Science Focus’un haberine göre, İngiltere’deki Dundee Üniversitesi Sosyal Bilimler Okulu Psikoloji Bölümü’nden Dr. Emese Negy’nin önderliğindeki çalışmada yüksek lisans öğrencileri, 36 katılımcıyla işleri ve kariyer hedefleri konusunda mülakat yaptı.
Katılımcılar, daha sonra ikinci bir araştırmacıyla tanıştırıldı.
Bu araştırmacı da bazı katılımcılarla 3 saniyeden az (normal), bazılarıyla 3 saniyeden fazla (uzun) tokalaşırken bir kısmıyla ise hiç tokalaşmadı.
Çalışmada tokalaşmanın öneminden haberi olmayan katılımcıların, buna yönelik tepkileri incelendi.
Uzun tokalaşanların kaygısı arttı
Uzun tokalaşmaya maruz kalan katılımcıların daha az güldüğü ve kaygılarının arttığı gözlemlendi.
Normal tokalaşan katılımcıların ise daha fazla gülümsediği ve doğal davrandıkları görüldü.
Tokalaşılmayan katılımcılarda davranış değişikliği gözlenmedi.
Dr. Negy, araştırmanın sonuçlarının bireyin kendini uygun şekilde tanıtmasının önemini gösterdiğini belirtti.
Tokalaşmanın önemli bir selamlaşma şekli olduğunu ifade eden Negy, kurulan ilişkiler üzerinde uzun vadeli sonuçları olabileceğini vurguladı.
Negy, uzun tokalaşmanın kameralar önünde etkileyici olabileceğini ancak ikili ilişkileri en başından riske atabileceğini kaydetti.
Araştırmanın sonuçları, Perceptual And Motor Skills dergisinde yayımlandı.