Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nde şiddetli rüzgarların neden olduğu bir günlük gecikmeden sonra, gün doğumundan önceki saatlerde SpaceX, insanları bir yıldan kısa bir süre içinde üçüncü kez ABD kıyılarından uzaya başarıyla fırlattı.
Ancak bu sefer astronotlar ilk defa yeniden kullanılan bir Falcon 9 roketinin tepesinde yörüngeye girdiler -geçen Kasım ayında Crew-1 görevini Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderen aynı roket. Bu görevdeki uzay aracının da daha önce kullanıldığını belirtelim: NASA astronotları Bob Behnken ve Doug Hurley’in geçen Mayıs ayında Demo-2 test uçuşu sırasında uçtukları aynı Dragon kapsülü, Endeavor. Bu görevde Behnken ve Hurley, ABD uzay mekiği döneminin sonundan bu yana Cape Canaveral’dan fırlatılan ilk insanlar olmuştu.
NASA’nın Ticari Mürettebat Programı yöneticisi Steve Stich, lansmandan önce gazetecilere “Bu üç görevi tek bir araçta görmek biraz heyecan verici” dedi.
Şimdi tümü usta uzay yolcuları olan Crew-2 astronotları, altı ay boyunca yaşayacakları istasyona yaklaşık 24 saatlik yolculuk ile yerleştiler. Dört kişilik ekip NASA’dan Shane Kimbrough ve Megan McArthur, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) astronotu Thomas Pesquet ve Japonya Havacılık ve Uzay ve Keşif Ajansı’ndan (JAXA) Akihiko Hoshide’den oluşuyor. İnsan bağışıklık hücresi işlevini araştıracak birkaç deney de dahil olmak üzere 200’den fazla bilim deneyi de gemide.
Geçen haftanın sonlarında, mürettebat Kennedy Uzay Merkezine vardığında uçakları alçalırken roketlerini görme şansı elde etmişlerdi.
Bir çift ışıltılı gümüş bot giyen McArthur, “Pencereden dışarı baktığınızda ve bir uzay gemisinin hazırlandığını gördüğünüzde ve birkaç gün içinde ona bineceğinizi fark ettiğinizde buna benzer bir şey yok” demişti.
Hem NASA hem de SpaceX, yeniden kullanılabilir uzay araçlarının uzay yolculuğunu daha ekonomik hale getirmek için çok önemli olduğunu iddia ediyor. Kavram yeni değil; Uzay ajansı yıllarca küçük uzay mekiği filosunu yeniden kullandı, ancak yeniden kullanılabilir roketler SpaceX sahneye girene kadar gerçek değildi.
Aralık 2015’te şirket, ilk kez bir Falcon 9 roket güçlendiricisini iniş pistine başarıyla indirmeyi başarmıştı. O zamandan beri, hem karada hem de denizdeki mavnalara 80 roket inişi gerçekleştirdi, ancak şirketin iticileri hala zaman zaman hedeflerini kaçırabiliyor.
Şirketin envanterinde bulunan yaklaşık iki düzine yeniden kullanılan güçlendirici arasında en çok uçan ise şimdiye kadar dokuz adet mürettebatsız fırlatma ve kurtarma işleminden kurtulan B1051 kodlu güçlendirici. SpaceX, Block 5 olarak bilinen Falcon 9 güçlendiricilerinin en son yinelemelerinin en az 10 fırlatmadan sağ çıkacak şekilde tasarlandığını söylüyor ve şirketin insan uzay uçuşu programları kıdemli yöneticisi Benji Reed, şirketin mürettebatsız görevler için bu sınırı zorlamayı planladığını söylüyor.
Tabii ki insanlar işin içine dahil olduğunda bu denklem değişiyor.
NASA’nın uçuş operasyonları müdür yardımcısı Norm Knight, uçuş öncesi bir basın etkinliğinde “İnsan uzay uçuşu işi affetmez” dedi.
SpaceX mürettebatlı Dragon kapsülleri, yolculuklar arasında bir miktar yenileme ile her biri en az beş kez uçacak şekilde tasarlandı. Ancak, Crew-2 uçuşu için roket ve uzay aracını onaylamadan önce, mühendisler donanımın her yönünü incelediler ve herhangi bir kusur veya sürpriz aradılar. Stich, süreç sırasında SpaceX’in Teksas tesisindeki ekiplerden şirketin Falcon 9 güçlendiricilerine rutin olarak fazladan sıvı oksijen yakıt yüklediğini öğrendiklerini söyledi -2.500 ila 3.000 pound yakıta eşdeğer. Her ne kadar bu toplam fırlatma ağırlığının küçük bir yüzdesi olsa da NASA ve SpaceX, fazlalığın astronotlar için bir tehdit oluşturmadığına karar verdi.
“Her zaman kendimize soruyoruz, ailelerimizi bu araçlarla uçurmaya istekli olur muyuz?” dedi Reed ve ekledi: “Dışarıda annesi uçan küçük bir çocuk olduğunu biliyorum. Bu, çok dikkat ettiğimiz bir şey.”
