Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İngilizce konuştuğu video ile uluslararası kamuoyuna seslendi. Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim üyelerinin de desteklediği protestocu öğrencileri “küçük ve radikal bir grup” olarak niteleyen Altun, eylemler için “İfade özgürlüğü ve barışçıl protesto hakkıyla ‘ilgiliymiş gibi’ davranmayı bırakalım” ifadelerini kullandı.
Son yıllarda Boğaziçi’ndeki radikalleşmiş öğrenciler arasından PKK/YPG terör örgütlerine katılanların olduğunu söyleyen Altun, “Gençlerimizi, üniversitelerimizi radikalizmden, terörizmden, vandalizmden korumak için elimizden geleni yapacağız.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, sosyal medya hesabından “What’s happening at Boğaziçi?” (Boğaziçi’nde ne oluyor?) notuyla paylaştığı ve İngilizce konuştuğu bir video ile uluslararası kamuoyuna seslendi.
Altun’un videodaki konuşması şöyle:
“Bazı kişilerin, Boğaziçi Üniversitesi’ne ilişkin durum hakkında yanlış bilgilendirildiği dikkatimi çekti. İfade özgürlüğü ve barışçıl protesto hakkıyla ‘ilgiliymiş gibi’ davranmayı bırakalım. Cumhurbaşkanımız, anayasal yetkisinin bir parçası olarak rektör atadı. Bunun üzerine, küçük ve radikal bir grup, Rektörlük binasının çevresini sardı, çıkışları kapattı ve binayı işgal etmeye kalktı. Dolayısıyla polisten müdahale etmesi istendi ve kanunlara karşı geldiği için gözaltına alınanlar oldu. İşlenen suçlar arasında kişiyi özgürlüğünden mahrum bırakmak ve kamu malına zarar vermek var. Dünyada hiçbir ülke, radikal unsurların kamu görevlilerini tehdit etmesine ve yasal bir atamaya karşı bu kişileri alıkoyma teşebbüsüne izin vermez.
“Boğaziçi’nin itibarını lekeleme girişimi”
Ne yazık ki radikalleşme, Türkiye’nin üniversite kampüslerinde süregelen bir sorun olmuştur. Son yıllarda, aynı üniversitenin radikalleşmiş öğrencileri arasından PKK/YPG gibi terör örgütlerine katılanlar olmuştur. Terör örgütlerinin gençlerimizi ağlarına düşürdüğü karanlığa ışık tutmaya devam edeceğiz. Ayrıca, küçük bir grubun radikal görüşlerini, haksız yere bütün bir topluluğun fikirleriymiş gibi göstermek suretiyle Boğaziçi Üniversitesi’nin itibarını lekelemeye yönelik girişimleri kınıyoruz. Bu vesileyle, radikal unsurlar ile mesafelerini koruyan çoğunluktaki Boğaziçi öğrencilerini selamlıyorum.”
Ne olmuştu?
AKP Sarıyer İlçe Teşkilatı kurularından olan ve 2015’te AKP’den aday adayı da olan Haliç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu, Erdoğan’ın imzasıyla Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanmıştı.
Atama sonrası öğretim görevlilerinin de dahil olduğu ‘kayyum rektör istemiyoruz’ protestoları başlamıştı.
Bu protestolar kapsamındaki bir kampüs sergisinde Kabe figürü etrafına LGTBİ+ bayrakları çizilmiş görsele ilişkin soruşturmada gözaltına alınan beş kişiden ikisi 30 Ocak’ta tutuklanmıştı.
Bunun üzerine protesto eylemleri tırmanışa geçmiş, kampüste ve Kadıköy’deki gösterilere polis orantısız güçle karşılık vermiş, onlarca gözaltı yapılmıştı.
Kampüste gözaltına alınan 159 eylemciden 98’i salıverilmiş, 10 kişiye de ev hapsi verilmişti. Kadıköy’de ise 104 kişi gözaltına alınmıştı.