Harvard ve Brown Üniversitesi’ne Kabul Edilen Diyarbakırlı Gençler Konuştu: ‘Önemli Olan Şey Asla Pes Etmemek’

Diyarbakır Fen ve Teknoloji Lisesi’nden Nehir Toklu Harvard Üniversitesi’nde tam burslu olarak Uluslararası İlişkiler ve Matematik Bölümleri’ne; Dicle Ezgi Ekinci Harvard Üniversitesi Biyomühendislik Bölümü’ne, Seyit Metin Barut ise Brown Üniversitesi Bilgisayar Bilimi Bölümü’ne tam burslu olarak kabul edildi.

CNN Türk yayınına katılan Nehir Toklu, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Ben 18 yaşındayım. İlk duyduğumda inanamadım, çok heyecanlıydım. Hepimiz çok şaşırdık. Gerçekten olduğu zaman sadece şaşırabildim. Hala gerçek olduğunun farkında bile değilim. Harvard’ı kazandım ben, yüzde %100 bursluyum. Ben akademisyen olmak istiyorum.  Matematik ve Uluslararası İlişkiler’e gitmeyi planlıyorum.
Harvard hakkında bir sürü şey biliyorum ama şu an gidiyormuşum gibi gelmiyor. Söyleyince çok havalı ama sanki kendimden bahsediyor gibi değilim. Akademisyen olmak istiyorum. Sanıyorum matematikle ilgileneceğim.
Ben çok farklı bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Yurtdışı için gerçekten çok çalıştık. Herkes gibi çalıştık ama çok uğraştık. Çok sosyal medyam yok. Biraz çılgın şeyler oluyor. Ben de bu zamanlarda sosyal medyaya gireyim diyorum.
İnsan ailesinden, arkadaşlarından uzak olması zor ama adapte olacağımı düşünüyorum. Ben hazır olduğumu düşünüyorum. Bilemiyorum tabi…”

Dicle Ezgi Ekinci, yaşattıkları büyük gururla ilgili şunları söyledi:

“Ben 19 yaşındayım, Nehir ile aynı sınıfta okuyorum, Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nde. Ben de Harvard Üniversitesi’ni kazandım. Akademisyenlik yapmak istiyorum. Üçümüz de aynı sınıftayız.
Biz aslında 5 senedir birlikte okuyoruz. Takım ruhu her zaman vardı. Beraber çok vakit geçirdik, çoğu turnuvaya beraber katıldık. Şimdi beraber aynı okula gidiyor olmak çok mutlu ediyor bizi. Önemli olan şey asla pes etmemek. Ben buna inandım ve bu yüzden başardığımı düşünüyorum. Ben doğma büyüme Diyarbakırlıyım. 19 yıldır Diyarbakır’da yaşıyorum.
Sosyal yönümüzü de tamamen kısıtlamamamız gerektiğini düşünüyorum. Bazı sadeleştirmelere gitmemiz gerekiyor. Bir hedef var ortada ve onun için çaba harcamamız gerekiyor. Oraya odaklanıp bir şeyler yapmamız gerekiyor. Daha sade bir şekilde götürürsek hedefimize daha kolay ulaşmış oluruz”

Seyit Metin Barut ise konuyla ilgili şunları söyledi:

“İki üniversite birbirine çok yakın. Ben de 19 yaşımdayım. Bu sene Brown Üniversitesi Bilgisayar Bilimi’nden kabul aldım. Benim esasen olmak istediğim meslek yazılımcılık. Bu konuda daha önce staj yaptım. 
Ben 15 ya da 16 yaşındaki Seyit’e tavsiye verecek olsaydım ne istediğini bilmesi gerektiğini söylerdim. Bu konuda atmak istediği adımlardan vazgeçmemesi gerektiğini söylerdim. Türkiye’de çok çok iyi profesörler var. Kimseye ulaşmaktan çekinmesinler. Onlardan yardım alabilirler. Kendilerini anlatınca aslında her şey çok da iyi oluyor.
Aslında biraz şaşkınız, etrafımızda birçok insan da çok şaşkın. Bunun üzerine çok çok uğraşıyoruz ama tabi uzun süredir de bekliyoruz aslında.
Çok şaşırdık, özellikle dünyanın en iyi üniversitelerinden ikisinden kabul almamız; aynı sınıftan kabul almamız daha önce sanırım görülmemiş bir olay olduğu için herkes şaşkın.
Çok kısa süre İstanbul’da okudum. Çok uzun bir süredir Diyarbakır’dayım… Aslında uzun süredir kendimizi hazırlamaya çalışıyoruz. Birçok bağlantı da kurduk. Yurtdışında üniversitede okuyan bazı arkadaşlara sorduk, bilgi almaya çalışıyoruz.”