Takımların “uçuşu kanıtlanmış” olarak adlandırdığı Crew-2 güçlendirici en son Kasım ayında uçtu ve isli cephesi, uzaya yaptığı önceki yolculuğunun izlerini taşıyor. Ayrıca Crew-2 astronotlarına uçuşlarını anma şansı sundu.
Pesquet, “Roketin yan tarafındaki isin içine baş harflerimizi çizecek kadar şanslıydık” dedi. “Bunun kalıcı olup olmayacağını bilmiyorum ama gerçekten harika.”
Crew-2 için yörüngedeki yaşam, bilim deneyleri yapmayı ve uzay istasyonu bakımını içerecek ve ilk birkaç gün yörüngede işler biraz sıkışık olacak: Crew-1 görevinin dört astronotu ve 12 Nisan’da bir Rus Soyuz kapsülü ile gelen üç astronot hala gemide.
Yöneticiler, 11 sakini barındırmak için istasyonun havadan karbondioksiti gideren sistemler gibi yaşam destek sistemlerinin kapasitesini artırdı ve ekipler geçici uyku alanları kuruyor. Crew-1’in yola çıkması planlanan 28 Nisan’dan sonra yaşam alanlarının biraz daha genişleyeğini söyleyebiliriz.
Kocası Bob Behnken’in geçen yıl Demo-2 uçuşu sırasında uçtuğu uzay aracına pilotluk yapacak olan McArthur, Behnken’den Dragon kapsülünü uçurmakla ilgili birkaç şey öğrendiğini ve hatta istasyonda uzun bir süre yaşamakla ilgili daha fazla bilgi edidiğini -özellikle de yemek söz konusu olduğunda- belirtti.
“Bana gerçekten çeşitliliğin anahtar olacağını söyledi: ‘Sıcak soslar, farklı tatlar ve ekip arkadaşlarınızla paylaşabileceğiniz şeyler alın’” dedi. Benzer şekilde, hem Pesquet hem de Hoshide, mürettebatın Fransız ve Japon mutfaklarının tadını çıkarabilmesi için istasyona özel yemekler getirdiklerini vaat ediyor, ancak Hoshide suşi olmamasından yakınıyor.
Pesquet, “Fransız peynirinin bir kısmının ISS’de yasal olmadığını düşünüyorum” diye şaka yaptı. “İyi şeyler getirmek için bazı ulusal baskılar aldım ve ayrıca mürettebatım da şöyle dedi: ‘Tamam, bir Fransızla uçuyoruz, iyi olması lazım.’”
Crew-2 astronotları öğün aralarında 200’den fazla araştırma deneyi üzerinde çalışacaklar -yalnızca yörüngedeki artan astronot sayısı sayesinde mümkün olan bir bilimsel yapılacaklar listesi.
ISS’nin yardımcı program bilimcisi David Brady bir basın çağrısı sırasında gazetecilere “Mürettebat zamanının sınırlayıcı faktörümüz olmaya devam etmesini istemedik,” dedi. Deneylerin sayısının artık istasyona ne kadar kütle ve hacim fırlatılabileceğine daha bağlaı olduğunu söylüyor.
Deneyler arasında atıkları azaltmak için yenilebilir ambalaj malzemelerinin testi, istasyonun güneş panellerinde bir güncelleme, pamuk bitkilerinin sınırlı su mevcudiyetine nasıl tepki verdiğine bir bakış ve insan biyolojisi araştırmaları yer alıyor. Uzay istasyonunun mikro yerçekimi, insan hücrelerinin nasıl büyüdüğünü, iletişim kurduğunu ve uyum sağladığını incelemek için ideal bir ortam sağlıyor.
“Nedenini tam olarak anlamıyoruz, ancak mikro yerçekiminde, hücreden hücreye iletişim, burada, Dünya’daki iki boyutlu bir hücre kültürü şişesinde olduğundan farklı çalışıyor,” dedi gazetecilere Liz Warren, ISS ABD Ulusal Laboratuvarı kıdemli program direktörü ve ekledi: “Hücreler, mikro yerçekiminde farklı şekilde birleşir veya toplanır. Daha 3 boyutlu bir şekilde toplanıyorlar. Daha çok vücudun içindeyken yaptıkları gibi davranıyorlar.”
Araştırmacılar, koronavirüs pandemisinin başlangıcından bu yana uluslararası araştırma önceliği olan akciğer dokularına, retina implantlarına, tasarlanmış iskelet kasına, böbrek taşlarına ve bağışıklık sistemine odaklanıyor.
Bulutlu, sulu dünyamızın sürekli fotoğrafik dokümantasyonu da dahil olmak üzere bir dizi Dünya gözlem deneyi de planlanıyor. Şimdiye kadar astronotlar, Dünya’nın uzaydan 1,5 milyondan fazla fotoğrafını çekti ve uzay istasyonunun yeni sakinleri bu toplama kendi görüntülerini ekleyecek.