Hayvanseverlerin uzun süredir mücadelesini verdiği Hayvan Hakları Yasası’nda sona yaklaşıldı. TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu raporlarını tamamlayarak Meclis’e gönderdi. Raporda hayvana işkence edenlere 2 yıl hapis cezası, hayvanını terk edenlere ise 10 bin liraya kadar para cezası verilmesi öneriliyor.
Ocak ayında Meclis gündemine gelmesi beklenen yasa taslağına son halini Tarım ve Orman Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı verecek.
Yasanın, komisyon raporunun içeriği doğrultusunda çıkması halinde hayvanlar için de insanlar için de yeni bir sayfa açılacak.
Hürriyet'ten Yücel Sönmez'in haberine göre hayvanlar mevcut yasada ‘mal’ olarak tanımlanıyor. TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu’nun raporundaysa ‘can’ olarak değerlendiriliyorlar.
Komisyonun raporunda neler var?
Yasa tasarısına temel oluşturması beklenen raporda hayvana şiddetin ceza yasası kapsamına alınması isteniyor.
Buna göre hayvana şiddetin cezasının 2 yıl 1 ay olması, cezanın ertelenmemesi, para cezasına çevrilmemesi ve suçu işleyenin sabıka siciline işlenmesi öngörülüyor.
Hayvanını terk edene 10 bin liraya kadar para cezası öneriliyor.
Komisyon raporu ayrıca hayvanlarla cinsel ilişkiyi cinsel istismar kapsamına alıyor.
Sahipli-sahipsiz hayvan ayrımına son veriliyor.
Komisyon hayvanlara yönelik suç işleyenlerin hayvan sahibi olmasının da engellenmesini istiyor.
Apartmanlarda hayvanla yaşamak kolaylaşacak.
Mevcut yasalarla apartmanda hayvanla yaşamak apartman yönetimi tarafından yapılan yönetim planı değişikliğiyle ya da mahkeme kararıyla engellenebiliyordu.
Yeni öneri yasalaşırsa bunun önüne geçilecek.
Yeni tasarı yasallaşırsa pet shoplar artık hayvan bulunduramayacak.
Hayvan sahibi olmak isteyenler katalogdan bakıp sipariş verecek.
Bu madde hayvanseverlerin en çok itiraz ettiği konulardan biri. Asıl istenen, hayvan ticaretinin tamamen yasaklanması.
Sirkler yasaklamıyor ancak şartların iyileştirilmesi öngörülüyor.
Komisyon raporu yunus parklarını, hayvanlı sirkleri yasaklamıyor ancak mevcut olanların denetlenip şartlarının iyileştirilmesini öngörüyor.
Belediyeler sınırları içindeki hayvanlara mikroçip takacak.
Rapora göre belediye kendi sınırları içindeki hayvanları tür ve sayıca tespit edip ölüme neden olmayacak şekilde kısırlaştırmakla yükümlü olacak.
Ayrıca belediyeler sınırları içindeki hayvanlara mikroçip takmak zorunda kalacak.
Böylece belediyelerin birbirlerinin sınırları içine hayvan bırakmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Raporda Adalar’daki atlara da yer veriliyor.
Buna göre faytonlar nostaljik ve ada kültürünün bir parçası olarak kabul edilmekle birlikte at sayısının 300’le sınırlandırılmasını öneriliyor.