Amerika Birleşik Devletleri'nin Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde George Floyd adlı siyahi adamın gözaltı işlemi sırasında polis tarafından boğularak öldürülmesi, siyahilere yönelik orantısız polis şiddeti ve buna bağlı ırkçılık tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
Son yıllarda sadece Afro-Amerikalıların ölümlerinde artış oldu
Euronews'de yer alan habere göre 2017'den 2019'a kadar ABD'deki bütün etnik gruplar ele alındığında polis şiddetinden ölenlerde yüzde 1,7'lik bir artış görülüyor.
Fakat ölen kurbanların ait oldukları etnik gruplara bakıldığında 2017-2019 arasında sadece siyahi Amerikalılarda ölümlerin arttığı dikkat çekiyor.
Bu sürede Afrika kökenli vatandaşların ölümlerinde yüzde 5,3'lük bir artış yaşanırken, beyaz Amerikalılar'da yüzde 19'luk, hispaniklerde ise yüzde 11'lik bir düşüş oldu.
Üsteki tabloya göre ülkede en çok polis şiddetinden ölenler Beyaz Amerikalılar.
2017'den 2020 yılının 30 Mart tarihine kadar toplam bin 268 beyaz Amerikalı polis tarafından öldürüldü. Siyahi Amerikalılarda bu sayı 698, Hispanikler'de ise 498.
Siyahiler, Beyaz Amerikalılardan 3 kat daha fazla ölüyor
Siyahi Amerikalılar ABD'nin toplam nüfusunun sadece yüzde 12'sini oluşturuyor. Beyaz Amerikalılar yaklaşık yüzde 60, Hispanikler ise yüzde 18'ini.
Bu durumda Siyahi Amerikalıların polis şiddetinden ölme ihtimalinin diğer etnik gruplara göre çok daha yüksek olduğu ortaya çıkıyor.
2017'den bu yılın 30 Mart tarihine kadar, her 1 milyon siyahi Amerikalıdan yaklaşık 18'i polis şiddetinden hayatını kaybetti. Beyaz Amerikalılar'da ise 1 milyonda 6 kişi öldü, Hispanikler'de ise 8 kişi bu şartlarda yaşamını yitirdi.
Bu durumda son yıllarda polis şiddetinde ölen siyahi Amerikalı sayısı Beyaz Amerikalılara göre 3 kat daha fazla. Siyahilerin sistematik olarak polis karşısında ölme ihtimali diğer etnik gruplardan daha yüksek.
'Siyah olmak, ölüm cezası olmamalı'
Minneapolis Belediye Başkanı Jacob Frey, polisin 46 yaşındaki Floyd'a davranışı nedeniyle şehrin siyahi vatandaşlarından özür dilerken, “Siyah olmak, ölüm cezası olmamalı. Beş dakika boyunca beyaz bir polis memurunun dizini siyah bir adamın boynuna bastırmasını izledik. Beş dakika boyunca! Biri sizden yardım istiyorsa yardım etmeniz gerekir. Bu polis memuru en basit insani duygudan yoksundu.” ifadelerini kullandı.
'Siyahların Hayatı Değerlidir'
ABD'de 2014 yılında New York şehrinde Eric Garner adlı siyahi vatandaş, benzer şekilde gözaltı sırasında boğularak hayatını kaybetmişti. Garner da Floyd gibi polis memurlarına nefes alamadığını ifade etmişti.
Garner vakasında New York Şehir Polis Teşkilatı ve Adalet Bakanlığı, soruşturmanın sonuçlanmasının ardından sorumlu polis memurlarının görevden ihraç edilmesine karar vermişti.
18 yaşındaki Michael Brown'ın öldürülmesi de protestolara neden oldu
Garner'ın öldürülmesinden bir ay sonra Missouri eyaletine bağlı Ferguson kasabasında, 18 yaşındaki Michael Brown'ın silahsız olduğu halde polis tarafından vurularak öldürülmesinin ardından ülke çapında “Black Lives Matter” (Siyahların Hayatı Değerlidir) sloganıyla protestolar düzenlenmişti.
Protestolarda ABD'de yerel yönetimlere bağlı polis teşkilatlarının kanun gücünü uygularken siyahların şüpheli olduğu suç olaylarında orantısız şiddete başvurması ve bunun yarattığı ölümcül sonuçlar eleştirilmişti.