Ligin zirvesini direkt ilgilendiren maça çıkarken kazanmaya daha çok ihtiyacı olan taraf Galatasaray, terazide ağır basan taraf Beşiktaş idi. Sezon başına kıyasla oyun kalitesini çok farklı bir noktaya taşıyan, ligde son 6 maçını kaybetmeyen ve evindeki son 5 maçında rakip kalelere minimum 3, toplamda 19 gol bırakan Sergen Yalçın ve ekibi hem moral hem takım oyunu hem de kilit oyuncuların formuyla daha önde görünüyordu. Galatasaray, tıpkı rakibi gibi hafta içi oynanan kupa maçında çeyrek final biletini cebine koymuş olsa da penaltılara götürerek kazandığı maçta çok iyi sinyaller vermemişti.
KiMSE MEMNUN DEĞiLDi
İlk 45 dakika sonunda maçtan kimse memnun değildi: Galatasaraylılar, dakika 22’de Diagne’ye yapılan faul sonrasında avantaj kuralını işletmeyerek Rosier’ye kart göstermek için maçın durduğu pozisyonda kalmıştı. Beşiktaşlılar, 35. dakikada Marcao’nun geri pasında araya girip topu kapan Larin’in kaleci Okan’la karşı karşıya kaldığı pozisyonda kalenin üzerinden auta yolladığı şutunda. Her iki takımın da rakibe verilen ve verilmeyen kartlar konusunda itirazları vardı. Hakem Cüneyt Çakır’ın düdüklerine yapılan itirazlar maç boyunca sürecekti.
10 KiŞiYLE iMKANSIZDI
Diagne, dakika 59’da Süper Lig’de ilk kırmızı kartını görerek takımını son yarım saatte 10 kişi bıraktığı anda maç Galatasaray adına bitti aslında. 11 kişiyle üstünlük sağlayamadığı rakibine karşı, 10 kişiyle kazanması neredeyse imkansızdı. Öyle de oldu.
İki takım arasında oynanan maçlarda 2017’den bu yana deplasman takımları değil kazanmak, gol bile atamıyordu. Kazanan ev sahibi Beşiktaş ve istatistik oldu. Luyindama’nın iki hatasından iki gol yiyen Galatasaray, maçı ve liderlik hayalini kaybetti.