Bahsettiğimiz fakirlik cebinizdeki paradan bağımsız bir fakirlik. Yine de benzer fikirler yeni yılda hepimize lazım gibi.
1. Kombinin derecesini yükseltirken her seferinde kalbe ince bir sızı saplanması. Köklenmiş kombinin her geçen saat canınızdan can alması.
2. Mekanla biraz samimiyet kurulmuşsa yemek üstü çayı beleşe getirmek için “2 çay alabilir miyiz?” yerine “Bi çayınızı içeriz…” demek.
3. Karışık kuruyemişin içindeki kajuları, antep fıstıklarını, minimum 10 beyaz leblebiye 1 kaju denk gelecek şekilde, büyük bir temkinle tüketmek.
4. Azalan pilleri saate, oradan kumandaya aktarmak. Pilin iliğini kurutana kadar kullanmak.
5. Bir şekilde taksiye binmek zorunda kalınca taksimetreyle göz temasını kaybetmeyip, psikolojik sınırı geçmeden inmeye çalışmak.
6. Restoranda yemeğin yanına içecek söylemekten mümkün mertebe kaçınmak. Söylendiyse ikincisi kat’a istenmeyeceği için yemeğe yettirmek adına ince hesaplarla idareli tüketmek.
7. Bira yanında çerez söylemekten çekinmek. İkram gelen çerezi acaba hesaba eklenecek mi tereddütüyle diken üstünde tüketmek.
8. Tuvalet kağıdını nasıl olsa popomuza değiyor diye en ucuzundan 2846’lı paketlerde satın almak.
9. Sıvı sabunu iki yüz elli kiloluk, az bilinen markalı şişelerde toptan alıp, küçük şişelere aktararak kullanmak.
10. Aman karambole gelip de kotadan yemeyeyim diye, risk almamak için, eve girince 3G’yi kapatmak.
11. Karpuzu dilimlerken o kadar derinden kesmek ki neredeyse kabuğunu sıyırmak.
12. Sinemada eski öğrenci kimliğiyle öğrenci bileti almaya çalışmak.
13. Restoranda yemek yerken masada duran suyu açmamak, gelen hesabı “acaba suyu da yazmışlar mı” diye çaktırmadan kontrol etmek.
14. Tek bir sallama çay poşetinden 2 hatta yerine göre 3 bardak çay çıkarmaya çalışmak. Son dem damlası da çıkana kadar poşeti kaşık yardımıyla sıktıkça sıkmak.