TBMM'de görüşmeleri devam eden torba yasa teklifine 'av turizmi' ile ilgilli tartışma yaratan bir madde eklendi. Buna göre, yurt dışından gelen üst düzey bürokratlara Türkiye'de ücretsiz olarak avlanma izni verilecek. Öte yandan, “mala ya da cana zarar verdiği” gerekçesiyle yabani hayvanlar izinsiz avlanabilecek. Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu Başkan Yardımcısı Haydar Özkan, karara sert tepki göstererek, “Ücretsiz cinayet izni veriliyor. Yurt dışından birileri gelecek, onlarla dostluk ilişkilerinizi güçlendirebilmek adına ülkenizdeki hayvanları ücretsiz olarak öldürteceksiniz. Bizler bu kadar düşmedik” dedi.
TBMM'de görüşmeleri devam eden torba yasa teklifine 'av turizmi' ile ilgili önemli bir madde getirildi.
Meclis Tarım Komisyonu'ndan geçen karara göre, yurt dışından gelen üst düzey misafirlere Türkiye'de ücretsiz olarak avlanma izni verilecek. Yabani hayvanlar, mala ya da cana zarar verdiği gerekçesiyle izinsiz avlanabilecek.
Öte yandan, bilimsel çalışmalara da özel av izni verilecek. Buna göre, bilimsel çalışmalarda yabani hayvanlar denek olarak kullanılabilecek. Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu Başkan Yardımcısı Haydar Özkan, Tarım Komisyonu'ndan geçen bu karara göre sert tepki gösterdi. Cumhuriyet'ten Ece Piroğlu'nun haberine göre,Özkan şunları kaydetti:
“Hayvan ölümlerini meşrulaştırma politikası izleniyor”
“Şu ana kadar yaban hayvanları deneye alınmamıştı. Yasaktı. Torba yasayla yaban hayvanlarının deneyine izin veriliyor. Biz hangi hastalığın çaresini, ilacını bulduk? Hangi tıbbi ilacı deney hayvanlarını kullanarak üretebildik? Hiçbiri. Şimdi hiçbirini yapamamışken deney hayvanlarına yaban hayatını da katmanın manası nedir? Tamamen hayvan ölümlerini meşrulaştırabilmek adına bir politika izleniyor.
Ücretsiz cinayet izni veriliyor. Yurt dışınızdan birileri gelecek, onlarla dostluk ilişkilerinizi güçlendirebilmek adına ülkenizdeki hayvanları ücretsiz olarak öldürtebileceksiniz. Bunu çok iyi bir şey gibi lanse ediyorlar, yazık. Bizler bu kadar düşmedik.
“Cana ve mala zarar vermeyi hangi kurum ölçecek”
Biri dediki ‘şurda ayılar domuzlar vardı benim mısır tarlama zarar verdi’ veya ‘geçerken hayatımı risk etti’ İnsanların hayvanları öldürme duygularını tatmin edebilmek adına o kadar korkunç kararlar almışlar ki. Hangi kurum cana ve mala zarar vermeyi ölçütleyecek?
Bu öldürülen hayvanın cana ya da mala zarar verdiğini köy muhtarı mı ölçütleyecek yoksa hayvanlarla hiç alakası olmayan Doğa Koruma Milli Parklar'ın şefi mi ölçütleyecek? Bugüne kadar yaban hayatından, orantıya vurduğunuz zaman kaç tane insan zarar gördü? Ama siz gider de keyfi yaban hayatın içerisine girer de o hayvanları rahatsız ederseniz, o hayvanları taşlarsanız hayvanın da elbette size bir tepkisi olacaktır. Ondan sonra zarar verdi diyeceksiniz hayvanı öldüreceksiniz. Yani bu tamamen hayvan öldürmeyi meşrulaştıran bir torba yasayla geçecek. Bunun geçmemesi için de bizler mücadelemizi vereceğiz.
“Hayvan haklarını savunanları çağırsalardı böyle bir karar çıkmazdı”
Hangi STK'larla bir arada yaptılar av komisyonunu. Doğa ve çevre. Avcı doğa ve çevreyi mi katlediyor yalnızca? Avcı, doğaya ve çevreye mi nişan alıyor? Gidip ağacı mı vuruyor? Doğayı mı toprağı mı vuruyor? Sizin burada çağıracaksanız hayvan hakları savunucularını çağırmanız gerekirdi. En azından 3-4 tane STK çağırmaları gerekirdi. Ama ne yaptılar? Onları sevecek insanları çağırdılar. Hayvanların haklarını savunanları oraya çağırsalardı böyle bir karar çıkmazdı. Bu kararın çıkması için biz çağırılmadık. Çünkü bu konudaki görüşümüzü hep beyan ettik.”
Düzenlemeye sosyal medyadan tepkiler geldi