Fed, dün akşam açıklanan kararları ile politika faizini 25 baz puan indirerek yüzde 1,75-2,00 aralığına çekerken, rezerv fazlasına ödenen faiz ve ters repo faiz oranını da 30 baz puan düşürdü. Fed’in karar metninde, üyelerin gelecek dönem faiz indirimlerinin devam edip etmeyeceği konusunda ikiye ayrılmış oldukları dikkati çekerken, makroekonomiye ilişkin projeksiyonlar ise resesyon beklenmediğine işaret etti.
Kararın ardından açıklamalarda bulunan Fed Başkanı Jerome Powell, ABD ekonomisinin ilerleyen dönemde zayıflaması durumunda daha fazla faiz indiriminin gelebileceğini, bankanın faizde hareket yönünün gelecek verilere bağlı olacağını söyledi. Faiz indiriminin, ekonominin gücünü koruması ve risklere karşı sigorta amacıyla yapıldığının altını çizen Powell, ekonominin temel görümünün olumlu, istihdam piyasasının ise güçlü olduğunu kaydetti. Powell, bu hafta piyasalarda finansman baskısının yükseldiğini belirterek, faiz oranlarının uygun aralıkta tutulması için gerekli operasyonları uygulamaya devam edeceklerini bildirdi.
Analistler, Powell’ın açıklamaları ve karar metninde, gelecek dönem para politikası için belirgin bir işaret görülmediğine değinerek, Powell’ın “organik bilanço büyümesine tahmin edilenden önce başlayabiliriz” söyleminin piyasaların gündemini uzun bir süre meşgul edeceğini ifade etti. Bu söylemin yeni bir “parasal genişleme” anlamı içermediğine dikkati çeken analistler, bununla birlikte makroekonomik verilerdeki negatif seyir ve dünya ticaretine ilişkin endişelerin artması durumunda parasal genişlemenin daha güçlü bir şekilde seslendirilmesini sağlayacağını ifade etti.
Fed sonrasında Brezilya ve Hong Kong merkez bankaları da faiz indirimine giderken, Japonya Merkez Bankası (BoJ) ise tahminler doğrultusunda faizlerde değişiklik yapmadı. Bu gelişmelerle yen dolar karşısında yüzde 0,5 değer kazanırken, Nikkei 225 endeksi de kapanışa yakın yüzde 0,4 yükseliş kaydetti. Merkez Bankasının faiz indirimi sonrası Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1,3, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 değer kaybetti.
Dün dalgalı bir seyir izleyen New York borsasında ise endeks vadeli işlem kontratları şu dakikalarda sınırlı da olsa düşüşle işlem görüyor. Avrupa tarafında, Brexit belirsizliği ve siyasi riskler devam ederken, dün açıklanan Avro Bölgesi’nde enflasyonun tahminler doğrultusunda yıllık yüzde 1 artış kaydetmesi sonrası, Fed kararı öncesinde kapanan pay piyasalarında sakin bir seyir izlendi. Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,14 ve Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,09 değer kazanırken, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,09 düşüş kaydetti. Bugün İngiltere Merkez Bankasının (BoE) politika faizini yüzde 0,75 seviyesinde sabit tutması bekleniyor.
Yurt içinde, dün yükseliş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi günü yüzde 0,48 artışla 101.930 puandan tamamlarken, yüzde 0,4 azalışla 5,6772’den kapanan dolar/TL, bugün bankalararası piyasanın açılışında 5,6850 seviyesinde işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının geçen hafta gerçekleştirdiği Para Politikası Kurulu toplantısı özetinin, yurt dışında ise BoE’nin faiz kararı ve ABD’de açıklanacak makroekonomik verilerin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 101.000 seviyesinin destek, 103.400 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti. Dolar/TL’de 5,6580’in destek konumuna geldiğini, bu seviyenin kırılması durumunda düşüşün ivme kazanabileceğine değinen analistler, 5,7430’un ise direnç olarak öne çıktığını söyledi.