Binance Research tarafından yapılan bir araştırma, Google aramalarını baz alıyor ve Bitcoin ile ilgili arama trafiğindeki büyük değişimi gözler önüne seriyor. Google’da yapılan Bitcoin aramalarını 2011 yılının ilk ayından bugüne ay ay değişimi oldukça dikkat çekici. Eylül 2019 itibarıyla yapılan aramalra bakıldığında Bitcoin’i en çok arayan kullanıcıların Nijerya’da yaşadığı görülüyor. Nijerya’yı Güney Afrika Cumhuriyeti izliyor. Yani ilk iki sırada iki Afrika ülkesi bulunuyor.
Söz konusu Afrika ülkelerini ise Avusturya, Brezilya, İsviçre, Almanya, Hollanda, Avustralya, Singapur ve Birleşik Arap Emirlikleri izliyor. Listede Türkiye’nin yer almaması ise dikkatlerden kaçmıyor. Türkiye’de Bitcoin’e olan ilgi bu ülkelerden çok daha gerilerde kalıyor.
Bitcoin’in parladığı ilk yıl Google’da yapılan aramalara bakıldığında ilk sırada Kuzey Avrupa ülkeleri boy gösteriyor. Bu ülkelerin arasında İrlanda, Finlandiya, İsveç, Estonya, Danimarka, Norveç ve İzlanda yer alıyor. Rusya ve Yeni Zelanda’da da yine üst sıralarda yer alan ülkeler.
Takvimler 2012-2013 yılını gösterdiğinde listede ufak değişiklikler oluyor. Estonya ve İzlanda ile birlikte listede Avustralya, Kanada, Avusturya, Hong Kong ve İsrail de üst sıralara çıkmayı başarıyor. Bitcoin ile ilgili aramalarda ilk günden bu yana ABD, Almanya ve Birleşik Krallık ilk sıralarda kendine yer bulan ülkeler.
2017 yılından itibaren ise Nijerya ve Güney Afrika ilk sıralara yerleşiyor ve iki yıldır da mevcut sıralarını korumayı sürdürüyor. Nijerya’nın ekonomisine bakıldığında 2014 yılı ortalarında yaşanan ekonomik kriz sonrası para biri Naira’nın değer kaybettiği, Bitcoin’e olan ilginin de bu gelişmelerden sonra artış gösterdiği görülüyor.
Peki Uzak Doğu ülkelerinde durum nasıl? Çin, Japonya ve hatta Güney Kore için işler biraz karışık. Çin’de Bitcoin’in yasaklanmasıyla birlikte kullanımı yüzde 90 oranında azalan Bitcoin, artık Çin’de konuşulan bir kripto para değil. Ancak Çin’de Google’ın pek kullanılmaması, kendi arama motorları Baidu’nun kullanım oranının çok daha yüksek olması da unutulmamalı; bu da Çin’de yapılan aramaların bu rapora yansımadığının bir göstergesi.