Malum salgından en fazla etkilenen sektörlerden biri de turizm oldu. Kovid-19 sebebiyle herkes, ara tatil ve bayram tatili rezervasyonlarını salgın çıkar çıkmaz iptal ettirmişti. Peki ya yaz tatili?
Evde kaldığımız bu günlerde, havalar da ısınmaya başlayınca hepimiz tatili özlemeye ve kara kara düşünmeye başladık.
Acaba bu yaz tatile gidebilecek miyiz? Gidebilirsek kendimizi nasıl koruyacağız? Neresi daha güvenli? Otel mi ev mi?
1. Doğada kamp yapmak bu süreçte hem güvenli hem de keyifli olabilir. Ülkemizin her köşesinde kamp yapılabilecek çok güzel yerler olması bizim için büyük şans.
Türkiye'deki en bilinen kamp alanlarından bazıları:
-
Kelebekler Vadisi
-
Bozcaada
-
Cunda Adası
-
Akyaka
-
Asos
Elbette siz en bilinenlerden çok en tenha olanlardan birini seçmeye bakın 😉
2. 'Ben çadırda kalamam' diyenler için doğa içinde bungalov konaklamaları da tercih edilebilir.
Yanınızda dezenfektan ve sabun götürmeyi unutmayın. Bu tarz yerlerde sabun, şampuan verilmediğini göz önünde bulundurun. Hijyen konusunda, içiniz rahat etmiyorsa, kendi yastık kılıfınızı götürüp onu kullanmayı da düşünebilirsiniz.
3. Apart oteller de hem az kişi kapasiteli olduğu için hem de yemeğinizi odada kendiniz yapacağınız için nispeten güvenli tatil yerleri arasında.
'Tatilde yemek yapmakla uğraşamam' diyorsanız ona da cevabımız hazır.
4. Butik oteller bu yıl tatile gidebilirsek en çok tercih edilenler arasında olacak gibi…
Butik otellerin güzelliği, hem konforlu olması, hem de oda sayısının çok az olması. Öyle ki bazı butik otellerin sadece 4 odası var. Butik otellerde ücreti karşılığında yemek de veriliyor.
5. Büyük oteller de bu yaz tam kapasite çalışmayacak ve ekstra önlemler alacaklar.
Güvendiğiniz iyi bir otel varsa, önce yetkililerle konuşup aldıkları önlemlerin sizin için yeterli olup olmadığına karar verebilirsiniz.
Tatil köyü olunca akla çok fazla soru geliyor elbette. Açık büfe nasıl olacak? Denizden koronavirüs geçer mi? Oda temizliği nasıl olacak?
Aklınızda soru kalmasın diye, hepsini aşağıda detaylandırdık.
Öncelikle belirtelim bu tablo maziye karışıyor. Resepsiyondaki görevli ile aranızda cam koruma olacak. Otele giriş işlemleri temassız olarak bilgisayar ekranından yapılacak.
Otele girerken de ateşiniz ölçülecek ve şüpheli durumda hastaneye yönlendirileceksiniz.
Otellerde anahtar veya kartlı sistem de tarih oluyor. Telefonunuza yüklenecek QR kodu okutarak odanıza girebileceksiniz.
Tatil köylerinde en büyük soru işaretlerinden biri de açık büfe. 'Açık büfe tarih oluyor' denmişti ama otel yetkilileri gerekli önlemleri alarak açık büfe sistemine devam edeceklerini açıkladılar.
Otel restoranlarında açık büfe uygulaması devam edecek ancak yemekler bir cam paravan arkasında olacak ve yemekleri kendiniz almayacaksınız, otel görevlileri tabağınıza istediğiniz yemeği servis edecek.
Restoranlarda masaların arasındaki mesafe de en az 1 metre olacak şekilde yeniden düzenlenecek.
Denizden veya havuzdan koronavirüs bulaşma olasılığının bulunmadığı söyleniyor. Ancak enfekte olmuş bir kişi ile temasınız sonucu sudan bulaşmasa da, sudayken bulaşma olasılığı mevcut. Bu sebeple denizde ve havuzda da sosyal mesafeye dikkat edilmesi gerekiyor. Otellerde şezlonglar arasındaki mesafe de arttırılacak.
Bütçeniz uygunsa en güzeli pavillion kiralamak elbette… Sadece ailenizin olacağı özel bir alan…
Ancak size özel bir garsonun hizmet ettiği bu pavillion kiralarının, bazı otellerin gecelik oda fiyatından daha pahalı olduğunu da belirtelim.
Bütün tatil köylerinde, havuzlu villalar mevcut. Yine bütçeniz doğrultusunda bu da bir seçenek olabilir.
Oda temizliği eldivenle yapılacak ve temizlenen her odadan sonra, kullanılan eldiven çöpe atılıp, eller dezenfekte edilecek.
Odaların en az 1 saat havalandırılması sağlanacak.
Koronavirüs sonrası otellerin nasıl olacağı hakkında detaylı bilgiler veren bu videoya da göz atabilirsiniz.
Bu kadar önlem, maliyetlerde artış demek. Bu da otel fiyatlarının artması olarak bize yansıyacak diye düşünüyoruz.
6. Otellerde alınan tüm bu önlemlere rağmen, yazlığı olanlar büyük olasılıkla kendi evlerine gidecektir. Olmayanlar da bütçelerine uygun bir yazlık kiralayabilir.
Herkesin bütçesine ve isteğine uygun kiralık bir yazlık bulunabilir. Ancak, gitmeden önce çok detaylı bir temizlik yaptırmayı ihmal etmeyin. Sizden önce kalan misafirlerin ne zaman ayrıldığını da öğrenin. Arada en az 12 saat olmasında fayda var, unutmayın.
7. Yurt dışı tatillerini erteleyip, yurt içindeki alternatifleri değerlendirmek bu yaz için en doğrusu olacak gibi.
Haziran ayında yurt dışı uçuşların açılması planlanıyor. Ama bu yaz Türkiye'de olmak sanki daha güvenli…
Tatile gidilse de gidilmese de, hijyene gerekli önem gösterilmeli.
Hem kendi sağlığımızı, hem de başkalarını düşünerek temizliğe maksimum özeni göstermeliyiz. Tüm bulaşıcı hastalıklara karşı en önemli silahın hijyen olduğunu unutmamalıyız. Bu sadece el yıkama veya duş alma ile sınırlı bir konu da değil. Kullandığımız her şeyi, (özellikle telefon, cüzdan, anahtar) ve her yeri temiz tutmak gerektiğini de unutmayalım.
Her ne kadar uçaklarda da gerekli tedbirlerin alındığı söylense de, en güvenlisi kendi özel aracınızla seyahat etmek olacaktır.
Tatile gidecek olanların her türlü tedbiri alarak, keyifli bir tatil geçirmelerini umuyoruz.