2015 yılındaki vefatı nedeniyle milli yas ilan ederek bayrakları yarıya indirdiğimiz Kral Abdullah’ın ülkesi Suudi Arabistan, şu sıralarda Türk mallarına karşı ‘üstü kapalı bir ambargo’ uyguluyor. Türk ihracatçılar Suudi yönetiminin gayriresmi ambargosu nedeniyle şikayetçi. Öte yandan ülkedeki pek çok market ve işletmede Türk mallarının kullanılmaması için kampanyalar yapılıyor. Ürünlere “Dokunmayın! Türk Malı” yazılı afişler asılıyor. Suudi yönetimi her ne kadar ‘uluslararası anlaşmalara bağlıyız’ dese de yönetimin desteği olmadan böylesi bir hareketin başlamasının ve büyümesinin pek mümkün olmadığı belirtiliyor. Üstelik bu örtülü ambargonun Suudi Arabistan ile sınırlı kalmadığı, bazı Kuzey Afrika ülkelerinin de Türkiye’ye karşı ambargolara katıldığı belirtiliyor.
Gündemdeki Suudi Arabistan ambargosu ile ilgili bilinmesi gerekenleri derledik…
‘Gayriresmi ambargo’ iddiaları nasıl gündeme geldi?
Bu boykotu gösteren sosyal medya paylaşımlarında ise son günlerde ciddi bir artış görülüyor
Türkiye ve Suudi Arabistan nasıl düşman kardeşlere dönüştü?
AKP’nin 2002 yılında iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerde önceki dönemlere göre gözle görülür bir ilerleme yaşandı.
Bu yakın ilişkilerin bir neticesi olarak, 2006 yılının Ağustos ayında, 1966’dan bu yana Türkiye’yi ziyaret eden ilk lider merhum Kral Abdullah oldu ve sonraki yıl bir gezi daha gerçekleştirdi. Bunun karşılığında, Erdoğan 2009’dan 2011’e dek Suudi Arabistan’ı dört defa ziyaret etti.
Üst seviyedeki diplomatik temaslar, büyümekte olan iş imkânlarını ve yatırımları da destekledi. Suudi Arabistan’a Türk malı tekstil, metal ve diğer ürünlerin ihracat düzeyi 2000 yılında 397 milyon ABD Doları’yken, 2012 yılında 3.6 milyar ABD Doları’na yükseldi.
İlişkilerdeki ilk yol ayrımı: Arap Baharı
2011’de Tunus, Mısır ve Libya’daki hükümetlerin devrilmesiyle sonuçlanan Arap Bahar’ı isyanlarından itibaren ilişkilerde keskin bir dönüş yaşandı. Erdoğan, yeni yönetimleri hoşnutlukla karşılarken Suudi hükümeti isyanları istikrarsızlaştırıcı bir etken olarak algılıyordu.
Yaşanan anlaşmazlık, Müslüman Kardeşler’le yakın ilişkilere sahip olan Muhammed Mursi’nin Mısır’da 2012 yılında düzenlenen ilk seçimleri kazanmasıyla doruğa çıktı.
Erdoğan, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi diğer Körfez ülkelerinin karşı çıktığı Mursi ve Müslüman Kardeşler’in iktidara gelişine destek verdi.
Türkiye’yle Suudi Arabistan arasındaki anlaşmazlık, bir askeri darbeyle 2013 yılında Mursi’nin devrilmesi sonrasında iyice şiddetlendi. Erdoğan, Suudi Arabistan’ın Mısır’daki yeni askeri yöneticilere destek vermek amacıyla mali yardımda bulunmasını şiddetle kınadı.
Suudi Arabistan, 2014 yılında Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi olma talebini aktif biçimde baltaladığında da ilişkiler yeni bir darbe daha aldı.
Türkiye ve Suudi Arabistan Haziran 2017’de Katar krizi nedeniyle bir kez daha karşı karşıya geldi.
Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE ve Mısır, Müslüman Kardeşler ve diğer İslamcı gruplara verdiği destek nedeniyle Katar’la olan tüm ilişkilerini kopardı ve ekonomik bir abluka uygulamaya çalıştı.
Türkiye, Katar’la olan ilişkilerini genişletip, ekonomik yardım ve bu ülkedeki askeri üssüne daha fazla asker göndererek yanıt verdi.
Bardağı taşıran son damla: Cemal Kaşıkçı cinayeti
Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2 Ekim 2018’de Suudi Arabistan’ın İstanbul konsolosluk binasında öldürülmesi ikili ilişkilerdeki en kritik virajlardan biri oldu.
Günlerce Kaşıkçı’nın konsolosluk binasından ayrıldığını savunan Suudi yönetimi, Türkiye’nin izlediği strateji sonunda Kaşıkçı’nın öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kaldı.
