Yerli üretimde sağlık teknolojilerini öncelikli alanlardan biri olarak belirleyen, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının teşvikleriyle de bu süreci pekiştiren Türkiye, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelede kamu ve özel sektörün birlikte attığı adımların meyvelerini topluyor. Son olarak, Alvimedica firması da 480 milyon dolar patent değerine sahip medikal ürünlerin teknoloji transferiyle yerlileştirilmesi amacıyla 100 milyon liralık fiziki yatırım gerçekleştirdi.
Türkiye’de katma değerli yerli üretimin ve üretim kapasitesinin artırılması amacıyla 6 odak sektör belirlenmişti.
“Kimya”, “Bilgisayar, Elektronik ve Optik”, “Elektrikli Teçhizat”, “Makine”, “Ulaşım Araçları”nın yanı sıra “Eczacılık ile Tıbbi ve Dişçilikle İlgili Araç Gereçler İmalatı” da bu kapsama alınarak, üretim seferberliği başlatılmıştı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının teşviklerle desteklediği sağlık teknolojilerindeki yatırımlar sayesinde yeni ürünler birbirini izlerken, Kovid-19 sürecindeki ihtiyaçlar da dikkate alınarak çeşitli araç, gereç ve malzemelerin yerli ve milli imkanlarla üretimi için yatırımlara ağırlık verildi.
Alvimedica firması da 480 milyon dolar patent değerine sahip medikal ürünlerin teknoloji transferiyle yerlileştirilmesi amacıyla ilk adımda 100 milyon liralık fiziki yatırım yaptı.
Alvimedica Yönetim Kurulu Başkanı Leyla Alaton, yürüttükleri çalışmalar ve yatırımlar hakkında bilgi verdi.
Medikal teknolojiler alanında yapılan Ar-Ge, hayvan ve insan klinik çalışmaları, ruhsatlandırma ve regülatif gerekliliklerin yüksek maliyet oluşturduğunu belirten Alaton, söz konusu yatırımlarda devlet desteklerinin önem taşıdığını söyledi.
Cari açığın önlenmesine yıllık 1 milyar lira katkı hedefi
Şirketin, yurt içinde ve dışında firma satın alma, üretim tesisi ve Ar-Ge çalışmaları gibi yatırımlarının 300 milyon dolara ulaştığını ifade eden Alaton, şöyle konuştu:
“Son dönemde 480 milyon dolar patent değerine sahip medikal ürünlerin teknoloji transferiyle yerlileşmesine yönelik yatırımların ilk adımı olarak 100 milyon lira fiziki yatırım gerçekleştirdik. Şirketimizin çeşitli ülkelerdeki direkt satış ekibi ve dağıtım iştirakleri aracılığıyla dünya çapında 70’ten fazla ülkeye ihracat yapılıyor. Alvimedica sadece Türkiye’de gerçekleştirdiği üretimle ülkemizin yıllık 100 milyon lira cari açığının önlenmesine katkı sağlıyor. Kapasite artışı yatırımlarımızın tamamlanmasıyla yurt dışı fabrikamızdaki üretim hariç, cari açığı azaltıcı yönde etkimizin ilk planda yıllık 1 milyar liraya ulaşacağını öngörüyoruz.”
Kovid-19 sürecinde de üretimlerinin durmadığını ve işten çıkarma yapmadıklarını vurgulayan Alaton, tabi oldukları regülasyonlar gereği ileri steril ortamda gerçekleştirdikleri üretimlere yönelik Sağlık Bakanlığının genelgeleri doğrultusunda uyguladıkları tedbirleri anlattı.
“Üretim altyapımız ülkemizin acil ihtiyaçları doğrultusunda kullanılabilir”
Alaton, salgın döneminde tüm dünyada maske, koruyucu kıyafetler, dezenfektan ve solunum cihazı gibi ürünlerin temini konusunda sorunlar yaşandığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Alvimedica olarak salgının başlangıcından itibaren ihtiyaç duyulan tıbbi ürünlere yönelik çalışmalarda bulunduk. Gelecek dönemlerde böyle ihtiyaçların karşılanabilmesi adına her türlü medikal ürünü üretebileceğimizi düşünüyoruz. Fabrikamızda sahip olduğumuz standart belgeleri, temiz odalar ve sterilizasyon birimi gibi yetkinliklerimiz ve üretim alanımızda yapacağımız düzenlemelerle görüntüleme cihazları gibi teknolojik ürünler dahil birçok ürün üretebilecek altyapımız bulunuyor. Fabrikamızın ülkemizin acil ihtiyaçları doğrultusunda kullanılabileceğini her ortamda belirtmek istiyoruz.”
Kovid-19 ile mücadele kapsamında şirketin ürün gamında olmayan bazı ürünler için de Ar-Ge çalışmaları başlattıklarına işaret eden Alaton, antiseptik üretimiyle ilgili ruhsat başvurusunda bulunduklarını ve onay sürecinden sonra üretime başlayacaklarını bildirdi.
Alaton, maske üretimine de başladıkları bilgisini vererek, olası gereklilik durumunda Türkiye’nin ihtiyacını karşılayabileceklerini, Kovid-19 kaynaklı solunum problemleri yaşayan hastaların tedavisine yönelik Ar-Ge çalışmaları yaptıklarını dile getirdi.
“Yatırımlar devam edecek”
Tıbbi cihaz teknolojilerine yönelik yatırımlarının devam edeceğini belirten Alaton, TÜBİTAK tarafından SAYEM Programı kapsamında almayı planladıkları desteklerle kalp kapakçığı üretimine yönelik Ar-Ge çalışmalarını tamamlamak istediklerini söyledi.
Alaton, ürünün prototipinin hazır olduğunu ifade ederek, hayvan deneyleriyle klinik araştırmalar tamamlandığında üretime geçileceğini ifade etti.
Nihai ürüne 4 yıl içinde ulaşmayı öngördüklerini vurgulayan Alaton, “Bu sürede üretim tesisini de kuracağız. Böylelikle ürünleşme sağlanır sağlanmaz üretime geçecek ve girişimsel yöntemle kullanılabilen dünyadaki ilk mitral kalp kapakçığını üretmiş olacağız.” diye konuştu.