İlk adım olarak Başbakan’ın parlamento tarafından görevden alınmasını isteyen muhalefet, sonrasında kurulacak geçici hükümetin anlaşmayı revize etmesini talep ediyor. Paşinyan ise dün parlamentoda milletvekilleriyle görüşmesi sırasında, mevcut anlaşmanın yok sayılmasının savaşa dönmek anlamına geleceği uyarısında bulundu.
ASKERLERE ÇAĞRI TEPKİ ÇEKTİ
Bu gelişmeden önceki gece Paşinyan, kendisine yönelik darbe girişimi ve suikast iddiaları üzerine Facebook’dan, “Karabağ cephelerindeki askerlerimiz beni gayet iyi anladıklarını söylüyorlar. Ben de kendilerine, ‘Dönün, sizi Erivan’da bekliyorum. Duvarların altından şu sızlananlara ders vermemiz gerek’ dedim” şeklinde paylaşım yaptı. Paşinyan’ın askerlere “başkente dönün” çağrısı Erivan’da bomba etkisi yarattı. Sadece muhalefet değil, iktidardaki “Benim Adımım” partisi milletvekilleri birbiri ardından istifa etmeye başladı. Dün sabah ise ağız değiştiren Paşinyan video konferans yöntemiyle basın toplantısı yaparak, “Yanlış anlaşıldım. Askerler başkente silahsız gelecek. İçinde bulunduğumuz durumu halkımıza onlar daha iyi anlatacak” dedi.
‘YENİLGİNİN SORUMLUSU BENİM’
Düzenlediği basın toplantısında “Şimdi ne olacak” sorusuna yanıt aramaya çalışan Paşinyan şu tespitlerde bulundu:
m “Karabağ cephesinde aldığımız yenilginin bir numaralı sorumlusu benim. Kabul ediyorum.
m Halkımızın son dönemde yaşananlar hakkında tüm gerçekleri bilmesi lazım. İstifa etmeyi düşünmüyorum. Şu anda yegane gündem maddem Ermenistan’da huzur ve güvenliği sağlamaktır.
m 2018’de iktidara geldiğimde AGİT çerçevesindeki Karabağ görüşmelerinde geri dönülmesi mümkün olmayan noktaya gelinmişti. Hiçbir garanti almaksızın 7 rayondan çekilmemiz talep ediliyordu. Bunu değiştirmeye çalıştım ancak başarılı olamadım.
‘ANLAŞMADAN VAZGEÇEMEYİZ’
m 10 Kasım’da imzaladığımız üçlü anlaşma bizim açımızdan yıkıcı sonuçlar doğursa da ondan vazgeçemeyiz. Vazgeçmemiz için cephede askeri dengenin lehimizde değişmiş olması lazım. Bu da günümüzde mümkün değil.
m 9 maddelik üçlü anlaşmanın genel hatlarıyla neyi öngördüğünü hepimiz biliyoruz. Ancak bu maddelerin arasında izaha muhtaç durumlar da var. İşte buralardan hareket ederek masada kazanımlar elde edebiliriz.
m Orduları Erivan’a davet etmem konusuna gelince, burada yanlış anlaşıldım. Askeri yönetim ilan etmek gibi düşüncem yok. Sadece cephedeki askerlerimizin gerçek durumu gelip anlatmalarını kastetmiştim.
m İçinde bulunduğumuz durumda benim de muhalefetten taleplerim var: Ermenistan’da darbe yoluyla iktidarı devirmeye çalışmayacaklarının garantisini vermelerini talep ediyorum.”
Ülkenin ilk cumhurbaşkanı: Hep suçlu arıyoruz
Ermenistan’ın 1991’de bağımsızlık ilanından sonra ülkenin başına geçen ilk cumhurbaşkanı olan Levon Ter-Petrosyan da Erivan’daki gelişmeler karşısında sessiz kalamadı. İktidarda kalmak için çırpınan Paşinyan ile onun üzerine gelen muhalefeti aynı anda eleştiren Petrosyan, “Ermeni ulusu her zamanki gibi yine (sonradan gelen akıl) hastalığının kurbanı oluyor. 100 yıl önce 1915 yılındaki trajik olaylardan bu yana bu hastalıktan kurtulamadık. İktidar ile muhalefetin (bir karış toprak vermeyiz) söylemleri başımıza yeni felaketler hazırlıyor. Birinci Dünya Savaşı’nda her şeyini yitiren Osmanlı Türkleri gibi olamadık. İkinci Dünya Savaşı’nda yerle bir olan ve küllerinden dirilen Almanya olamadık. Biz hep suçlu arıyoruz ve sonradan gelen akılla hareket ediyoruz” diye konuştu.