Türk savunma sanayisinin özgün ürünlerle yaptığı ihracata Filipinler’de yenileri ekleniyor.
FNSS Genel Müdürü ve Üst Yöneticisi Nail Kurt, AA muhabirine, şirketin ihracat faaliyetlerine ilişkin bilgi verdi.
Malezya Silahlı Kuvvetleri için 12 değişik konfigürasyonda 257 adet 8×8 Tekerlekli Zırhlı Muharebe Aracı’nın (AV8) geliştirme ve üretimini kapsayan projede, teslimatları yapan Malezyalı iş ortağı DEFTECH’e sorumlulukları altındaki kalemleri ve kitleri verdiklerini belirten Kurt, “Oradaki desteğimiz ise devam ediyor. Teslimatların bu yıl tamamlanması bekleniyor.” dedi.
Umman Kraliyet Kara Kuvvetlerine, PARS III 8×8 ve PARS III 6×6 olmak üzere toplamda 13 farklı konfigürasyonda 172 zırhlı aracı kapsayan projedeki teslimatların geçen yıl sürdüğünü anlatan Kurt, “Umman’da bu yıl içinde teslimatlar tamamlanıp lojistik destek kapsamında desteklerimiz sürecek. Dolayısıyla ihracatta 2 önemli sözleşmenin başarıyla sonuna yaklaşmış bulunuyoruz.” diye konuştu.
TSK’den sonra Filipinler’de
Geçen yılın sonunda 2 yeni pazara için ihracat sözleşmeleri imzaladıklarını bildiren Kurt, bu kapsamda Endonezya için Kaplan MT (Harimau) orta ağırlık sınıfı tankının seri üretiminin başlayacağını ve Filipinler’in birtakım ihtiyaçlarının karşılanacağını dile getirdi.
Kaplan MT için teknoloji transferini de içeren ortak üretimin bu yıl başlayacağını ifade eden Kurt, şunları kaydetti:
“Bizim için bir diğer önemli pazar Filipinler. Çok yüksek rakamlardan, 100 milyon dolarlardan bahsetmesek de önemli miktarda 2 değişik sözleşme imzaladık. Birinde kule satacağız, diğerinde daha önce Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) için geliştirdiğimiz ve envanterde de yoğunlukla kullanılan Kunduz Amfibi Zırhlı Muharebe İstihkam İş Makinesi’nden (AZMİM) Filipinler’e bir miktar satacağız.
Teslimatlar 2021’de başlayacak. Geçen yıl sonu itibarıyla kabul edildi, detayları tamamlanmak üzere. 1-2 ay içinde yürürlükte olacaktır. Benzer ürün ihtiyaçları da var. Belki bu süreçte yeni sözleşmelerin imzalanması da söz konusu olabilir.”
Kunduz’un ilk ihracatı
Filipinler’e yapılacak satış Kunduz’un ilk ihracatı olacak.
Temel olarak amfibi, zırhlı, paletli, 1 operatör ve 1 mürettebat ile kullanılan bir istihkam iş makinası olarak geliştirilen Kunduz, küreme, düzleme, taşıma ve kazıma operasyonlarını yapabiliyor.
Amfibi araçların suya girebilmeleri için kıyı özelliklerinin farklı araçların kabiliyetlerine göre uygun hale getirilmesi gerekiyor. Kunduz, yüzebilmesi dolayısıyla standart askeri iş makinalarından farklı olarak karşı kıyının da aynı şekilde hazırlanmasını sağlayabiliyor.
Kunduz, karada saatte 45, suda 8,6 kilometre hıza ulaşabiliyor, azami 400 kilometre menzile sahip bulunuyor.
Orta Doğu ve Türk Cumhuriyetleri
Nail Kurt, özellikle Orta Doğu’da yeni proje imkanları bulunduğuna işaret ederek, bunlara ilişkin önemli ve güzel haberleri paylaşacaklarına inandıklarını söyledi.
Yeni iş anlamında yeni projeler anlamında 2020’den beklentilerinin oldukça yüksek olduğunu vurgulayan Kurt, “Bunun üzerinde yoğunlaştık, uğraşıyoruz. Türk Cumhuriyetleri’nde bir girişimiz olacak, belki yıl içinde bir haber çıkmayacak ama tohumları ekiliyor.” ifadesini kullandı.
Altay’a karşılık Samur’la teknoloji transferi
FNSS, Türk savunma sanayisinin ilk özgün tasarım ve geliştirme projesi olan, “transformer” benzetmeleri yapılan Samur Seyyar Yüzücü Hücum Köprüsü’yle ihracat başarılarına bir yenisini eklemeyi hedefliyor.
2020’de gurur duydukları bir teknoloji transferi projesini de hayata geçirmeyi amaçladıklarını vurgulayan Kurt, bu kapsamda Güney Kore’den Hyundai Rotem firmasıyla iş birliğine gittiklerini söyledi.
Projeye talip olan Alman firmasının da çok güçlü bir Güney Kore firmasıyla ortaklık yaptığına işaret eden Kurt, şöyle konuştu:
“Hyundai Rotem, Altay tankının prototiplenmesi, tasarımı sırasında Türkiye’ye teknik destek veren ana firmadır. Dolayısıyla bu firmaya şu anda Seyyar Yüzücü Köprüsü Projesi kapsamında teknoloji transferi yapacağız.
Güney Kore gibi bir teknoloji ülkesinde, sanayisi son derece gelişmiş bir ülkede; sanayisi daha da gelişmiş, teknolojide dünyada neredeyse lider konumundaki Almanya gibi bir ülkeyle rekabet ederek teknoloji transferi yapmak üzere yarışıyoruz. Bu bile başlı başına bir gurur kaynağı. İnşallah bunu bir adım ötesinde projeyi kazanmış bir firma olarak yıl içinde açıklama yapmak kısmet olur. Elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Büyüklük olarak, FNSS payı olarak çok büyük bir proje değil. Gurur ve prestij tarafı her türlü maddi değerin üzerinde.”
Projenin ihale ilanının geçen yıl yayımlanmasının planlandığını ancak gecikmeli şekilde geçen ay yayımlanabildiğini anlatan Kurt, “Şu anda şirketimizden bir ekip Hyundai Rotem firmasıyla ortak teklif hazırlığında. 2 hafta sonra muhtemelen ben de katılıyor olacağım, son şeklini vereceğiz. Mart ayı içinde teklifler sunulacak, yıl ortasında ilk veriler gelecektir diye düşünüyorum. Projenin kazananı bu yıl içinde açıklanır diye bekliyoruz. Muhtemelen 2020 sonu, 2021 başını bulacaktır. Teknoloji transferiyle seri üretim Güney Kore’de yapılacak. Buradan ciddi anlamda mühendislik gücü gidip Güney Korelilere yön gösterecek.” değerlendirmesinde bulundu.