Sosyal medya ortamlarından yapılan paylaşımların kişisel bilgiler içermemesi konusunda uzmanların sıkça yaptığı uyarılar her geçen gün daha fazla kullanıcı tarafından dikkate alınsa da “Doxxing” adlı yöntem, sadece bugün değil, geçmişte yapılan paylaşımların da ne kadar riskli olduğunu gösteriyor.
İnternet ortamında yapılan paylaşımların doğurabileceği riskler konusunda kullanıcıları uyaran Sosyal Medya ve Bilgi Teknolojileri Strateji Derneği Başkanı Abdullah Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Doxxing” kelimesinin, İngilizce’de evrak anlamını taşıyan “Documents “ten geldiğini ve bir kişinin şahsi verilerinin internetteki farklı ortamlardan araştırılıp toplanarak elde edilmesi ve kişinin rızası dışında kullanılması olarak tanımlandığını kaydetti.
Hackerların kişiler veya kurumları hacklemeden önce doxxing yöntemiyle veri topladıklarını anlatan Çiftçi, internet ortamından toplanan bilgilerin yardımıyla şifrelerin kırılabildiğini, bu şekilde özel verilere kolayca ulaşılabileceğini ifade etti. Doxxing yöntemiyle ünlü siyasetçiler, sanatçılar, sporcular, gazeteciler ve iş adamlarına yönelik “itibar suikastı” yapılabildiğine işaret eden Çiftçi, şöyle konuştu:
“Doxxinge ‘siber taciz’ de diyebiliriz. Doxxing yapan kişinin özel bilgisayar veya yazılım bilgisine ihtiyacı yoktur. Sosyal medyada dün, dün değildir. Dün de bugündür, yarın da bugündür. Dolayısıyla kişinin sosyal medyada daha önce yazdıkları ve paylaşımları daima bulunabilir. Özellikle siyasetçilerin daha önce yazdıkları internet ortamından kolayca bulunup gündeme getirilebilir. Eğer kişinin dün söylediği bugün söylediğiyle çelişiyorsa iki mesaj yan yana konularak hakkında ‘güvensiz’ imajı oluşturulabilir.”
Özçekim fotoğrafı saldırgana davetiye çıkardı
Abdullah Çiftçi, hackerların doxxing ile sosyal medya platformlarındaki beğeniler, Twitter’daki retweetler, mesajlar altına yapılan yorumları toparlayarak kişiye özel bir profil çıkardıklarını, daha sonra bu profili sahibinin rızası dışında bir site veya hesapta yayınlayarak, itibara zarar verebildiklerini ifade etti.
Ortaokul veya lise öğrencilerinin de bu yöntemle “siber zorbalığa” maruz kalabildiklerini kaydeden Çiftçi, şöyle konuştu:
“Daha da tehlikelisi Japonya’da yaşandı. Hibiki Sato isimli bir kişi takıntılı şekilde hayranı olduğu şarkıcının sosyal medyadan paylaştığı selfie fotoğrafında kadının gözlerine yansıyan bir tren istasyonu tabelası görmüş, buradan adresini öğrendiği şarkıcıya evinin önünde saldırıda bulunmuştu. Bu nedenle sosyal medyaya konulan resimlere, yazılan mesajlara dikkat etmek gerekir. Birçok farklı fotoğraf ve mesaj bir araya getirilerek adres veya kişi hakkında bilgi elde etmek mümkündür. Sosyal medyada paylaşılan tatil fotoğrafları hırsızlara davetiyedir. Tatil fotoğraflarının altına yapılan komşu, akraba yorumlarından hırsızlar adres tespiti yapabilirler. Dijital dünyada mümkün olduğu kadar az özel bilgi ve fotoğraf paylaşımı yapmak kişisel güvenlik açısından faydalıdır.”