Dilci, yaptığı açıklamada, dijital nesnelerin bir taraftan hayatı kolaylaştırırken diğer taraftan gün geçtikçe insan hayatını daha çok kuşattığına ve sorunları beraberinde getirdiğine dikkati çekti.
Dijital bağımlılığın toplu taşıma araçlarıyla ilgili kısmını irdelemek adına nitel yöntemle desenlenmiş bir çalışma oluşturduklarını anlatan Dilci, kamuya ait toplu taşıma araçlarını kullananlar ile uzun yol ve kamyon şoförleri üzerinde bir araştırma yaptıklarını ifade etti.
2 şoförden biri seyir halindeyken telefonla temas halinde
Dilci, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre trafik kazalarının yüzde 89,6’sının sürücü kusurlarına bağlı dikkatsizlikten kaynaklandığına işaret ederek, şunları kaydetti:
“İşte bu duruma dikkati çekmek ve dijital nesnelerle ilgili sonuçları ve kullanımını, şoförler üzerindeki etkisini tartışmaya açmak üzere nitel bir çalışma yaptık. Çalışmamızı Sivas, Kayseri ve Nevşehir’de random yöntemiyle belirlediğimiz 530 kişiden oluşan şoför grubuna yönelttik. Bu şoför grubunun istatistiki dağılımına baktığımız zaman 380’i kamuda çalışan yani belediye ve benzeri toplu taşıma otobüsünü kullanan şoförler, 70’i uzun yol otobüs şoförü ve 80’i de kamyon şoförü. Toplamda 530 şoför ile yüz yüze görüşme yöntemi uyguladık. Şoförlerin dijital nesnelere bakış açısını ve kullanım gerekçelerini incelemeye çalıştık. Şoförlerin yüzde 51,2’si seyir halindeyken mutlaka telefonla temas halinde olduklarını ifade etti.”
100 şoförden 7’si seyir halindeyken oyun oynuyor
“Şoförlerin yüzde 26,2’si seyir halindeyken ara sıra da olsa sosyal medyayı takip ettikleri ve paylaşımlara göz attıkları yönünde görüş bildirdi. Yüzde 7,1’i trafikte oyun oynadıklarını ifade etti.” bilgisini aktaran Dilci, “Özellikle kamyon şoförleri yavaş seyir halindeyken sıkıldıklarını ve bu anlamda dijital nesne üzerinden oyun oynama şeklinde davranış sergilediklerini ifade etti.” diye konuştu.
Dilci, şoförlerin yüzde 12’sinin psikolojik nedenlerle dijital nesnelerden uzak kalamadıkları yönünde görüş belirtmelerinin araştırmanın en manidar kısmı olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Şoförlerin bir dürtüsellik yaşadıkları, bu konuda bilinçli olmadıkları ve eğitimsizliğin gerektirdiği bir kullanım bozukluğuna bağlı psikolojik dayanışma aracı olarak dijital nesneleri yanlarından uzak etmedikleri, sürekli birileriyle temas halinde olmak gereğini hissetmişler. Bu bir nevi dijital bağımlılığın da göstergesidir. Araştırma sonuçlarımıza göre şoförlerin yüzde 44,2’si dijital nesneleri seyir halindeyken haberleşme amaçlı kullandıklarını ifade etti. Şoförlerin yüzde 40,2’si seyir halindeyken dijital nesneleri kullanmayı gereklilik halinde doğru bulduklarını, yüzde 45,7’si ise doğru bulmadıklarını, geri kalan da kısmen doğru bulduklarını ifade etti.”
Dijital nesnelerin trafikte kullanımının şiddeti de beraberinde getirdiğini savunan Dilci, şoförlerin bu gibi durumlarda kızgınlıkla gaza veya frene basma, park yeri tartışması gibi eğilimlere girdiğini sözlerine ekledi.