Yıllardır anlayamadık gitti…
Burak Özçivit ile Kadir Doğulu arasındaki gerginliği masaya yatırıyoruz bugün. İkili arasında yıllardır süregelen bir gerginlik var sizin de bildiğiniz üzere.
İkilimiz oldum olası böyle birbirlerine bilenmiş durumda değiller, öncelikle onu söyleyelim. Geçmişte aynı dizide rol almışlıkları, aynı masada oturmuşlukları var.
Ha içten içe bir gıcıklıkları varsa birbirlerine, onu bilemiyoruz tabii… Ama o dönem arkadaşlardı. Biz gördüğümüzü söylüyoruz sonuçta.
Her neyse Burak Özçivit ile Kadir Doğulu'nun eşi -o dönem henüz evlenmemişlerdi- Neslihan Atagül, 2015 yılında yayın hayatına başlayan, 'Kara Sevda' dizisinde başrolü paylaşıyorlardı, hatırlarsanız.
Burak Özçivit ile Kadir Doğulu arasındaki ilk çatırdamalar da o zaman başladı zaten.
Kadir Doğulu'nun attığı bu tweet'i belki hatırlıyorsunuzdur. Üstü kapalı bir gönderme gibi görünse de herkes bu sözün kime gittiğini gayet iyi biliyordu o dönem.
Zira Burak Özçivit, kendisine Neslihan Atagül ile ilgili yöneltilen sorulara, “Neslihan’ın sevgilisi Kadir Doğulu benim arkadaşım. Bizde yanlış olmaz” cevabını vermişti. Kadir Doğulu da bu açıklamadan, Burak Özçivit'in “her kadının kendisine aşık olma potansiyelinde olduğunu düşündüğünü” çıkarmıştı.
Arkadaş olduklarını biliyorduk ancak Kadir Doğulu, “Fahriye Evcen ile Burak Özçivit çiftini düğünlerine davet etmediklerini” söylemişti. Al sana yeni bir tartışma tabii…
Ardından bir yıl sonra Fahriye Evcen ile Burak Özçivit de düğünlerine, Neslihan Atagül – Kadir Doğulu çiftini davet etmedi pek tabii. Ama çiftler arasındaki bu gerginlikten daha çok konuşulan bir şey varsa o da Fahriye Evcen'in gelinliğinin, Neslihan Atagül'ün gelinliğine olan benzerliğiydi…
Tüm bu gelişmelerin ardından elbette ki ortam iyice gerildi ve magazin gündemi de dahil herkes bu iki çifti birbirleriyle kıyaslamaya başladı ilginç bir şekilde…
Yıllardır küsler mi barışıklar mı bir türlü çözememiştik vallahi… Ta ki Kadir Doğulu, yıllardır süregelen bu durumla ilgili açıklama yapana kadar.
Ne olup bittiğini Kadir Doğulu'nun ağzından dinliyoruz şimdi. Kendisi '40' isimli programda anlatmış… “Sanıyorlar ki yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyor. Halbuki o başka meşrepte adam! Burak'la çalıştım, çok sevdim, mert bir adam. Belki de Türkiye'nin en güzel adamlarından bir tanesi… Şahane vasıfları da var; ama meşrebimiz birbirimize uygun değil! Biz dost, arkadaş olamayız.”
“Bir araya geldiğimizde azami saygı gösteriyoruz. Kırgınlık yaratacak hiçbir kelamımız olmadı, çok kibar bir çocuktur Burak. Ama biz dost olmadık, olamadık. Çünkü biz başka meşreplerdeyiz. O futboldan hoşlanıyor ben hoşlanmıyorum, bu da bir araya geldiğinde konuşulacak şeylerin azlığını gösteriyor.”
Vallahi ne yalan söyleyelim, bu açıklama da biraz kafa karıştırdı ama en azından nedir ne değildir biraz anlamış olduk…
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?