GSM firmasının, hakkında icra başlattığını öğrenen vatandaş şok yaşadı. Cep telefonu aboneliğinden dolayı birikmiş faturalarının bulunmadığını beyan eden mağdur tüketici, kimlik bilgilerini kullanan dolandırıcıların adına telefon hattı çıkarttığını tespit etti.
3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yolunu tutan tüketici, nüfus cüzdanını ele geçiren kişiler tarafından fotoğraf ve kimlik bilgilerinin kullanıldığını, davalı şirket ile abonelik sözleşmesi yapıldığını öne sürdü. Davalı GSM firmasının hakkında takip başlattığını, takibe dayanak olan telefon hattının kendisi tarafından kullanılmadığını, yapılan sözleşmeyi kabul etmediğini belirterek, borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatı talebinde bulundu.
Davalı şirket avukatı ise davanın reddi gerektiğini savundu. Mahkeme, davacı ile davalı arasında düzenlenmiş herhangi bir abonelik sözleşmesi bulunmadığı, davacının kimlik bilgilerinin üçüncü şahıslar tarafından kullanılarak davacı adına telefon aboneliği alındığını tespit etti. Davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile birikmiş fatura tutarının yüzde 20’si oranında kötü niyet tazminatının tahsiline karar verdi.
Kararı davalı GSM firması temyiz edince devreye Yargıtay 4. Hukuk Dairesi girdi. Davalının başlattığı icra takibinde kötü niyetli olduğunun ispat edilemediğine dikkat çeken Daire, mahkeme kararını düzelterek onadı. Emsal kararla birlikte, vatandaş, bilgisi dışında çıkartılan telefon hatlarının birikmiş faturalarından sorumlu olmayacak.