8 asır önce ’kurt boğazı’ tekniği ile yapılan Göğceli Çivisiz Camisi, adeta yıllara meydan okurcasına dimdik ayakta duruyor. Yurt içi ve yurt dışından birçok ziyaretçinin ilgi odağı olan Göğceli Camisi, bölgede meydana gelen birçok depremden etkilenmeden aynı yapısını koruyarak günümüze kadar taşıdı. Çarşamba ilçesi Hasbahçe Mahallesi, Göğceli Mezarlığı içinde yer alan cami, Anadolu’nun ahşap mimarisinin en güzel örneklerinden biri olma özelliğini taşıyor.
İnsan iskeletine benzer bir yapı
Göğceli Camisi hakkında bilgi veren müezzin Kasım Keskin, “Camimizin ilginç yapısı ahşap ve çivisiz olmasıdır. Camiyi içeriden incelediğimiz zaman tavan kısmında insan iskeletine benzer bir yapı var. Omurga şeklinde hareket edilebilen bir yapı şeklindedir. İçeriye girdiğiniz zaman sağ ve sol taraflarda yedişer adet 15 ile 20 metre boyutlarında ağaç duvarlar var. Mihrap, minber ve kürsü bile o döneme aittir. Devletin bize verdiği kurallar çerçevesinde fiziksel mesafeli, maskeli ve hijyenli şekilde namazı kılıyoruz. Zaman zaman ülke dışından, il dışından insanlar görmek için buraya geliyor” dedi.
Ziyaretçiler hayranlıkla inceliyor
Göğceli Camisi’ni merak ederek buraya gelen ziyaretçiler ise şaşkınlıklarını gizleyemediklerini belirttiler. Asırlar öncesinden günümüze kadar ulaşan bir tarihi mirası incelemek ve bu yapı hakkında bilgi sahibi olmanın büyük bir mutluluk verdiğini söyleyen ziyaretçiler, tek bir çivi bile kullanılmadan ahşaptan bir caminin yapılmasının en çok dikkatlerini çeken detay olduğunu aktardı.
İbadetler önlemlerle gerçekleştiriliyor
Göğceli Camisi’nde vakit namazları korona virüs tedbirleri kapsamında fiziksel mesafe, hijyen ve maske kurallarına uyularak kılınıyor. Maskelerini takıp, seccadelerini eline alan cami cemaati fiziksel mesafeyi aksatmıyor. Tarihi bir geçmişe sahip Göğceli Camisi’nde namaz kılan cemaat, kısa sürede pandemi sürecinin bitmesini temenni ediyor.