Başlıktaki soruyu Twitter’da 11.3 milyon takipçisi olan Chrissy Teigen sorduğunda çok ilginç cevaplar aldı. Kimi normalde seyredip fazla tepki vermediği filmleri uçakta seyrettiğinde duygu patlaması yaşadığını, kimi göz yaşlarına boğulduğunu söylüyordu. Havayollarının uçuş emniyet videolarını bile gözü yaşlı seyredenler vardı!
Ben de bu soruyu sık uçan arkadaşlarıma sordum, benzer cevaplar aldım. Özellikle yerli veya yabancı eski filmleri izleyip gözleri dolanların sayısı yüksek. Peki uçaktayken neden duygularımız değişiyor?
Uzmanlara göre kapalı kabin içindeki kuru hava, değişen basınç, sevdiklerimizi uzaklarda bırakmak, kontrol hissini kaybetmek vücudun dengesini bozuyor. Bu durum sadece fiziksel anlamda değil, duygusal olarak da değişikliklere uğramamıza sebep oluyor. Klinik psikologlara göre uçakta yolcular içinde bulundukları ortam üzerinde kontrol sahibi olamadıklarını hissediyorlar. Kapalı bir ortamda uzun süren oturma zorunluluğu, kişinin hareketlerinin kısıtlandığı duygusu oluşturuyor. Uçakta her an kötü bir şey olabileceği endişesi de beynin daha fazla stres hormonu salgılamasına yol açıyor. Kalp atışı hızlanıyor. Daha çabuk nefes alıp veriyoruz.
Duyular da etkileniyor
Uzmanlar bu durumunun önüne geçmek için yolculara günlük hayatta zevk aldıkları uğraşları (bulmaca çözmek, sevdikleri atıştırmalıkları tüketmek gibi) uçağa taşımalarını öneriyor. Bu arada sudoku’nun yolcular arasında çok popüler olduğunu bilgisini verelim. Uçakta tat alma duyusunun körelmesi, koku almanın azalması, kulak ağrısı gibi sıkıntılar da yolcuların duygu durumunu etkiliyor. Uluslararası Gastronomi ve Yemek Bilimi Bülteni’ne göre düşük hava basıncı ve arka plandaki gürültüyle ‘umami’ tatlarının tüketiminde artış yaşanıyor. Umami, Japon kimyager İkeda tarafından keşfedilmiş bir tat. Besinlerde bulunan glutamat seviyesi bu tadı almakta belirleyici oluyor. Domates, et, peynir gibi besinlerde yoğun olarak bulunuyor. Havayolları da özel olarak bu tat duyusunu harekete geçirecek mönüler hazırlıyor.
Uyum sağlıyoruz
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bir uçak 11-12 bin metre irtifada seyrederken, kabin basıncı 2-2 bin 300 metrede tutuluyor. Bu durumda kandaki oksijen oranı azalıyor. Ciltte kuruma başlıyor. Fakat insan vücudunun bu duruma uyum sağlaması da hayranlık uyandırıcı. Vücut, belirtilen ortamda kaldıkça oluşan olumsuz etkileri aza indirecek önlemleri de kendisi alıyor.