Alanyaspor’un 28 Nisan 2019 tarihinde deplasmanda oynadığı ve 1-1 biten İstikbal Mobilya Kayserispor maçının ardından futbolculara 2 gün izin verildi. Futbolcular Steven Caulker, Djalma Campos, Wanderson Baiano, Papiss Demba Cisse, Isaac Sackey, Welinton Souza ve Josef Sural, kiraladıkları VIP minibüsle takımdan ayrı dönüşe geçti. Alanya’dan bir firmadan kiralandığı belirtilen minibüs, 29 Nisan günü saat 02.30 sıralarında Alanya’ya bağlı Dinek mevkisi yakınlarında, kontrolden çıkarak yol kenarındaki su kanalına girip yan yatarak sürüklendi. Kazada Josef Sural, aracın açılan kapısından yola fırlarken, diğer futbolcular ise araç içinde savruldu. Başını çarpan ve vücudunun çeşitli yerlerinde çok sayıda kırık bulunan Josef Sural götürüldüğü özel hastanede yaşamını yitirdi. Sağ kolunda kırık olan Isaac Sackey, parmağında çatlak ve başında darbeye bağlı şişlik bulunan Welinton Souza ile kazayı hafif sıyrıklarla atlatan Steven Caulker, Djalma Campos, Wanderson Baiano ve Papiss Demba Cisse de aynı hastanede tedaviye alındı. Olayın ardından tutuklanan minibüs sürücüsü Esat Altıntaş hakkında ‘taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan dava açıldı. Futbolcular Sackey ve Campos’un şikayetçi olduğu davada Steven Caulker, Wanderson Baiano, Papiss Demba Cisse ve Welinton Souza ise şikayetçi olmadı.
Davanın ilk duruşmasında Esat Altıntaş’ın üzerine atılı ‘taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçunu işlediğine dair somut şüphe ve olguların devam ediyor olmasına rağmen tutuklulukta geçirdiği süre, mevcut delil durumu, tutuklamanın tedbir oluşu hususlarını dikkate alınarak sanığın adli kontrol şartıyla serbest kalmasına karar vermişti.
Alanya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün davanın ikinci duruşması görüldü. Duruşmaya, tutuksuz sanık Esat Altıntaş ve avukatı Sevda Ünlü ile maktul Josef Sural, müşteki Denise Suralova’nın avukatı Serra Bozarslan katıldı.
SÜRÜCÜ ASLİ KUSURLU BULUNDU
Duruşmada, olay yerinde keşif yapan bilirkişinin raporu okundu. Raporda, yolun açık olduğu, yolda kazaya sebebiyet verecek nitelikte olumsuz bir durumun olmadığı, yolcuların kemer takıp takmamasının kazanın sonucunu etkilemeyeceğine dikkat çekilerek, sürücünün asli kusurlu olduğu belirtildi. Avukat Serra Bozarslan önceki beyanlarını tekrar ederek, bilirkişi raporunun açık olduğunu ifade etti. Sanık ek savunmasında uykulu olma gibi bir durumunun olmadığını, bilincinin yerinde, alkolsüz olduğunu ve kazanın bir anda meydana geldiğini söyledi.
Sanık avukatı ise bilirkişi raporuna katılmadıklarını belirterek, “Müvekkilimin alkollü ya da uykulu olmadığı, hızının da normal olduğu dosya kapsamında anlaşılmaktadır. Kaza yerinde aydınlatma durumunun da kazaya sebebiyet verdiği kanaatindeyiz. Bu sebeple yeniden rapor aldırılmasını ve müvekkil hakkında adli kontrol hükümlerinin kaldırılmasını talep ediyoruz” dedi.
Mahkeme heyeti, sanık hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına, sanığın olay gününe ait HTS kayıtlarının istenmesine ve dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.