Kripto para borsası Thodex’e yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra tutuklanma talebiyle sevk edildikleri hakimlik tarafından yurt dışına çıkış yasağı getirilerek serbest bırakılan 6 şüpheli, ifadelerinde teknik, finansal ve yazılım konularında yetkileri olmadığını öne sürerek, örgütsel bağlantıları bulunmadığını iddia etti. Şüphelilerden üniversite öğrencisi A.K. ise, “Benim de şirkette 15 bin lira değerinde para hesabım vardı. Ben de mağdurum” dedi.
ŞÜPHELİLERİN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve dün adliyeye sevk edilen 62 şüpheliden 34’ü savcılık tarafından ifadeleri alınıp, serbest bırakıldı. Savcılık 22 şüpheliyi adli kontrol, 6 şüpheliyi de tutuklama talebiyle hakimliğe sevk etti.
Hakimlik, tutuklama talebiyle sevk edilen 6 şüpheliyi, yurt dışına çıkma yasağı koyarak, serbest bıraktı.
“BAŞKALARINI DOLANDIRMAM MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Tutuklanmaları talep edilen şüphelilerin ifadeleri ortaya çıktı. Şüpheli K.D., ifadesinde Thodex adlı şirketin insan kaynakları bölümünde çalıştığını, 2020 yılının Ağustos ayında işe başladığını, işe alma ve işten kovma yetkisi olmadığını anlatarak, “Sistemin belli bir süre bakıma alınması ya da kullanıcıların işlemlere kapatılması bildiğim kadarıyla tamamen yazılım departmanının sorumluluğundadır. Sisteme yeni katılımcıların eklenmesi için çalışmaları şirketin sosyal medya ve kurumsal iletişim departmanı yapmaktadır. Ben daha önce şirketin işleri ile ilgili şüpheli bir durumla karşılaşmadım. Faruk Fatih Özer’in yurt dışına çıkışına ilişkin de bilgim yoktur. Örgüt yöneticisi değilim, işin detayını ve prosedürünü bilmiyorum. Dolayısıyla bilmediğim bir konu hakkında başkalarını dolandırmam mümkün değildir” dedi.
“YETKİM YOKTU, KİMSEYİ DOLANDIRMADIM”
Thodex’te müşteri hizmetleri sorumlusu olarak yaklaşık 6 ay çalıştığını, sonrasında istifa ettiğini belirten şüpheli E.Ş., şirkette işlem yapma yetkisi olmadığını kaydederek, “Çalıştığım süre içinde şüpheli bir işleme rastlamadım. Şirkette çağrı merkezi desteği yoktur, müşteriler mail göndererek bilgi almaya çalışıyorlardı. Müşterileri oyalama ya da yanlış bilgi verme gibi bir durum olmadı. Sistemde yönetim, mali, finansal, sistemsel, teknik yetkiler Serap Özer ve Faruk Fatih Özer’in de arasında olduğu 7 kişideydi” dedi.
Şüpheli Ş.S. de şirkette sosyal medya uzmanı olduğunu, başka bir yetkisi bulunmadığını söyleyerek, “Bizim ekibimize sadece Dogecoin’le ilgili bir bilgi geldi, biz de bunu sosyal medya hesaplarından paylaştık. Kampanyayı tasarlayan Faruk Fatih Özer’di. Benim kampanyayı tasarlama ve bu konuda bütçe belirleme yetkim yoktu, kimseyi dolandırmadım” dedi.
Şüpheli T.T., ifadesinde iş geliştirme uzmanı olduğunu, rakip şirketlerin takibiyle ilgili hazırladığı onusunda raporları Faruk Fatih Özer’e sunduğunu bildirerek, şirketin kripto paralarının satışına ilişkin bilgisi olmadığını söyledi.
“BEN DE MAĞDURUM”
Şüpheli A.K. ise, üniversite ikinci sınıf öğrencisi olduğunu, şirkette müşteri danışmanı olarak çalıştığını ifade etti. Şirketin teknik, finansal ya da yazılım kısmında görevi bulunmadığını belirten A.K., “Şirketin coin borsasında daha düşük değerde coin sattığına ilişkin de bilgi sahibi değilim. Şirkette işlem yapma yetkim yoktur. Benim de bu şirkette 15 bin lira değerinde para hesabım vardı. Ben de mağdurum” şeklinde konuştu.
A.K., Özer’in yurt dışına çıktığını haberlerden öğrendiğini kaydederek, “Benim 13-14 aylık çalışma dönemimde sistem geçici olarak 2-3 saatliğine bakıma alınmıştır. Son 1 haftadır da kullanıcılar dogecoin çekemiyorlardı, şikayetler geliyordu. Son bakım bilgisi 17.30’da bize bildirildi, saat 20.00 civarında başlatıldı. Süreç rutin bir bakım süreci olduğundan şüphelenecek bir durum yoktu. Kaldı ki benim de burada kripto para hesabım olduğundan şüphelenecek bir durum yoktu. Hepimiz kurumsal çalışanız, şirkette kimseyle örgütsel bir bağım yoktur” dedi.
Thodex’te müşteri hizmetlerinde çalıştığını kaydeden şüpheli F.E.,“Müşterilere 4 milyon dogecoin dağıtılacağını biz de web sitesinden öğrendik. Bu şekilde bir kampanya yapılmasının sebebinin de müşterilerin üçüncü seviye kimlik doğrulamaya teşvik edilmesi ve yeni müşteriler kazanılma çalışması olduğunu tahmin ediyorum. Şirkette şüpheli bir işlemle karşılaşmadım, kimseyle örgütsel bir bağım yoktur” ifadelerini kullandı.
CEO’NUN KARDEŞLERİNİN SORGUSU SÜRÜYOR
Öte yandan firari CEO Faruk Fatih Özer’in kardeşleri Güven Özer ve Serap Özer’in de aralarında bulunduğu gözaltındaki 10 şüphelinin emniyetteki işlemleri devam ediyor. Şüphelilerin önümüzdeki günlerde adliyeye sevk edilmesi bekleniyor.