İstanbul Ekonomi Araştırma'nın kamuoyunda İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen, Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu 'Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'yle ilgili yaptığı ankette ilginç sonuçlar çıktı.
Anket 12 ilde 1.537 kişi ile yapıldı
Yüzde 8,87 sözleşmeden 'çıkmalıdır' cevabı verdi
Yapılan bu ankette “Hükümet 2011 yılında Türkiye'nin de imzaladığı İstanbul Sözleşmesi'nden çıkmalı mıdır?” sorusu soruldu. Bu soruya yüzde 8,87 'çıkmalıdır' cevabı verirken yüzde 39,5 oranında 'Hayır, çıkmamalıdır' cevabı verildi. Yüzde 51,7 ise sözleşmenin ne olduğunu bilmediğini dile getirdi.
Sözleşmeden çıkılsın diyenler erkeklerin mağdur edildiğini savundu
Anketin ikinci kısmında soruya “Çıkmalıdır” yanıtını veren katılımcılara neden böyle düşündükleri soruldu. Buna göre sözleşmenin boşanmalarda artışa sebep olduğu, erkekleri mağdur ettiği, mevcut durumu kötüleştirdiği ve Türk gelenek ve ahlak kurallarına aykırı olduğu gibi nedenler belirtildi.
Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile karıştırılıyor
Bunun yanın sıra bu soruya verilen yanıtlara bazı katılımcıların İstanbul Sözleşmesi hakkında yanlış bilgi sahibi olduğu ve bazı cevapların gösterdiği kadarıyla İstanbul Sözleşmesi’nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile karıştırıldığı anlaşıldı.
Türkiye sözleşmeyi ilk imzalayan ülke olmuştu
Türkiye, 2011'de imzaya açılan “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” veya diğer adıyla İstanbul Sözleşmesi’ni ilk imzalayan ülke olmuş ve diğer ülkelere öncülük etmişti.
Bugün ise hükümet yetkilileri toplumun bu sözleşmeyi istemediğini ileri sürüyor.
Pınar Gültekin'in öldürülmesinin ardından sözleşme tekrar tartışma konusu olmuştu