor mineralinin bitkiler için önemine dair şunları kaydetti:
“Bor minerali sadece endüstriyel alanda değil, aynı zamanda bitkisel üretimde de önem taşıyor. Toprakta bor noksanlığı söz konusu olduğunda bitkilerin büyümesinde ve verim oluşturabilmesinde önemli azalmalar, duraksamalar ortaya çıkıyor. Bor bitkilerin sağlam ve stabil bir yapıya sahip olmasında vazgeçilmez bir rolü olan hücre duvarlarının en önemli yapı elemanlarından biridir. Bor besin elementi için, bitki hücre duvarının çimentosudur diyebiliriz. Bilindiği üzere, tohum ve meyve oluşumu için tozlaşma ve döllenme en önemli süreçlerdir. Bor, her iki süreci de doğrudan etkileyen bir besin elementtir. Bor, bitki içinde rahatlıkla taşınamadığından çiçek organları bor yetersizliğine karşı aşırı duyarlıdır ve bor noksanlığında özellikle meyve ağaçlarında çiçek dökülmesi sıklıkla ortaya çıkar.”
Projenin Brezilya’da kahve, pamuk, soya, şeker kamışı ve okaliptüs; Çin’de kolza, domates ve çay; Güney Afrika’da bağ; Etiyopya’da kahve; Uganda’da fasulye; Ukrayna’da ayçiçeği; Tayland’da pirinç/çeltik; Hindistan’da soya; Malezya’da palm yağı ağaçları, Türkiye’de fındık, ayçiçeği ve patates hedefli olarak yürütüldüğü aktarıldı.