Bu sahnelerde yaşadığı şaşkınlığı kolay kolay atlatabilen var mı?
Dikkat! Bu içerik bol miktarda SPOILER içermektedir!
Kaynak: https://www.buzzfeed.com/spenceralthouse…
1. Us filminde, Red'in aslında yıllardır Adelaide olarak yaşadığını ve gerçek Adelaide'in tahta iskelenin altında hapsedildiğini öğrendiğimiz an.
2. Orphan filminde, 9 yaşındaki Esther'ın aslında 33 yaşında bir katil olduğunu ve yeni ailesine karşı komplo kurduğunu öğrendiğimiz an.
3. Hereditary filminde, Charlie'nin alerjik bir reaksiyon geçirip temiz hava almak için kafasını dışarı çıkarmasıyla, yol işareti tarafından kafasının koptuğu an.
4. The Sixth Sense filminde, geçmişi gösteren sahneler sayesinde Malcolm Crowe'un aslında tüm film boyunca ölü olduğunu öğrendiğimiz an.
“Sanırım iyiyim. Gerçekten, sanırım kurşun girip çıkmış. Artık canım acımıyor.”
5. Shutter Island filminde, Teddy Daniels'ın bir vaka üzerinde çalışan bir polis değil, akıl hastanesinde yatan bir hasta olduğunu öğrendiğimiz an.
6. American Psycho filminde Patrick'in, cinayetlerin ertesi günü Paul'un dairesine etrafın kanla kaplı olduğunu düşünerek gidip, her tarafı tertemiz bulduğu an.
“Şimdi Dorsia için rezervasyon yaptırmayı dene bakalım! Seni aptal şerefsiz! Şerefsiz!”
7. Get Out filminde, Rose'un Chris'e araba anahtarlarını vermeyi reddettiği ve Chris'in neler döndüğünü anladığı an.
“Rose? Rose. Rose! O anahtarları bana ver! Rosa, o anahtarları bana ver. Rose, hemen!”
“Neler oluyor?”
“O anahtarlar nerede, Rose?
“Anahtarları sana veremeyeceğimi biliyorsun. Değil mi, bebeğim?”
8. The Visit filminde annenin, çocuklarının büyükanne ve büyükbabasıyla değil, hastaneden kaçan akıl hastalarıyla kaldığını Skype üzerinden fark ettiği an.
“Anne, güven bana. Büyükannem ve büyükbabamda bir sorun var.”
“Neredeler şu an?”
“Kümeslerin yanındalar. Seni göremezler.”
“Becca, Tyler, beni çok dikkatli dinlemeniz gerek. Onlar sizin büyükanneniz ve büyükbabanız değil.”
9. Saw filminde, yerdeki 'ölü' bedenin aslında Jigsaw'un kendisi olduğunu öğrendiğimiz an.
10. The Others filminde, tüm bu zaman boyunca hayaletlerin aslında Grace ve çocuklarının olduğunu ve çocukları öldürenin Grace olduğunu öğrendiğimiz an.
“Bu odada ne oldu? Annen size ne yaptı?”
“Yastıkla ilgili bir şey.”
“Sizi öyle mi öldürdü? Bir yastıkla mı? Çocuklar… eğer ölüyseniz, neden bu evde kalıyorsunuz? Neden bu evde kalıyorsunuz? “
“Biz ölü değiliz! Biz ölü değiliz! Biz ölü değiliz! Biz ölü değiliz!”
11. Murder on the Orient Express filminde, HERKESİN katil olduğunu öğrendiğimiz an.
12. The Mist filminde, acı verici ölümler yaşamasınlar diye oğlu da dahil olmak üzere David'in herkesi öldürmek zorunda kaldığı ve kısa bir süre sonrasında kendisinin Amerikan Ordusu tarafından kurtarıldığı an.
13. The Village filminde, her şeyin aslında sosyal bir deney olduğu ve köyün aslında günümüzde bir ormanın derinliklerinde olduğunun ortaya çıktığı an.
14. Goodnight Mommy filminde, tüm film boyunca Elias'ın kazada ölen kardeşinin hayatta olduğunu kafasında kurduğunu öğrendiğimiz an.
15. The Boy filminde, porselen bebek parçalanıp,evin duvarlarının içinden gerçek bir adamın çıktığı, yani Brahms'ın aslında 20 yıl önce gerçekleşen yangından kurtulduğunu öğrendiğimiz an.
16. I Am Legend filminde, Will Smith'in karakterinin tüm dünyada yaşayan tek dostu olan köpeğini enfekte olduğu için öldürmek zorunda kaldığı an.
“Hiç endişelenme. Çünkü her şey yoluna girecek.”
17. The Uninvited filminde, Anna'nın Alex'in yangında öldüğünü, onu hayal ettiği ve hatta Rachel'ı öldürdüğünü öğrendiği an.
“Rachel'dı baba. Yangını Rachel çıkardı. Annemi o öldürdü. Sen kasabadan gidene kadar bekledi. Bana da, Alex'e de uyuşturucu verdi.”
“Anna, sen ne diyorsun? Anna, kardeşine ne olduğunu biliyorsun. Yangında öldü. Bir yıl önce. Alex ölü. Sen ne yaptın?!”
“Alex!”
18. Psycho filminde, Norman Bates'in annesinin bunca zaman boyunca aslında ölü olduğunu ve Norman'ın, aslında annesiymiş gibi davrandığını öğrendiğimiz an.
19. Scream filminde, Drew Barrymore'un, filmin ana karakteri gibi tanıtılıp posterde bulunmasına rağmen, açılış sahnesinde öldürüldüğü an.
“Bana ismini hiç söylemedin.”
“Neden ismimi öğrenmek istiyorsun?”
“Çünkü kime baktığımı öğrenmek istiyorum.”
“Sen ne dedin?”
“Kiminle konuştuğumu öğrenmek istiyorum.”
“Söylediğin şey bu değildi.”