Sıra sıra narenciye bahçelerinin dizili olduğu üç önemli kentteki bir çok üretici deyim yerindeyse diken üstünde. Kimi üretici, satışını yapacağı ürünle borcunu kapatmayı, kimi yeni ürün ekimi için plan yaparken, bugünlerde karakol ve adliye koridorlarında mesai dolduruyor. Dolandırılan üretici sayısı 100’ü geçmiş durumda. Açılan dava dosyalarına göre, 8-10 kişiden oluşan şebeke ortak hareket ediyor. Uygulanan yöntem ve plan aslında basit. Gözüne, bahçedeki tonlarca değişik türlerden ürünü kestiren şebeke, mal sahibi ile temasa geçiyor. Şebeke üyeleri kendilerini, Mersin Sebze Hali’nde komisyoncu olarak tanıtıyor. Ellerinde çoğu zaman, işbirliği içinde oldukları dükkân sahiplerinin kaşesi de bulunuyor. Bahçedeki ürün için sıkı pazarlık yapılıyor. Malın ne zaman toplatılacağı ve ödemenin yapılacağı gün kararlaştırılıyor. Kapora olarak da 3-5 bin liralık ödeme yapıldıktan sonra plan işlemeye başlıyor. Günü gelip ürün toplanıp kamyonlara yüklendikten sonra sıra ödemeye gelince, planın ikinci aşaması işletiliyor. Kimi alacaklıya, ‘malı verdiğimiz firma battı’ deniyor; kimine ise ‘müşteri caydı, malı başka birine vereceğiz biraz daha idare et.’ Ancak, günler süren oyalama sonrası ödeme yapılmadığı gibi bu kez tehditler başlıyor. Birçok üretici gibi, ithalat yapan bazı kişilerin de yine aynı şebekenin oyununa geldiği öğrenildi.
SOĞANIN TOZU BİLE KALMADI
Ahmet Özdemir (54) Muğla Fethiye’de üç ortağıyla yaş-sebze meyve ticareti yapıyor. Özdemir ve ortakları geçen yıl, Mısır ve Özbekistan’dan 126 ton soğan ithal etti. Özdemir, Mersin Limanı’na getirilen mal için, halde bulunan Ö. Tarım Ürünleri şirketinin yetkilileri ile temasa geçti. Özdemir, malın satışı için ilgili firma yetkilisi ile anlaştı. Başlangıçta bir miktar ödeme alan Özdemir’e, kalan parayı da ertesi gün alacağı söylendi. Ödeme yapılmadığı gibi malını da alamayan Özdemir yaşadıklarını şöyle anlattı: “Tırlarla ve konteynerlerle gelen mal bu firmanın deposuna indirildi. Elimizde, fatura ve irsaliyelerin yanı sıra araçların plakaları ve kamera kayıtları da mevcut. Temasta olduğum firma yetkilisi Remzi K. bana, ‘Malı sattık. Paranı yarın alırsın’ dedi. Ertesi gün saat 05.30 gibi bu firmanın deposuna gittim. Depoda bir kilogram bile soğan olmadığını gördüm. Hatta Remzi K. yerleri süpürüyordu. Paramı isteyince, ‘malı tefeciye vermek zorunda kaldık. Alabiliyorsan git sen al’ dedi. Meğer malı o gece yükleyip çıkarmışlar. Bu olaydan ötürü ortaklarımla aram bozuldu. Malı aldığım yere ödemeyi yapamadım. Borcumu kapatmak için evimi dahi sattım. Hayatım zehir oldu; bitik durumdayım. Benden sonra aynı kişiler, başka bir adamın da 700 bin liralık sarımsağını aynı yöntemle alıp parasını vermemişler. Bu kişiler hakkında savcılığa şikâyette bulunduk.”
DOLANDIRICILIK DAVASI AÇILDI
Özdemir’in dolandırıcılıkta suçladığı kişilerden ikisi bu kez, Mersin Mezitli de ticaretle uğraşan Yusuf Asfuroğlu’nu (62) dolandırmakla suçlanıyor. İddialara göre, Metin K. (41) ve Fevzi D. (46), geçen yıl Ekim ayı başında Asfuroğlu’nun yanına gitti. Birlikte bir çok davada yargılanan ikili Asfuroğlu’na, sahibi olduğu nar bahçesini gezmek istediklerini söyledi. Asfuroğlu’nun izin vermesi ile birlikte ikili bahçeyi gezdi ve pazarlık için bu kez yanına geldiler. Taraflar 59 ton nar için 71 bin liraya anlaştı. İkili, Asfuroğlu’na 1000 TL kapora verdi. Kalan parayı da 8-11 Ekim’de iki dilim halinde ödeyeceklerini söyledi. Taraflar el sıkışarak ayrıldı. Görüşmeden 2-3 gün sonra narları kestiren ikili ödeme için arayan Asfuroğlu’nu oyalamaya başladı. Satın aldıkları narın bekledikleri gibi çıkmadığını söyleyen ikiliden parasını alamayan Asfuroğlu, durumu polise bildirdi. Yürütülen soruşturma sonrası Metin K. ve Fevzi D. hakkında, Mersin Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
NAR DA LİMON DA GİTTİ
Alınıp da parası ödenmeyen ürünler arasında ise yok yok. Mersin Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen bir dava dosyasına göre, üreticilerden İlker Karataş’ın 55 bin liralık kivi, Ahmet Şahin’in 70 bin liralık limon, Cemal Yaz’ın 50 bin liralık portakal, Fatih Dingil’in 37 bin liralık limon, Memiş Alvaz’ın ise 20 bin liralık nar parası ödenmedi. Fevzi D., Ahmet K. (61) ve Mustafa B. (34), ‘dolandırıcılık’ ve ‘tehdit’ suçunu işlemekle suçlandı.