Doğal ve kültürel zenginlikleriyle bilinen Gökçeada’da, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinden (ÇOMÜ) bir grup akademisyen tarafından yeni canlı türlerine ilişkin çalışma yapıldı.
ÇOMÜ Deniz Teknolojileri Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Dr. Serpil Odabaşı, Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Deniz Anıl Odabaşı ile Araştırma Görevlisi Dr. Seçil Acar’dan oluşan ekip, tatlı sulardaki çalışmalarını tamamladı.
Bilim Alıntı Endeksi (SCI) kapsamındaki uluslararası bir dergide yayımlanan makalede yer alan canlı türlerine, “Bythinella Gokceadaensis”, “Grossuana Kayrae”, “Pseudamnicola Cirikorum” ve “Pseudamnicola Radeae” isimleri verildi.
Proje 3,5 yıl sürdü
Dr. Serpil Odabaşı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gökçeada’nın, tatlı su sistemleri bakımından çok zengin bir bölge olduğunu belirterek, Ege adaları arasında birinci, dünyada ise dördüncü sırada bulunduğunu anlattı.
Odabaşı, “Deniz Bilimleri Fakültesinden hocaların da araştırmacı olarak katıldığı iç su ekosistemleri ile ilgili ortak bir proje yürüttük. Gökçeada, iç sular bakımından çok az çalışma yapılmış bir bölgemiz. O nedenle buralarda yeni tür kaydı yapmak, olabilirliği daha yüksek bir konu. Nitekim de öyle oldu. Çalışmamız sırasında 4 farklı sucul salyangoz türü belirlendi. Tespit ettiğimiz yeni canlı türleri ile ilgili makalemiz, SCI kapsamındaki uluslararası bir dergide yayımlandı.” diye konuştu.
Projeye 2016 yılının temmuz ayında başladıklarını, örnekleme aşamasının 2018 sonbaharında tamamlandığını vurgulayan Odabaşı, “Bentik makro omurgasızlar dediğimizde, sucul solucanlar, kronomid larvaları ve diğer sucul böcekler, salyangozlar, midyeler aklımıza geliyor. Bütün makro omurgasızları örnekledik.” ifadesini kullandı.
Odabaşı, araştırmalarında yer alan 36 istasyonun 18’inde, keşfettikleri türlere rastladıklarını, diğer istasyonlarda ise bentik makro omurgasız olarak sınıflandırılan başka canlılar bulunduğunu belirterek, “Tespit ettiğimiz yeni canlılar, Gökçeada tatlı su ekosistemi için ilk kayıt niteliğinde. Tatlı su sisteminde aynı zamanda örnekleme yaptığımız çevresel parametrelerine de baktık. Dolayısıyla ekolojik bir çalışma gerçekleştirildi. Bu, Gökçeada’da yapılan en kapsamlı çalışmalardan biri.” değerlendirmesini yaptı.