Sağlık teknolojileri konusunda Türk girişimciler, teknolojiyi kullanarak yeni nesil çözümlere imza atıyor. Bunlardan biri de ‘Fizyosoft’ oldu. Fizyosoft, fizik tedavi alanına yönelik bir çözüm. Hastaların ya da yaşlıların ihtiyaçları olan egzersizleri sanal ortamda oyunlaştırarak kişilerin motivasyonunu arttıran girişim, sensörlerle ölçümleme yapabilen ve evde egzersizleri mümkün kılıyor. Kolay temin edilebilen sensörleri kullanarak geliştirilen çözüm, hastaneler, rehabilitasyon merkezleri, fitness salonları ve ev kullanıcılarını hedefliyor. Biz de Fizyosoft’un geliştirildiği Inosens’in kurucu ortağı elektronik mühendisi Dr. İsmail Uzun ile görüşerek neler yaptıklarını konuştuk.
KIZINDAN YOLA ÇIKTI
Küçük kızının engelli olması nedeniyle rehabilitasyon merkezlerini ve ihtiyaçlarını yakından tanıdıklarını belirten İsmail Uzun, “Gerek merkezlerde gerekse ev ortamındaki ihtiyaçları düşünerek eşimle birlikte rehabilitasyon alanında teknolojik çözümler geliştirme kararı aldık. Bu alanda akademik çalışmalar yapan ortağımız, Prof. Dr. Yusuf Sinan Akgül ile tanıştık. Akademik çalışmaları pratik uygulamalara dönüştürme ve sahadaki ihtiyaçları görerek ürün geliştirme tecrübelerimiz bir araya gelince güzel bir birliktelik oluştu. İlk çalışmalarımızın ardından fizik tedavi ve rehabilitasyon alanında uzmanlarla çalışmamamız gerektiğini görerek, şu anda beraber çalışmalar yürüttüğümüz akademisyen hocalarımız Dr. Ela Tarakçı ve Dr. Devrim Tarakçı ile tanışarak akademik seviyede çalışmaları da başlattık” dedi.
İHTİYACA GÖRE
Fizyosoft’un, sanal gerçeklik ve sensör teknolojilerini kullanarak egzersizleri, aktif video oyunları şeklinde yapma imkanı sağladığını belirten Uzun, startup’larını şu şekilde anlattı: “Fizyoterapi ve rehabilitasyon sürecini daha keyifli hale getirmekle birlikte hastaların gelişimini objektif olarak raporlar üzerinden takip etmek imkanı sağlıyor. Rehabilitasyon alanında yeni teknolojiler klinisyenler ve hastalar için önemli bir seçenek olarak ortaya çıkıyor. Fizyosoft olarak, fizyoterapistlerin hastaların ihtiyaçlarına göre egzersizleri tanımlama ve seviyelerini belirleme imkanı sunarak tedaviyi kişiye özel hale getirerek her hastanın kendi ihtiyacı olan doğru egzersizi yapmasını sağlıyoruz. Çeşitli sensörler kullanarak bir çok egzersiz hareketlerini kapsayacak şekilde uygulamalar sunabiliyoruz. Egzersizler sırasında ölçümler alarak uzmanlara analiz ve değerlendirmelerini objektif olarak yapma imkânı sunuyoruz. Bu alanda çok önemli bir ihtiyaç vardı. Bu şekilde veriye dayalı rehabilitasyon programı tanımlama imkanı oluyor. Geliştirdiğimiz mobil uygulamalar sayesinde rehabilitasyonun, merkezler ve hastaneler dışında da devam ettirilebilmesine imkan sağlayarak evde sağlık hizmeti sunmuş oluyoruz ve rehabilitasyon sürecinin sürdürülebilir olmasını sağlıyoruz.”
EVLERE DE YÖNELECEK
Geliştirdikleri ürünün şu anda hastaneler ve rehabilitasyon merkezlerine çözüm sağladığını aktaran Dr. Uzun, gelecek planlarıyla ilgili, “Bu yıl içerisinde ev kullanıcılarına ulaşarak yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Bununla birlikte, ilerleyen süreçte önleyici tedaviler kapsamında özellikle az hareket eden kişileri ve yaşlılara çözümlerimizi sunacağız. Teknoloji açısından şu anda desteklediğimiz sensör sayısını arttırarak daha fazla kişiye ve alana hitap etmek istiyoruz. Bununla birlikte giyilebilir ya da kamera bazlı sensörlerden toplanan verileri yapay zekâ yöntemleri ile analiz ederek akıllı egzersiz çözümleri geliştirme konusunda çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu.
HEDEF ÖNCE AVRUPA SONRA ABD
EN baştan beri global pazarı hedefledik-lerini belirten Uzun, “INNOGATE Uluslararası Hızlandırma Programı’na katıldık. Goldman Sachs’a göre tele-rehabilitas-yon pazarı dahil 5 milyar dolardan fazla. Global hedefler doğrultusunda öncelikli olarak Avrupa pazarına giriş stratejileri üzerinde çalışırken doğru bir şekilde kurgulanan ‘HİT’ programına dahil olmamız ivme kazanmamızı sağladı. Almanya merkezli inovatif çözümler firması Becure ile uluslararası iş birliğine giderek global pazarlara Becure markası ile açılmaya başladık. INNOGATE ile ABD pazarını analiz etme ve iş birlikleri geliştirme imkânımız oldu. Sağlık alanında teknoloji üretmenin kendine has dinamikleri mevcut. Bu programda regülasyonlar, fikri mülkiyet hakları ve pazarlama süreçleri gibi bu alan özel ilgi alaka ve tecrübe gerektiren konuların alan uzmanlarınca ele alınması çok yararlı oldu” diye konuştu.