ANKARA, 12 Aralık (Reuters) – Dolar/TL 5.80 ile yedi haftanın zirvesine yükselerek başladığı haftanın kalanını bu seviyede dar banttaki bir seyirle sürdürürken; bankacılar Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararının bugün TL'de yön belirleyici olarak izleneceğini belirttiler.
ABD Merkez Bankası (Fed) politika faizini yüzde 1.5-1.75 aralığında tutarken, yakın dönemde borçlanma maliyetlerinin değişmeyeceğinin sinyalini verdi. Fed'in kararı piyasalarda yön belirleyici olmadı.
Fed politika faizinin sabit tutulması kararı oybirliğiyle alınırken; Fed'in yeni ekonomik projeksiyonları, 17 politika yapıcıdan 13'ünün en az 2021'e kadar faiz oranlarında bir değişim öngörmediğine işaret etti. yıl sonunun yaklaşmasıyla azalmaya başladığı piyasalarda İngiltere seçimleri ile ECB faiz kararı da yakından izleniyor.
Piyasalarda ABD-Çin ticaret savaşları da takip edilirken, bankacılar bu haftanın ardından beklenmedik gelişme olmaması halinde yeni pozisyon alma istekliliğinin oldukça azalabileceğini öngörüyorlar. Bu da, geçmiş yıllarda yıl sonlarında örneği birçok kez görüldüğü üzere yeni yıla kadar piyasalarda dar bantta hacimsiz işlemler olabileceği anlamına geliyor.
TCMB FAİZ KARARI VE PPK MESAJLARI TL'YE YÖN VERECEK
Reuters'ın 20 kurumun katılımıyla yaptığı ankete göre TCMB'nin bugün politika faizini 150 baz puanlık indirimle %12.5 seviyesine çekmesi bekleniyor. Para piyasalarında ise indirim fiyatlamaları daha yüksek seviyelere de ulaşıyor.
Bankacıların hesaplamalarına göre swap piyasasında 200 baz puan civarında indirim fiyatlanıyor. Bazı fiyatlamalar 200 baz puanın da üzerine çıksa da bu genele yayılmış durumda değil. Bazı beklentiler ise indirimin daha sınırlı olacağı yönünde.
TCMB Başkanı Murat Uysal göreve gelmesinin ardından dört aydan kısa bir sürede üç toplantıda politika faizini 10 puan indirimle %14'e çekti ve indirimlerin önemli bölümünün tamamlandığı sinyalini verdi.
TCMB ilerleyen dönemde faiz indirimlerine kapıyı kapatmadı ancak sonraki adımların veri odaklı ve daha sınırlı olabileceği sinyalini de verdi. Piyasada faiz indirimlerinin devamı beklenirken Cumhurbaşkanı Erdoğan ise önümüzdeki yıl faizlerin tek haneye ineceğini söylüyor.
Üst düzey bir bankacı, “TCMB'nin bugün vereceği faiz kararı önemli ancak bunun yanında PPK metninde 2020'ye yönelik verebileceği mesajlar da en az faiz indirim miktarı kadar önemli olacaktır” dedi. Bankacı, TCMB'nin siyasilerin düşük faiz istekliliği nedeniyle faiz indirimlerinin bittiği mesajını yine açık açık vermesinin beklemediğini de belirtti.
Bankacı, TCMB'nin faiz indirfimlerinde sona yaklaşıldığı mesajı vermek için kullandığı “Gelinen noktada, mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla büyük ölçüde uyumlu olduğu değerlendirilmektedir” söyleminin PPK'da nasıl değiştirileceğinin önümüzdkie dönem para politikasının seyri için yakından izleneceğine de dikkat çekti.
Bankacı, “Enflasyon önümüzdeki 3-4 ay boyunca %12'nin hemen altında kalacak. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi ise %10 seviyesinde. TCMB'nin mevcut politika faizi %14. Bankanın bugün faiz indiriminin 150-200 baz puan aralığında gelebileceğini düşünüyoruz. Bankanın son dönemde politikalarında belirleyici olduğunu söylediği reel faiz oldukça düşük seviyelere gerileyecek. Bu, faiz indirimlerinin sonuna gelindiğinin ve sonraki adımların TL için artık daha belirgin risk oluşturabileceğininen net göstergesi” dedi.
Bankacı erken tek haneli faize doğru gitmenin TL'de Ağustos 2018 benzeri bir riski beraberinde getirdiğine de dikkat çekti.
Reuters'ta geçen ay yayımlanan bir analizde, bankacılar mevcut koşullarda özellikle de erken bir tek haneli faizin önümüzdeki yıl TL için bir risk olabileceği görüşündeler. yandan bankacılar Fed'in bir yıl boyunca faiz artırmayacağı bir senaryonun Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler açısından sınırlı da olsa pozitif bir süreç oluşturacağını da düşünüyorlar.
TL son bir haftada değer kaybı yönlü işlem görürken, bankacılar TL'deki nominal değer kaybının sınırlı, oynaklığın ise kur krizi dönemlerine kıyasla oldukça düşük olduğuna dikkat çekiyor. CDS'lerin de yeni bir haber akışı olmaksızın TL'de yeni bir sert değer kaybına işaret etmediğini de belirten bankacılar ABD ile ilişkiler, S-400, Akdeniz'deki gerginlik risklerinin ise takip edilmeye devam edildiğini belirtiyor.
Dolar/TL geçen hafta 5.73-5.77 dar bandında hareket ettikten sonra haftaya 5.80'in üzerine yükselerek başladı. Bankacılar TL'deki değer kaybında TCMB'nin faiz kararının yaklaşmasına, Moody's'ten olumlu bir açıklama gelmemesine ve artan jeopolitik gerginliğe bağladılar.
Suriye nedeniyle son dönemde zaten artmış olan jeopolitik endişelere, Türkiye-ABD ilişkileri ve son dönemde Akdeniz'de arama faaliyetleri nedeniyle Türkiye-AB ilişkileri de eklenmiş durumda. Piyasalarda önemli risk unsurları olarak görülen bu gelişmeler zaman zaman TL'de baskı yaratıyor. Ancak yatırımcılar bu riskleri tam olarak fiyatlara yansıtmak için acele de etmiyorlar.
Cuma gününü 5.76 civarında tamamlayan dolar/TL TRYTOM=D3 , Salı günü 7 haftanın zirvesi olan 5.8180'e kadar yükseldi. Kur dün ise anlamlı bir değişim göstermeyerek 5.80 civarında seyretti. Dolar/TL bu sabah saat 0908'de 5.8045/5.8060 seviyesinde. Aynı saatte sepet bazında TL 6.1359/6.1372, euro/TL ise 6.4665/6.4685 seviyesinde bulunuyor.
Tahvil/bono piyasasında gösterge 10 yıllık tahvilin Mayıs ayında %21 olan bileşik getirisi dün spot kapanışta %12.50 seviyesindeydi.
İki yıllık gösterge tahvil ise spot kapanışta dün bileşik getiri %12.01 valörde son işlem %12 oldu.