2018’in üçüncü çeyreğinden beri satılan tüm Nokia akıllı telefonlarının yaklaşık %96’sı Android Pie işletim sistemini kullanıyor veya Android Pie güncellemesi aldı. Bu da Nokia’yı bu seviyeye en hızlı gelen marka haline getirdi.
Cihaz üreticilerinin, kullanıcılarına düzenli yazılım ve güvenlik güncellemeleri sağlama çabalarını artırmaları gerekiyor. Nokia ve Lenovo dışındaki cihaz üreticilerinin bu konudaki performansı zayıf kalıyor. Tüketiciler artık akıllı telefonlarını daha uzun süre kullanıyor. Ayrıca cihazlarını değiştirecekleri zaman biraz daha fazla para harcıyorlar. Tüketicilerin satın aldığı amiral gemisi akıllı telefon modellerini kullanmaya devam etme süresi gitgide artıyor. Çin, Avrupa ve ABD gibi çeşitliliğin çok olduğu pazarlarda bu süre ortalama 30 aya yaklaşıyor. Yazılımın ve güvenliğin güncel tutulmasının, müşterilerin cihazı kullandığı süre boyunca iyi bir performansa ve güvenliğe sahip olması açısından büyük önem taşıdığı şüphesiz. Cihazlarına güncelleme desteği sunma çizelgesini planlarken bunu hesaba katmayan üreticiler, müşterilerini hayal kırıklığına uğratıyor olabilir.
Teknik inceleme bulgularının altını çizen Araştırma Müdürü Peter Richardson, “İşletim sistemi ve güvenlik güncellemeleri, Android akıllı telefonların nispeten daha az ilgi gören özellikleri. Sektör araştırmaları sırasında edindiğimiz tecrübeye göre bu konuya odaklanan çok az marka var. Belki de üreticiler bu konuda konuşmadığından, müşteri farkındalığı da düşük. Araştırmamıza göre işletim sistemi ve güvenlik güncellemeleri, müşterilerin önemsediği ilk on özellik arasında yer almıyor.” diye belirtti.
Sözlerine devam eden Richardson, “Bunun doğal bir sonucu olarak da en çok tanınan üreticiler, her ne kadar akıllı telefon performansında kritik bir öğe olsa da işletim sistemi ve cihaz güvenliğine yönelik çok az bir çaba sarf ediyor. Pil ömrü, işlemci, kamera ve bellek gibi pek çok kilit özellik aslında temelde yatan işletim sisteminin performansına bağlı. Biz bunun genel tüketici deneyimi için önem taşıdığına ve bu önemin daha çok kişi tarafından fark edileceğine inanıyoruz.” şeklinde konuştu.
Müdür Yardımcısı Tarun Pathak, akıllı telefon markalarının performansı hakkında yorum yaparak şunları ekledi: “Önde gelen ilk 10 akıllı telefon üreticisi marka arasında Nokia’nın 2018’in üçüncü çeyreğinden beri satılan tüm akıllı telefonlarının yaklaşık %96’sı Android Pie’da çalışmaya başladı veya Android Pie güncellemesi aldı. Samsung %89 ile Nokia’yı yakından izlerken Xiaomi %84’le bu markaları takip etti. Xiaomi, orta fiyat aralığındaki ürünlerinin son Android sürümünü almasını sağlama konusunda iyi.”
Pathak sözlerine devam ederek “Yazılım güncellemeleri gönderme konusunda rol oynayan pek çok etken var. Ancak bazı markalar, son Android sürümünün yayımlanması ile akıllı telefonlara güncelleme gönderilmesi arasında geçen süreyi azaltma konusunda çok daha fazla çaba gösteriyor. Akıllı telefonlarının her zaman en son sürümü çalıştırmasını sağlayan yalnızca birkaç marka var. Nokia, en yeni Android sürümü yayımlandıktan sonra bir sene içinde portföyünün %94’üne güncelleme göndererek yazılım güncellemeleri konusunda en hızlı marka oldu.” ifadelerinde bulundu.
Nokia 2.2
Araştırmacı Abhilash Kumar ise şu sözleri kaydetti: “Yüksek fiyatlı cihazlar çoğu zaman önce güncelleniyor ancak güncel yazılıma sahip olmak, amiral gemisi cihazlar için olduğu kadar orta ve düşük fiyat aralığındaki cihazlar için de önemli. Bu nedenle üreticilerin tüm fiyat düzeylerindeki cihazlarda yazılım güncellemesi performansına baktık. Bu analizin sonucuna göre Nokia, tüm portföyünü hızla güncellemesi en olası olan marka olarak öne çıkıyor. Bu kıstasa göre Xiaomi ve Lenovo da üst sıralarda. Alcatel ve Tecno gibi markalar ise en yavaş kalanlar. Bunun nedeni bu markaların pek çoğu 200 ABD Dolarının altında kalan geniş portföylere sahip olması ve modellerin kullanım ömrünün genellikle kısa olması. Bu markaların ürünleri çoğu zaman piyasaya sürüldükten sonra altı ay gibi kısa bir sürede kullanım ömrünün sonuna geliyor, dolayısıyla üreticinin uzun vadeli güncellemeler sağlamak için pek bir nedeni kalmıyor.”