İSTANBUL, 25 Kasım (Reuters) – İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 11-12 milyar TL'si metro projeleri olmak üzere 20 milyar TL'nin üzerindeki projeler için kaynak ihtiyacı olduğunu; ancak hem mevcut ekonomik koşullar, hem de devlet bankalarının desteğini çekmesi nedeniyle yaşanan finansman zorluğunu özel bankalar ve yurtdışı kaynaklarla çözeceklerini söyledi.
Uluslararası piyasalarda tahvil ihracı için de çalışmalar yürüttüklerini ve ekonomi kurumlarından gerekli izinler için başvuruda bulunacaklarını belirten İmamoğlu, merkezi yönetimden de destek beklediklerini ifade etti.
Basına yönelik dün düzenlediği toplantıda yurtdışı ziyaretlerinin sonuçlarını anlatan İmamoğlu, sağlanan finansmanlarla iki metro hattının inşaatının yeniden başladığını vurguladı.
Seçimin hemen ardından devlet bankalarının rutin işlem olarak sağlanan kredileri bile kestiğini söyleyen İmamoğlu,
“Göreve geldiğimizde gördük ki başta metro projeleri olmak üzere pek çok yatırım ne yazık ki finansman ihtiyaçları sebebiyle iki yıldır durmuştu” dedi ve ekledi:
“Kriz nedeniyle kaynak bulmaktaki zorluklardan ötürü yeniden başlamanın zor olduğu düşünülüyordu… Açıkçası söylemem gerekir ki, devlet bankaları ne acıdır ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde göreve başladığımız andan itibaren mesafeli duruyorlar. Bu üzücü. Ankara'dan da finansman ihtiyaçlarımıza dönük acil çözümler gelemeyeceğini gördük.”
İmamoğlu Kasım ayı ortasında Londra'yı ziyaret etmiş, burada raylı sistem projelerinin finansmanı başta olmak üzere yatırımcılarla uluslararası piyasalarda borçlanma fırsatları hakkında da görüşmeler yürütmüştü. YAZIK Kİ KAMU BANKALARININ KAPISI BİZE KAPANMIŞ DURUMDA
İmamoğlu, “Şu anda devletin yönetiminde olan bankaları biliyorsunuz, bu bankalar İBB'nin bütün maaş ve işlemlerini yürüttüğü bankalar, yani cari işlemlerini yönettiği en önemli potansiyele sahip bankalardır. Devlet bankaları yeni seçimden hemen sonra bir kısım rutin işlem yaptığımız, ihtiyaçları çözdüğümüz kredileri bile kullandırmadılar” diye konuştu.
“Ne yazık ki kamu bankalarının kapısı bize kapanmış durumda” diyen İmamoğlu, “Bu kadar etkin cari işlem yaptığımız, milyarlarca liralık cari işlem yaptığımız bir kamu kurumu bir başka kamu kurumunun finans kabiliyetini açmak durumundadır, eşit davranmak durumundadır” ifadelerini kullandı.
Merkezi yönetimin 25 yıl sonra değişen İstanbul yönetimine alışamama refleksinin doğal olduğunu söyleyen İmamoğlu, bu sürenin çok uzamaması gerektiğini ve bu duygulardan hükümetin sıyrılması gerektiğini vurguladı.
İmamoğlu, “Hangi engel önüme konursa konsun hiç bir tavır beni engelleyemez” dedi.
Devlet bankalarının ilgili yöneticilerini de kınadığını belirten İmamoğlu, “Bu kınama için beş aydır sabrediyordum ama bu sefer kınıyorum. Biz çözüm bulma kabiliyetine sahip bir kentin yöneticileri olarak imkanlar yaratmaya devam ediyoruz” diye konuştu.
İmamoğlu devlet bankalarının bu tavrına karşın kanunla sınırlı olunan kısımlar hariç bazı özel bankalara geçiş yaptıklarını söyledi.
Kötü yönetilen son beş yılı devraldıklarının altını çizen İmamoğlu, İBB'nin 28 milyar TL borcu olduğunu söyledi.
AVRUPA'DAN FİNANS BULDUK, İLERİDE DE BULURUZ
İmamoğlu devlet bankalarının tutumuna rağmen, yapılan ziyaretler ve kurulan ilişkilerle Avrupa'dan finans bulduklarını ve ilerleyen dönemlerde de bulunacağına hiç şüphe taşımadığını söyledi.
İmamoğlu'nun yurtdışı görüşmelerinin ardından, İstanbul Büyükşehir Belediyesi metro yatırımları için Deutsche Bank'tan 110 milyon euro tutarında finansman sağladı.
Fransa'nın İstanbul Başkonsolosu Bertrand Buchwalter, Kasım başında Fransız Kalkınma Ajansı'nın (AFD), Tuzla-Pendik metro yapımı için İBB ile 86 milyon euro tutarında bir kredi anlaşmasına imza attığını açıklamıştı.
İBB bu yıl Hazine garantisi olmadan İmamoğlu'nun göreve gelmesinden önce Şubat ayında Societe Generale kreditörlüğünde 115 milyon dolar; göreve gelmesi ardından ise Ağustos ayında Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası'ndan 86.2 milyon dolar ve EBRD'den 108.4 milyon dolar tutarında finansman sağladı.
Londra ziyaretinde İmamoğlu'nun görüştüğü açıklanan finans kuruluşları ise şöyle: Goldman Sachs, JPMorgan (NYSE:JPM), Morgan Stanley (NYSE:MS), Citi, Credit Suisse, HSBC, Barclays, KKR, 3i, BlackRock, BlackStone, Standard Life Aberdeen, Bridgepoint Capital Group, Macquarie Infrastructure, Brookfield Asset Management, M&G Investments, IFM Investors, Carlyle Group, Global Infrastructure Partners. İÇİN ÇALIŞIYORUZ, MERKEZİ YÖNETİMDEN DESTEK BEKLİYORUM
İmamoğlu kaynak yaratmak için tahvil çıkarmayı da planladıklarını belirterek, “Elbette ülkenin ekonomi politikalarına uygun hareket etmek durumundayız. Bu süreçte izin almamız, görüşmemiz gereken kurumlar var, Maliye var, Hazine var… Ülke lehine attığımız ekonomik adımın bu ülkeyi yöneten, akıllı siyaset yapan ekonomi yöneticilerince kabul göreceğine inanıyorum. Aksinin ne onlar için, ne ülke ekonomisi için, ne de İstanbul için doğru olacağını düşünmüyorum…Merkezi yönetimden beklentim böyle bir süreci olgulaştığında destek olmasıdır” ifadelerini kullandı.
İBB'nin bugüne kadar belediyelerce yapılan tarzda bir eurobond ihracı gerçekleştirmesi için Hazine garantisi gerekiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın onayı olmadan da belediyelerce ihraç yapılması mümkün olabiliyor ancak maliyet nedeniyle genel olarak tercih edilmiyor.
Türkiye'nin Hazine garantili dış borç stoğu bu yıl ikinci çeyrek sonu itibarıyla 14.7 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Bu borç stoğunun sadece 524 milyon dolarlık kısmını yerel yönetimler oluşturuyor.
Hazine verilerine göre 2010 yılından bugüne mahalli idarelerce Hazine garantili ihraç gerçekleştirilmedi.