Başsavcılık, İranlı uyuşturucu kaçakçısı Naci Şerifi Zindaşti, 14 adamı ve Emniyet’ten bilgi sızdıran 3 eski polis hakkında ‘tasarlayarak kasten öldürme’ iddiasının da olduğu 20’yi aşkın suçtan dava açtı. İddianamede, eski AKP milletvekili Burhan Kuzu’nun da adı geçiyor.
Kuzu’nun adı iddianamedeki ifadelerde yer aldı
Sarıyer’de 25 Mart 2016 tarihinde, Zindaşti ve Ömer Erdal Akkartal arasındaki çatışma sonrası alınan ifadelerde eski AKP milletvekili Burhan Kuzu’nun da ismi geçiyor.
Zindaşti’nin yeğeni Emel Dereli, ifadesinde, çatışmanın Aliye Uzun isimli şahsın, dayısı (Zindaşti) ile çektirdiği fotoğrafları sosyal medyasından paylaşması üzerine çıktığını ifade etti.
Dereli ifadesinde, “Dayım ‘Fotoğrafı paylaştı bana şantaj yapıyor, ben Burhan Kuzu’yu arayacağım, AK Parti Beşiktaş İlçe Başkanı’nı arayarak Aliye’nin yaptığının ayıp olduğunu söyleyeceğim. Sen de Aliye’yi ara, eşim ile sorun yaşayacağımı söyleyip fotoğrafı kaldırmasını söyle’ dedi. Ben de dediği yönde Aliye’ye mesaj attım” dedi.
Zindaşti kimdi ve Burhan Kuzu ile nasıl ilişkilendiriliyordu?
Naci Şerifi Zindaşti ismi ilk olarak, 24 Eylül 2007’de İstanbul Büyükçekmece’de düzenlenen operasyonda 75 kilo eroinle yakalanıp tutuklanmasıyla gündeme gelmişti.
Aynı yıl ‘FETÖ’den firari Zekeriya Öz’e bir ifade veren Zindaşti, ifade sonrasında ‘gizli tanık’ olma şartıyla serbest bırakılmıştı.
Zindaşti 6 Nisan 2018’de, adının karıştığı 10 cinayet ve ‘FETÖ’ bağlantısı sebebiyle yeniden tutuklanmıştı.
6 ay sonra 11 Eylül 2018’de dönemin İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimi Cevdet Özcan’ın gece yarısı verdiği bir kararla tahliye edilmişti.
Tahliyenin ardından Zindaşti adamları ile birlikte kayıplara karışmıştı.
Kuzu, tanımıyorum dediği Zindaşti ile aynı masada
Zindaşti’yi nüfuz kullanarak tahliye ettirmekle suçlanan Kuzu, iddia ilk ortaya atıldığında Zindaşti’yi tanımadığını söylemişti.
Daha sonra Kuzu’nun Zindaşti’yle yemek yerken çekilmiş fotoğrafı ortaya çıkmıştı.
HSK’nın soruşturma başlattığı yargı hâkim ve savcılar, ifadelerinde Kuzu’nun Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olduğu dönemde Zindaşti’nin tahliyesi için kendilerini birçok kez aradığını öne sürmüştü.
Kuzu hakkında ‘nüfuz ticareti’ suçundan 5 yıla kadar hapis istemiyle dava da açılmıştı.
Kuzu ise Zindaşti’nin “tutukluluğunun devamı ya da tahliye edilmesi yönünde görüş bildirmedim” diyerek hâkim ve savcılara baskı yaptığı iddialarını reddetmişti.