Arsenal'de forma giyen Türk asıllı Alman futbolcu Mesut Özil, sosyal medya hesaplarından Uygur Türkleri ile ilgili paylaşım yaparak Doğu Türkistan'daki müslümanlara büyük zulümler yapıldığını ve buna sessiz kalınmaması gerektiğini söyledi. Çin'de çok sayıda destekçisi bulunan Arsenal ise oyuncusu Mesut Özil ile arasına mesafe koyarak, açıklamaların “Özil'in şahsi fikri” olduğunu duyurdu.
İngiltere'nin dünyaca ünlü futbol kulübü Arsenal, oyuncusu Mesut Özil'in Uygur Türklerinin Çin'de yaşadığı baskıyı gündeme getiren paylaşımıyla ilgili bir açıklama yayımladı.
“Yayımlanan içerik Özil'in şahsi fikridir”
DW Türkçe'nin aktardığına göre Çin'de çok sayıda destekçisi bulunan Arsenal kulübü, bu ülkede yaygın olarak kullanılan sosyal medya platformu Weibo'daki resmi hesabı üzerinden yaptığı Çince açıklamada, “Yayımlanan içerik Özil'in şahsi fikridir” ifadesini kullandı.
Açıklamada ayrıca “Arsenal, bir futbol kulübü olarak siyasete girmeme ilkesine daima bağlı kalmıştır” denildi.
Ancak bazı Çinliler bu açıklamaya rağmen, Özil'in formasını giydiği Arsenal'in maçlarının artık Çin televizyonlarında yayınlanmaması için çağrıda bulundu.
Sosyal medya sitesi Weibo'da yapılan paylaşımlarda da çok sayıda Çinli, arkasında Özil'in numarası bulunan Arsenal formasını bir daha giymeyeceğini belirtti.
“Kur'anlar yakılıyor, camiler kapatılıyor.”
Mesut Özil, Cuma günü sosyal medya hesabı Instagram üzerinden yaptığı paylaşım ile Çin'in Sincan bölgesindeki Uygurlara destek vermiş ve Müslüman ülkeleri Çin yönetimine karşı seslerini yükseltmedikleri gerekçesiyle eleştirmişti.
Mesut Özil'in paylaşımı
İnsan hakları örgütlerine göre 1 milyondan fazla Müslüman Uygur'un zorla kamplarda toplandığı Sincan'la ilgili paylaşımda bulunan Özil, şu ifadeleri kullanmıştı:
Toplama kamplarında 1 milyon Uygur
Birleşmiş Milletler (BM) ve çok sayıda insan hakları örgütünün resmi verilerine göre, en az 1 milyon Uygur ve diğer Müslüman azınlık nüfusun Doğu Türkistan'daki toplama kamplarında tutulduğunu belirtiyor.
BM İnsan Hakları Konseyi'ne üye 22 ülke, 11 Temmuz'da, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygur Türkleri ve diğer azınlıklara yönelik muamelesini eleştiren ve kitlesel gözaltıların durdurulması çağrısında bulunan bir mektup imzalamıştı.
İnsan Hakları İzleme Örgütünün (HRW) raporunda, son 2 yılda Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde çok sayıda kişinin “önleyici polisiye tedbir” adı altında suçsuz yere alıkonulduğu ve siyasi bakımdan tehlikeli olarak değerlendirilen bireylerin herhangi bir yargı kararı olmaksızın toplama kamplarına gönderildiği belirtilmişti.
DW Türkçe & Euronews