Milli Eğitim Bakanlığı’nın, 20 bin öğretmen alımındaki kontenjan dağılımı açıklandı. Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliğine ayrılan kontenjanın, fizik, kimya, matematik ve biyoloji alanlarına ayrılan toplam kontenjana eşit olması tepkilere neden oldu.
“Bu atama, bu yılın emeklilerini bile karşılamaz”
Cumhuriyet‘e konuşan Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, pandemi sürecinde 20 binin üzerinde öğretmenin emekli olduğunu, atanacak öğretmenlerin öğretmen açığını kapatmak bir yana, pandemi sürecinde emekli olan öğretmen sayısını bile karşılamadığını belirterek, “Çok sayıda öğretmen de yaz ayında emekli olacak. Bu atama, bu yılın emeklilerini bile karşılamaz” dedi. “Öğretmenler en ihtiyaç duyulan zamanda atanmayacaksa ne zaman atanacak?” sorusunu yönelten Yıldırım, ataması yapılacak öğretmenlerin en geç nisan başında öğrencilerle buluşması gerektiğine işaret ederek, “Bu durumu, eğitime verilen önemin ve ekonomik krizin yansıması olarak görüyoruz. 20 bin öğretmene maaş vermemek, erken başlatmamak için 7-8 ay sonraya işaret ediyorlar. Muhtemelen ekim ayında başlatmayı düşünüyorlar. MEB, öğretmen olmadan çocukların eğitim eksiğinin giderilemeyeceğinin farkında değil. Ek öğretmen alımı yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“İhtiyaç varmış gibi gösterildi”
Din kültürü ve ahlak bilgisi ile Arapça gibi alanlara ayrılan kontenjanlara dikkat çeken Yıldırım, ders seçimi döneminde “öğrencilerin dini seçmeli derslere yönlendirildiğini” anımsatarak, “seçmeli derslerin asıl dersler gibi belirtildiğini ve bu şekilde dini derslere ilişkin öğretmenlere ihtiyaç varmış gibi gösterildiğini” vurguladı.
“Çocuklarımızın ihtiyaç duyduğu dersler, fen bilimleri dersleri. Alınacak fazladan din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleriyle ne yapılacak? İdareci atamalarında din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri mi atanmaya çalışılacak?” sorusunu yöneltti. Yıldırım, akademik eğitim almak isteyen öğrencilere, seçmeli dersler aracılığıyla imam hatiplerdeki gibi dini dersler verdirilmeye çalışıldığını söyledi.
Açıklanan kontenjanlara sosyal medyanın tepkisi