BM’nin kurduğu Uluslararası Myanmar Bağımsız Araştırma Misyonunun, geçen yıl eylülden bu yana Myanmar’daki bulgularını içeren yeni raporu, İsviçre’deki BM Cenevre Ofisi’nde devam eden BM İnsan Hakları Konseyinin 42’nci oturumuna sunuldu.
47 üyeli Konseye rapor hakkında bilgi veren Darusman, Müslümanlara yönelik zulüm politikalarının devam ettiğine dikkati çekerek, “Myanmar’da kalan 600 bin Arakanlı Müslüman’ın durumunda bir değişiklik olmadı. Myanmar hükümetinin ‘sistematik ve yapısal zulüm politikaları ve uygulamaları’ sürüyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Rapora atıfta bulunan Darusman, Myanmar hükümetinin Arakanlı Müslümanlara karşı şiddet eylemlerinin “soykırım niyetiyle” yapıldığının yeni delillerle pekiştiğini vurguladı.
Myanmar’ın Soykırım Sözleşmesi altındaki soykırımın önlenmesi konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmediğine kanaat getirdiklerini anlatan Darusman, “Soykırımın (Myanmar’da) tekrarı konusunda ciddi bir risk var.” uyarısında bulundu.
Raporun ardından BM Cenevre Ofisi’nde, Misyon üyeleri Christopher Sidoti ve Radhika Coomaraswamy ve BM İnsan Hakları Myanmar Özel Raportörü Yanghee Lee ile basın toplantısı düzenleyen Misyon Başkanı Darusman, uluslararası topluma Myanmar hükümetine baskı uygulaması çağrısı yaptı.
Darusman, BM Güvenlik Konseyine üye ülkelerde uluslararası toplumu harekete geçirmek için gerekli siyasi iradeyi göremediğini dile getirdi.
BM İnsan Hakları Myanmar Özel Raportörü Yanghee Lee ise “Myanmar’daki durum daha da kötüye gidiyor ve bundan endişe duyuyorum.” diye konuştu.
Arakanlı Müslümanlara zulüm devam ediyor
Misyonun dün açıkladığı raporda, Arakanlı Müslümanların, Myanmar ordusunca cinayet, tecavüz, toplu tecavüz, işkence, zorla yerinden edilme ve diğer ağır insan hakları ihlallerine maruz kaldıkları kaydedilmişti.
Aradan geçen bir yılda Arakan eyaletindeki 120 bini kamplarda toplam 600 bin Arakanlı Müslüman’ın durumunun daha da kötüleştiğine işaret edilen raporda, şu ifadelere yer verilmişti:
“Misyonun 2018 raporunda yer verdiği, hükümet ve Tatmadaw’ın (Myanmar ordusu) cinayet, tecavüz, toplu tecavüz, işkence, zorla yerinden edilme ve diğer ağır insan hakları ihlallerine katkıda bulunan faktörlerin birçoğu halen mevcuttur. Bu veriler, Arakan eyaletindeki Rohingyaların durumunun geçen yıldan bu yana büyük ölçüde değişmediği sonucunu ortaya çıkarmıştır. Hükümetin Rohingyalara karşı zulmünün temelini oluşturan yasalar, politikalar ve uygulamalar sürdürülmüştür.”
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
Arakan’da 2012’de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan’daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017’de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
BM’ye göre, Ağustos 2017’den sonra Arakan’daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş’e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Bangladeş, ülkedeki Arakanlı mültecilerin yurtlarına dönüşü için Myanmar ile vardığı anlaşmayı uygulamaktan vazgeçerken, uluslararası medya ve yardım kuruluşlarının Arakan bölgesine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti ise Arakanlı Müslümanların dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri yerine getirmedi.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti “etnik temizlik” ya da “soykırım” olarak adlandırıyor.
İnsan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanların güvenli ortam sağlanmadan Myanmar’a dönmelerinin, yeni bir etnik temizlik girişimine yol açacağı endişesi taşıyor.