Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın talimatıyla üniversite bünyesinde kurulan Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğünce laboratuvarda bir süre önce başlatılan Kovid-19 aşısı çalışmaları için üniversitenin sağlık alanındaki farklı bölümlerinden 20 kişilik uzman ekip bir araya geldi.
Uzman ekip, dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınına çare olabilmek için “İki Farklı Ekspresyon Sistemi Kullanılarak Aşı Geliştirilmesi” Projesi ile aşı çalışmalarını hızlandırdı.
Erzurum Atatürk Üniversitesi, uzman ekibin iki farklı yöntemle DNA ve proteine yönelik hazırladığı projeyle, aşı geliştirme alanında yurtta TUSEB tarafından desteklenen beş üniversite arasına girmeyi başardı.
Üniversitenin Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selahattin Çelebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çalışmada görev alan öğretim üyeleriyle Kovid-19’a karşı proje hazırladıklarını söyledi.
Gruplar halinde farklı alanlarda çalışma yürüttüklerini belirten Çelebi, “Bunların en başında antiviral ilaç geliştirme anlamında virüsü öldürücü ilaçları hazırlamak için proje hazırladık. Rektör hocamız da destekledi.” dedi.
Çelebi, çalışmanın iki yöntemle yapıldığını ifade ederek, “Rekombinant aşı hazırlama yöntemiyle ekspresyonla yapılan iki farklı yöntemle DNA ve spike proteine yönelik çalışmamız oldu ve proje TUSEB tarafından kabul edildi. Bu, bizim için önemli bir aşamadır çünkü bu bütçe olmadan çalışmaları yapamazdık. Bütçeden ziyade üst kuruluş tarafından kabul görmesi bizim için çok önemli oldu, en azından iyi yolda olduğumuzu gördük.” diye konuştu.
Çalışmalarda önemli aşamalar katettiklerini dile getiren Çelebi, şöyle konuştu:
“Bu konuda Türkiye’deki beş üniversiteden biri olduk. Artık protein sentezine ve hayvan deneylerine başlayıp daha sonra da insanlar üzerinde çalışmalarımızı yapacağız. Bu, 6-7 ay belki bir yıl da olabilir ama önemli bir eşiğini hazırladık. Kabul edilen projede 3 aşamalı bir çalışma yapacağız. İlk bölümünü zaten yapmıştık. Önce ilk aşamada virüsün kopyası olan protein özelliğini çıkardık ve o çalışmaya başlayacağız. İkinci aşamada protein oluşturduktan sonra hayvan deneyleri yaparak bağışıklık elde edeceğiz. Eğer pozitif sonuç elde edersek ki etme ihtimalimiz yüzde 80-90, bu konuda çok iddialıyız çünkü projemizin kabulü bunu gösteriyor.
Üçüncü aşamada elimizdeki kovid antijeni ile antikorları birleştireceğiz. Klinisyenlerle insan denemeleri yapmaya başlayacağız ve inşallah Türkiye’nin aşısı, Atatürk Üniversitesinin aşısı olarak piyasadaki yerini alacak ve hastalara hizmet edecek.”
Çelebi, projenin kabul edilmesinin kendilerini mutlu ettiğini belirterek, “Bu yola çıkarken emindik ama fiiliyata dökülerek kabul görmesi başka bir duygu oldu. ‘Doğru yoldasın’ denmesi bile bizi motive etti. Anadolu’nun en yüksek yerlerinden biri olan Erzurum’da bu duyguyu tatmak bizi mutlu etti.” ifadelerini kullandı.