Erdoğan’ın cinayetle ilgili üst makamları işaret etmesi Suudi Arabistan’da rahatsızlık yarattı
Kaşıkçı cinayetinden sonra Suudi Arabistan Anadolu Ajansı ve TRT’ye erişim engeli getirdi. Bazı Türk dizilerine de ambargo uygulandı
Boykot için yapılan çağrılar: “Türkiye’ye dair her şeye boykot uygulamak her Suudlunun sorumluluğudur”
3 Ekim’de Suudi Arabistan Ticaret Odaları Başkanı Ajlan al-Ajlan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada,
Süpermarket zincirlerinden boykota destek
Ülkedeki pek çok süpermarket zinciri de Türk ürünlerine yönelik boykot çağrılarına destek verdi.
Othaim Markets, Danube Supermarkets, Tamimi Markets ve Panda Retail Company, mevcut stoklar satıldıktan sonra Türk mallarının ithalatını durduracaklarını açıkladı
Türk burgerini Yunan burgeri yaptılar
Fast food zinciri Herfy’in Türk burgeri isimli ürününü ‘Yunan burgeri’ olarak değiştirmesi de basına yansıyan haberlerdendi.
Şirketin, ürünün satışını teşvik için fiyatını da düşürdüğü belirtiliyordu.
“Serbest ticarete ve uluslararası anlaşmalara bağlıyız”
Tüm bu boykot çağrılarına karşın 12 Ekim’de Suudi hükümetinin basın odasından yapılan açıklamada Riyad yönetiminin serbest ticarete ve uluslararası anlaşmalara bağlı olduğu vurgulandı.
Türkiye’nin Suudi Arabistan’a ihracatı ne kadar?
Suudi Arabistan, Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı 16. pazar konumunda.
TÜİK verilerine göre 2019 yılının Ocak-Ağustos döneminde 2,3 milyar dolar olan Türkiye’nin Suudi Arabistan’a ihracatı, 2020 yılının aynı döneminde 1,9 milyar dolara gerilemiş durumda.
Ancak bu düşüşte boykot uygulamasının değil; küresel Kovid salgınının ticarette yarattığı sıkıntıların büyük rol oynadığı belirtiliyor.
Boykot Kuzey Afrika ülkelerine de yayılıyor: Fas, Cezayir, Tunus….
Suudi Arabistan’ın gayriresmi boykotunu aşmaya çalışan Türk ihracatçıları, Kuzey Afrika ülkelerine ihracatta da sıkıntı yaşamaya başladıklarını söylüyor.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Hadi Karasu,
Fas’ın Türk mallarına uyguladığı gümrük vergilerini beş yıllık bir süre için %90’a varan oranda artırdığı da belirtiliyor.
“Ortada resmi evrak yok ama…”
Kuzey Afrika’ya gönderilen hazır giyim ve konfeksiyon ürünlerinin ülke girişlerinde son haftalarda sıkıntılar gözlendiğini belirten TOBB Konfeksiyon ve Hazır Giyim Meclisi Başkanı Şeref Fayat, “Kuzey Afrika ülkelerinde yeni başlayan bir tarife dışı işlem söz konusu. Ortada resmi bir evrak yok. Ama üyelerimizden, Laleli’den, Osmanbey’den o bölgelere mal yollayan üyelerimizden bazı serzenişler duyuyoruz” dedi ve ekledi:
“Resmi olarak engelleyemeyince ağırlaştırma, yavaşlatma uyguluyorlar”
Bölge ülkelerine yapılan ihracatta sıkıntı yaşadıklarını ve malların gümrükte bekletilme sürelerinde ciddi yükselişler olduğunu belirten Laleli Sanayici ve İş insanları Derneği (LASİAD) Başkanı Giyasettin Eyyüpkoca da, bölgedeki siyasi gelişmelerin ticareti de etkilediğine işaret etti.
Eyyüpkoca, “Maalesef şu an Orta Doğu’da çok karışık bir durum söz konusu. Siyasi anlamda herkesin bir safı, duruşu var. Özellikle Suudi Arabistan, BAE bir taraf oldu, biz bir taraf olduk. Orta Doğu’daki ülkelerin bir kısmı onlardan yana tavır koydu, bir kısmı bizden yana tavır koydu” dedi ve ekledi:
Geçtiğimiz günlerde bir video paylaşan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Suudi ambargosunun kentteki iş insanlarını mağdur ettiğini söylemişti
Gazeteci Cüneyt Özdemir de YouTube yayınında Türk yetkililerin adı konulmamış ambargo karşısında bir an önce harekete geçmeleri gerektiğini söylemişti
Konuyu sık sık gündeme taşıyan muhalefet partileri de hükümetin sanayici ve ihcaratçıları koruyacak adımlar atmasını istiyor.
Kaynaklar: 1, 2, 3, 4