Stadyumların da lakabı oluyormuş gerçekten…
1. Lakabı olan stadyumlardan en bilineni Manchester United’ın stadı Old Trafford. Manu efsanesi Sir Bobby Charlton tarafından, bu stada ‘’Düşler Tiyatrosu’’ lakabı verilmiş.
2. Celtic’in maçlarını oynadığı Celtic Park’ın lakabı ise ‘’Paradise’’ yani cennet.
Aslında ‘’cehennem’’ lakaplı statlara alışık olduğumuz için bu biraz garip gelebilir.
Bu lakabı kendi taraftarları koyduğu için aslında gayet anlaşılır bir durum.
3. Everton’ın maçlarını oynadığı ve dünyanın en eski stadyumlarından biri olan Goodison Park’ın lakabı ise ‘’Grand Old Lady’’.
Kelimelerin çeşitli anlamlar olsa da bu lakap için en doğru karşılık “muhteşem yaşlı bayan” diyebiliriz.
4. Bizim bildiğimiz adıyla ‘La Bombonera’ (şeker kutusu) asıl adı Estadio Alberto J. Armando olan Boca Juniors’un maçlarını oynadığı stadyum.
La Bombonera’nın dışında El Templo şeklinde bir lakabı da var. Bu da kimsenin şaşıracağını düşünmüyorum ‘tapınak’ demek.
5. CA Colón’un maçlarını oynadığı ‘Estadio Brigadier General Estanislao López’ stadının lakabı ise ‘El Cementerio de Los Elefantes’. Yani ‘’fil mezarlığı’’
1964’te Peleli Santos’u yenen Colón’un stadına bu maçtan sonra günümüze kadar gelen bu lakap takılmış.
6. San Lorenzo’nun Estadio Pedro Bidegain stadına ‘Estadio Nuevo Gasómetro’ deniyor. Yani ‘yeni gazometre’.
Bunun sebebi ise stadın ilk yapıldığında gazometreye benzemesi. Gazometre doğalgazın ortam sıcaklığında atmosferik basınca yakın bir yerde depolandığı yere deniyormuş.
7. Kosta Rika’nın Saprissa ekibinin stadı Estadio Ricardo Saprissa Aymá’nın lakabı ise ‘La Cueva del Monstruo’.
Takımın lakabı canavar olduğu için stada da lakap olarak ‘canavar mağarası’nı uygun görmüşler.
8. Polonya’nın milli maçlarını ve bazı Polonya kulüplerinin Avrupa maçlarını oynadığı Stadion Śląski’nin lakabı Kocioł Czarownic. Türkçesi ise ‘cadı kazanı’.
9. Brezilya’nın meşhur Maracanã Stadyumu’nun lakabını futbolseverler vermiş: “World Temple of Football” yani ‘dünyanın futbol mabedi’