Geçtiğimiz hafta ölüm orucunu sonlandırdıktan sonra hayatını kaybeden Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek hakkında ifade veren itirafçının yeni itirafları ortaya çıktı. İ.İ. isimli itirafçı avukatlara yazdığı mektupta ifade tutanağını korku ve baskıyla imzaladığını, sözlerinin çarpıtıldığını, ifadenin doğru olmadığını söyledi.
İ.İ. adlı kişi, 2017 yılında 20 sayfadan oluşan bir ifade vermiş ve kendisine gösterilen 43 kişiyi 'teşhis' etmişti.
Bu ifadeler birçok kişinin örgüt üyesi olarak yargılandığı ve ceza aldığı davalarda delil olarak kullanıldı.
Bu davaların arasında, hayatını kaybeden Grup Yorum’un gitaristi İbrahim Gökçek’in yargılandığı dava da var.
İtirafçı İ.İ. yurt dışına çıkışının ardından sanık avukatlarına mektup gönderdi…
İ.İ. “poliste işkence altında ifade verdiğini, ifadesini polisin yönlendirmesiyle verdiğini” söyledi ve ifadesinin dosyadan geri çekilmesini talep etti.
İ.İ.'nin ifadesi İbrahim Gökçek hakkındaki iddianamede delil olarak yer alıyordu.
Gökçek, İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinde “örgüt kurmak ve yönetmek” suçlamasından ağırlaştırılmış müebbete varan hapisle yargılanıyordu.
İ.İ. İbrahim Gökçek’le ilgili polisteki ifadesinde “sadece Gökçek’in bağlama çaldığını söylediğini, İdil Kültür Merkezinde bir kozmik oda olmadığını ancak ifadelerinin çarpıtıldığını” yazdı:
“…Ama savunmalarımdan hep algı yaratılmaya çalışıldı. Örneğin, ‘İbrahim Gökçek Grup Yorum’un bağlamacısı. Herkesin giremediği odaya giriyordu’ diye algı yaratmaya çalışmışlar, ifadeyi gördüğümde, çünkü bana artık yazdıklarını göstermiyorlardı, karşılarına oturtmuşlardı. Zaten ifadenin bitmiş halini gördüğümde her dediğimin savunduğumun çarpıtıldığını gördüm. Hatta demediğim bazı şeyler bile eklenmiş…”
Selçuk Kozağaçlı’nın avukatlarından dilekçe…
ÇHD davasında yargılanan avukat Selçuk Kozağaçlı da İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi Başkanlığına avukatları aracılığıyla dilekçe vererek, dosyaya sundukları bu ve buna benzer birçok delilin savunma ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini açık göstergeleri olduğunu belirtti:
“Somut anlamda delil niteliği taşımayan ve başkaca somut bir delil ile de desteklenmeyen itirafçı gizli tanık beyanlarına dair mahkemenizce yapılacak incelemede, ifade süreçlerindeki baskı ve yönlendirmeleri anlatan yeni tanık beyanlarının da dikkate alınmasını saygı ile talep ederiz.”
Dilekçede, İ.İ.’nin anlatımları da şöyle özetlendi:
“Gözaltına alınırken darp edildiğini; gözaltı sürecinde ifade vermezse tutuklanacağının, başka kişilerden örnek verilerek öldürüleceğinin, nişanlısının zarar göreceğinin ima edildiğini; ifade alım sürecinin iki gün sürdüğünü, ifade sırasında kolluk tarafından beyanlarının çarpıtıldığını müdahalede bulunduğunda azarlandığını, buna karşı avukatın herhangi bir müdahalede bulunmadığını; gözaltında sürekli tehdit edildiğini, psikolojik işkence gördüğünü ve darp edildiğini; ifadenin okunmadan imzalatıldığını, imzalamadığı takdirde baskı ve işkence görmeye devam edeceğini düşündüğü için imzalandığını; ifadelerinin üzerinde oynandığını ve asılsız birçok şey eklendiğini beyan etmektedir.”