Sadece bizler için değil, birlikte istifalarını verdiği kurul üyeleri için de sürpriz oldu… Çünkü dün öğle sularında Zekeriya Alp ile Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Nihat Özdemir arasında gerçekleşen yarım saatlik o zirveye kadar her şey normaldi. İstifa’nın ‘i’si dahi gündemde değildi. Şöyle ki; MHK yönetimi önceki gün Riva’da toplanmış ve Süper Lig’e aday 8 hakem arasından 5 ismi mülakat yoluyla seçerek klasmanlara son şeklini vermişti. Ardından başkan Alp, TFF Başkanı Özdemir’i arayarak 2020-21 sezonunda klasmanlarda yer alacak hakem listesini sunmak için randevu istemiş ve dün sabah saat 10.00 için sözleşilmişti. Zekeriya Alp ve MHK üyeleri 09.00 sularında Riva’ya geldi. Ancak Nihat Özdemir gecikmişti. Ardından BtcTurk ile yapılan sponsorluk anlaşmasının tanıtım töreninin saati gelince Özdemir-Alp zirvesi saat 13.00’e sarktı…
“ARKADAŞLAR, BANA SEBEP SORMAYIN, BIRAKIYORUZ!”
Özdemir – Alp buluşması gecikince, MHK yönetimi toplanarak sezon öncesi rutin hazırlıklarını yaptı. Toplantının ardından kurmaylarıyla birlikte yemeğe geçen Alp, TFF Başkanlığı’ndan gelen “Sizi bekliyoruz” telefonu üzerine yemeği yarıda bırakıp Özdemir’in yanına çıktı. Ve işte ne olduysa ondan sonra oldu… Alp, yeni sezon hakem klasmanlarıyla ilgili dosyayı sunmak için gittiği Özdemir’in yanından ‘istifa kararı’ alarak ekibinin yanına döndü. “Arkadaşlar, istifa ediyoruz. Bana sebep sormayın” diyen Alp, daha sonra MHK üyeleri ile birlikte Riva’dan ayrıldı. Peki Zekeriya Alp’i istifaya götüren sebep neydi? Aldığımız bilgilere göre sebep; TFF yönetiminin, MHK’de değişiklik istemesi. MHK’deki bazı isimlerle ilgili rahatsızlıkların dile getirilmesi ve Alp’in de buna karşı çıkması. Alp, MHK yönetimindeki bir iki ismin görevlerinin değiştirilerek pasifize edilmesi talebini kabul etmeyip istifa etmeyi seçti.
“ZORLU” SÜREÇ BiTTi!
Yeni MHK Talimatı’nda yer alan baba-oğul hakem ve gözlemciler meselesi ile klasmanları gruplara ayırma teklifinin Özdemir yönetimi tarafından veto edilmesi nedeniyle kırgın olan Alp için dün gelen talep, bardağı taşıran son damla olmuş oldu. Sezon başında bazı hakemlerin kızağa çekilmesi talebinde bulunan TFF’nin, A-B-C klasman yapılanmasını reddetmesi ve talimatı yaklaşık 2 ay bekledikten sonra onaylaması MHK Başkanı ve üyelerin keyfini kaçırmıştı. Geride kalan bir yıllık görev süresince en büyük darbeyi Zorlu’da Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve TFF Başkanı Nihat Özdemir ile yaptığı zirve ile alan Zekeriya Alp, verdiği istifa kararıyla zorlu süreci noktalamış oldu.
VE AiHM O YAZIYI GÖNDERDi: TAHKiM VE PFDK SiLBAŞTAN
Malumunuz, bundan 7-8 ay evvel Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’den (AiHM) ülkemize şoke edici bir yazı gelmişti… Önce Adalet Bakanlığı’na, oradan da TFF’ye gönderilen yazıda AiHM, TFF’nin en üst yargı organı olan Tahkim Kurulu’nun, oluşum açısından bağımsız ve tarafsız olmasının mümkün olmadığını belirterek Türkiye’den gerekli düzenlemenin yapılmasını talep etmişti. Çünkü AiHM’e göre TFF, futbolcu Ömer Rıza ve hakem Serkan Akal ile ilgili davalarda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ‘adil yargılama hakkı’nı düzenleyen 6. maddesini ihlal etmişti. Onlara göre bu sistematik bir yanlıştı ve bundan dönülmeliydi. Hatırlayın; bu haber üzerine TFF, “Evet böyle bir yazı geldi ama henüz kesinleşmedi” açıklamasını yapmış ve karara itiraz edileceğini duyurmuştu. İtiraz edildi ama reddedildi ve karar kesinleşti. Bu yapı böyle kalamazdı. Çünkü AiHM’in önünde yine Türkiye’den gelen ve incelemesi devam eden başka dosyalar da vardı. Sonunda AiHM kısa bir süre önce Adalet Bakanlığımız’a bir yazı göndererek TFF’nin başta Tahkim Kurulu olmak üzere yargı organlarının oluşumunun ve yapısının yeniden düzenlenmesini istedi. Bakanlık da bu yazıyı TFF’ye göndererek AiHM’nin istediği düzenlemenin yapılmasını önerdi.
SEÇİM SİSTEMİ DEĞİŞECEK
İstenen değişim kaçınılmazdı. Ve sonunda TFF ‘bağımsız olmadıkları’ resmî kurumlar tarafından bir defa daha ‘tespit edilen’ kurulları değiştirmek için düğmeye bastı. En basitinden o yargı organları (Tahkim Kurulu, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu) artık federasyonlarla gelip gitmeyecek. Kurulların oluşturulması da yine aynı şekilde olmayacak. Görev süreleri ve bu kurullarda görev alacak kişiler artık eskisi gibi seçilmeyecek. Bu konuda yasal düzenleme (statü değişikliği) çalışmaları sürüyor. Yapılacak düzenleme, TFF Mali Genel Kurulu’nda üyelerin onayına sunulacak. Söz konusu çalışma genel kurul üyelerini memnun eder mi etmez mi bilmiyorum ama konunun genel kurulun gündemine damga vuracağını şimdiden söyleyebilirim.
TFF YARGISINDA HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK
Belki Anayasa Mahkemesi’nce Tahkim Kurulu’nun nihai karar mercii olması ve bunun üzerine hiçbir yargı organının bulunmaması konusu yeniden düzenlenebilir. Belki de uluslararası arenada en üst itiraz mercii olan CAS (Spor Tahkim Mahkemesi) yapısı Türkiye’de de oluşabilir. Dedik ya, artık TFF yargısında hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. O kurulların çoğu zaman yaptıkları ‘noter’ görevi (!) büyük bir ihtimalle bu mali genel kurulla ellerinden alınacak. Tabii sakat olan o eski yapıyla seçilen ve halihazırda görevde olan bugünkü Tahkim ve PFDK işbaşında kalır mı kalmaz mı bilinmez ama onu da mali genel kurul söyleyecek. Kişisel kanaatim, devam etmenin çok sağlıklı olmayacağı yönünde…
