Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, firmaların kullandıkları kredi karşılığında bankalara sundukları teminatların kriz dönemlerinde değerlerini kaybettiğini belirterek, “(Teminat) Satamadığınız, paraya çeviremediğiniz için bankaya emanet edilmiş mevduatlarını isteyenlere bunu nasıl ödeyeceksiniz? Bu nedenle, bankacılık sistemi ipoteğe değil, projeye kredi vermeli.” dedi.
Gazetecilerle sohbet toplantısında bir araya gelen Özdebir, 2019’un zor bir yıl olduğunu ifade ederek, “Daha önceki rahatlıklarımızın, hak etmediğimiz büyüme ve lüksün bedelini ödedik.” diye konuştu.
Kurlardaki düzeltme ile ithalatın azaldığını dile getiren Özdebir, böylece bazı işlerin yeniden yapılabilir hale geldiğini söyledi.
Özdebir, Türkiye’nin ithal ettiği ara mallarının yerli imkanlarla üretilebilmesi için geçmişte bazı yatırımlara yönelik çeşitli teşvikler sağlandığını hatırlatarak, “Bu yatırımlar devreye girerse cari açığımızı azaltıcı ciddi bir etkisi olacağını tahmin ediyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Son 1,5 yıldır imalat sanayisinin öneminin daha iyi anlaşıldığını kaydeden Özdebir, bununla ilgili birtakım tedbirler alındığını ancak bunların hayata geçmesinin zaman alacağını belirtti.
“YÜKSEK GELİRLİLERDEN YÜKSEK VERGİ ALINMASI NORMAL”
Varlıklı kesime yönelik vergi düzenlemelerine de değinen Özdebir, “Verginin tabana yayılması ve adil olması için yüksek gelirlilerden yüksek vergilerin alınması normal.” dedi.
Özdebir, vergi vermenin vatandaşlık görevi olduğunu dile getirerek, bunun yanı sıra vergilerin nasıl kullanıldığını denetlemenin de önemine işaret etti.
“FİRMALARIN BÜYÜMESİ TEŞVİK EDİLMELİ”
Türkiye’deki en büyük sıkıntılardan birinin firmaların büyütülememesi olduğunu anlatan Özdebir, “Firmalarımızı güçlendirmemiz, büyümelerini teşvik etmemiz lazım. Bu hem marka çıkartmak hem de ülke verimliliği açısından son derece önemli.” dedi.
Özdebir, şirketlerin büyümelerini engelleyen unsurların ayıklanması için kamu tarafında çalışmalar yürütüldüğünü ifade ederek, Hazine ve Maliye ile Sanayi ve Teknoloji bakanlıklarının konuyla ilgilendiklerini söyledi.
Firmaların çalışan sayısı 50’yi aştığında işçilik maliyetlerinin yüzde 16 arttığının altını çizen Özdebir, “Bunun gibi sınırlayıcı şeyleri kaldırabilmemiz lazım. Firmaların büyümesi teşvik edilmeli.” ifadesini kullandı.
“İŞSİZLİĞİN AZALMASI İÇİN BÜYÜME ŞART”
İşsizlik oranlarının gelecek dönemdeki seyrine dair görüşlerini de paylaşan Özdebir, işsizliğin azalması için büyümenin şart olduğunu kaydetti.
Son PMI endekslerinin hem ihracat hem de iç piyasa açısından olumlu geldiğini anlatan Özdebir, “Profesyonel yöneticilerin beklentileri iyi. İlk defa 50’ye ulaştı. 50’yi geçerse büyüme ile ilgili etkileri görebiliriz.” diye konuştu.
“BANKALARA İPOTEK ETTİRİLEN TEMİNATLAR BORCU KARŞILAMAZ”
Özdebir, sanayicilerin finansmana erişimi konusuna da değinerek, bankalara ipotek ettirilen teminatların hiçbir zaman borcun tamamını karşılamadığını ifade etti.
İşler iyi giderken söz konusu teminatın geçerli olduğunu anlatan Özdebir, “Genel piyasalardaki kriz durumunda ise bunlar da değerini kaybediyor. (Teminat) Satamadığınız, paraya çeviremediğiniz için bankaya emanet edilmiş mevduatlarını isteyenlere bunu nasıl ödeyeceksiniz? Bu nedenle, bankacılık sistemi ipoteğe değil, projeye kredi vermeli.” dedi.
“KUR ŞOKUNDAN ETKİLENEN FİRMALAR BU ÜLKENİN DEĞERLERİDİR”
Firmaların banka borçlarının yapılandırılması ile ilgili süreci de değerlendiren Özdebir, borç yapılandırma talepleri karşısında bankaların yapıcı davranacaklarına inandığını söyledi.
Söz konusu borçların ödenebilmesi için şirketlerin yaşamaları gerektiğini dile getiren Özdebir, “Verimliliği, karlılığı olan ancak kur şokundan dolayı iş yapamaz hale gelmiş firmalar bu ülkenin değerleridir. O firmaların ödeme güçlerine göre borçlarının yapılandırılması gerekiyor.” diye konuştu.