ABD’nin Avrupa Birliği Büyükelçisi Gordon Sondland, Başkan Donald Trump’a yönelik azil soruşturması kapsamında Temsilciler Meclisi’nde verdiği ifadeyle Trump’ı zor duruma soktu. Trump’ın göreve atadığı Sondland, Başkan’ın Ukrayna’ya Demokrat Partili rakibi Joe Biden ve ailesini soruşturması konusunda baskı yaptığı iddialarını doğruladı. Trump’ın, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’ye Biden ve oğlu Hunter Biden’ın bu ülkedeki faaliyetlerini araştırması konusunda kendisine bizzat bir şey söylemediğini belirten Sondland, buna karşın Trump’ın kişisel avukatı Rudy Giuliani’nin bu konuda kendilerine baskı yaptığını ifade etti. Sondland, Trump’ın Giuliani üzerinden Ukrayna’ya baskı yaptığını hatta ‘Biden’e soruşturma açılmadığı sürece Zelenski’nin Beyaz Saray’a gelemeyeceğini’ söylediğini ileri sürdü. Ayrıca, Enerji Bakanı Rick Perry, ABD’nin eski Ukrayna Özel Temsilcisi Kurt Volker ve kendisinin bu kapsamda Ukraynalı yetkililerle görüşme yaptıklarını dile getiren Sondland, Giuliani ile çalışmak istemediklerini ancak Trump’ın direktifi nedeniyle çalışmak zorunda kaldıklarını belirtti.
‘KARŞILIK İSTEMEDİM’
Temsilciler Meclisi’ndeki açıklamanın ardından zor duruma düşen Trump, kendisini Sondland’ın ifadesinde kullandığı cümlelerle savundu. Sondland’ın kendisiyle görüşmesine ilişkin detayları Temsilciler Meclisi’nde söylediğini aktaran Trump, ‘kendisinin bizzat hiçbir direktif vermediğine’ dikkat çekti. Teksas eyaletine hareket etmeden önce, Beyaz Saray’ın bahçesinde konuşan Trump, Sondland’ın ifadesinin bir kısmını televizyondan izlediğini ve büyükelçinin “iyi bir adama benzediğini” belirterek, “Ben kimseden bir şeyin karşılığında bir şey istemedim. Zelenski’den doğru olanı yapmasını istedim. Bu da ABD Başkanının son sözüdür” diye konuştu.
DEMOKRATLAR EKRANDA
ABD’de Demokrat Parti’nin başkan adayları, 3 Kasım’daki başkanlık seçimi için televizyondan canlı yayınlanan tartışma programında karşı karşıya geldi. Joe Biden, Bernie Sanders ve Elizabeth Warren gibi oy kapasitesi yüksek adayların bulunduğu programda Sondland’ın ifadelerinin Trump’ı net şekilde ‘suçlu’ çıkardığı konusunda görüş birliği vardı. Sanders, Trump’ın “akıllanmaz bir yalancı” olduğunu ifade ederken, azil soruşturmasında Cumhuriyetçi Parti’nin hedef aldığı Joe Biden, Trump’ın kendisini rakip olarak görmek istemediği için komplo kurmaya çalıştığını söyledi. ABD’de Cumhuriyetçiler, Biden’ın oğlu Hunter’ın babasının başkan yardımcısı olduğu dönemde yolsuzluklarla yüklü miktarda para kazandığını iddia ediyor.
NASIL BAŞLADI
Trump’ın Zelenski ile temmuzda yaptığı telefon görüşmesinde, 2020 seçimlerindeki muhtemel rakibi Joe Biden ve ailesinin Ukrayna’daki faaliyetlerini soruşturması durumunda, ABD’nin ülkesine yardım edeceğini söylediği iddia edildi. ABD Kongresi’ndeki Demokratlar bu iddia üzerine azil soruşturması talep ederken, Trump ise görüşmesinin tamamen kurallara uygun olduğunu savundu. Trump’ın telefon görüşmesinden önce Ukrayna’ya 400 milyon dolarlık askeri ve mali yardımın askıya alındığını açıklaması ise dikkat çekti. Tartışmalar üzerine Beyaz Saray görüşmenin dökümünü yayınladı ve yardımlarla görüşme arasında ilişki olmadığını savundu. Ancak buna ikna olmayan Temsilciler Meclisi, geçen ay yaptığı oylamayla azil soruşturmasının usullerini belirledi ve süreci resmen başlattı.
BAŞKAN’IN İŞİNE Mİ GELİYOR?
Saygın araştırma şirketi Gallup’un yaptığı anket, azil soruşturmasının başlamasının ardından 1-14 Kasım tarihleri arasında Trump’a yönelik halk desteğinin arttığını ortaya koydu. Gallup’un ekim ayı anketinde Trump’a yönelik destek yüzde 41 iken, sonrasında yapılan ankette desteğin yüzde 43’e çıktığı görüldü. Ankete katılanların yüzde 48’i Trump’ın azledilmesini desteklediklerini belirtirken, yüzde 50’lik kesim başkanın azline karşı. Gallup, 1970’lerin başında azil soruşturması geçiren dönemin ABD Başkanı Richard Nixon’ın anketlerde çakılmasına benzer bir durumun Trump için görülmediğini ifade etti. Ayrıca Trump’ın, Cumhuriyetçi Parti destekçileri arasındaki onay rakamının azil sürecinde değişmediği ve yüzde 90’da kaldığı vurgulandı.
Trump’ın Texas’a gitmeden önce yaptığı açıklamada Sondland’ın ifadelerini yazdığı bir metin dikkat çekti. Sondland, Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde Trump’a ‘Ukrayna’dan ne istiyorsunuz?’ sorusunu yönelttiğini, Başkan’ın ise “Bir şey istemiyorum, bir şey istemiyorum, bir karşılık beklemiyorum” ifadesini kullandığını aktarmıştı.