Spor Arena Özel Röportaj – Uğur Yapıcı | Galatasaray’da geçirdiği 9 yılla hafızalara kazınan eski kaleci Aykut Erçetin, kendisiyle ilgili ve gündeme özel Spor Arena’ya açıklamalarda bulundu.
Aktif olarak menajerlik yaptığını söyleyen Erçetin, Nazım Sangare’nin Fenerbahçe’ye transferinde rol aldıklarını belirtirken, Fenerbahçe derbisiyle ilgili de konuşulacak bir itirafta bulundu. Deneyimli isim Galatasaray günlerinde yaşadığı birçok dikkat çeken anıyı da paylaştı.
İşte Aykut Erçetin’in sorularımıza verdiği yanıtlar;
İnsanlar Aykut Erçetin’i merak ediyor, şu an neler yapıyorsun?
Futboldan sonra biraz kabuğuma çekildim açıkçası birkaç ay maç bile izlemedim. Futbolculuk çok güzel bir meslek ve noktalayınca biraz tuhaf oluyor insan ama eninde sonunda futbol beni kendine çekti. Siz futbolun içinde düzgün şeyler yaparsanız insanlar bıraktıktan sonra size hala çok pozitif ve olumlu hatırlar ben bu bakımdan hiç sorun yaşamadım.
Futbol içinde hedeflerin var mı?
Ben kendime dört tane yol çizdim; ilki medyada olmak, ikincisi teknik tarafta antrenörlük, üçüncüsü kulüplerde idarecilik, dördüncüsü ise futbolcu menajerliği. Benim hep arzu ettiğim sportif direktörlük olmuştur, genelde kaleciler hep bir şeyler kurar sahadaki oyuncuları en iyi onlar izler bu bakımdan dünya futbolunda başarılı olmuş eski kaleciler var ama maalesef Türkiye’de sportif direktörlük kavramı yok. Biz hep Almanya veya İtalya neden başarılı diye örnek veririz ama oralarda çok basit bir sistem var; takım, teknik direktör, sportif direktör ve yönetim. Futboldaki proje belli ama biz bunu bir türlü kabul etmiyoruz. Fatih Terim hoca Türkiye Futbol Federasyonu teknik sorumlusuyken çok önemli bir adım attı, dünyada ilk defa sportif direktörlük semineri açıldı. Örneğin Galatasaray’da hiç kimse Fatih hocanın kadro tercihlerini tartışamaz ama transferlerde hocaya daha fazla kolaylık olsun diye aslında orada bir sportif direktör bulunabilir. Türkiye’de sistem başkanın bu işleri üstlenmesiyle olur ama o zaman bütün kulüpler neden borçlu ve neden bu durumdan çıkamıyor. Ben de bu yüzden sportif direktörlük yerine futbol menajerliğine yöneldim.
“NAZIM SANGARE’NİN TRANSFERİNDE ROL OYNADIK”
Menajerlikte başarıyla transferler yaptım bunu nerden kaynaklanıyor derseniz Almanya’da doğup büyüdüğüm için birkaç lisan biliyorum, 2004 ve 2006 yılları arasında Galatasaray’da tercüman kullanmıyorduk gelen yabancı futbolcuların tercümanlığını ben yapıyordum ve böylece bu futbolcularda bir bağ kurdum. Stjepan Tomas, Frank de Boer gibi oyuncuların tercümanlığını ben yaptım bu tarz bağlantılar hala kaldı. Özellikle yolunda başında olan futbolculara bakın ben bu hataları yaptım siz de yapmayın diyebilmek çok önemli, ben belki çok üst düzey yıldız olmadım ama Drogba, Sneijder, Muslera, Taffarel, Mondragon, Frank de Boer, Bülent Korkmaz gibi birçok yerli-yabancı büyük yıldızlarla çalıştım ve Rijkaard, Mancini, Fatih Terim gibi çok büyük hocalarla beraberdim. Buralardan aldığım tecrübeleri genç futbolculara aktarma şansım oldu, futbolcuyken menajerliğimi de yapan Harun Arslan ile çalışıyorum. En son Nazım Sangare’nin transferinde rol oynadık bu bana ayrı bir mutluluk veriyor.
Mondragon, De Sanctis, Muslera gibi önemli kalecilerle çalıştın seni en çok etkileyen kim oldu?
Hepsinden bir şey öğrendim, maalesef bizim Türk oyuncularda kıskanma durumları vardır ama ben öyle bakmamaya çalıştım. Karakter olarak futbol tarihinde gördüğüm en düzgün insan kaleci antrenörüm Claudio Taffarel.
Galatasaray’ın şampiyonluk şansını nasıl görüyorsun?
Sokakta yürüdüğüm zamanda taraftarlar aynısını bana soruyor, herkese aynı şeyi söylüyorum hiç kimse bu sene biliyormuş gibi konuşmasın çünkü bilinmez bir dönem yaşıyoruz. Pandemi yüzünden hiç olmadığı kadar çok fazla maç oynanıyor ve çok dar zamanda yapılıyor. Takımlar sadece ilk 11 oyuncusu transfer etmediler kadrolarını genişlettiler, çünkü çok yoğun tempo var sakatlık riski yüksek ve her zaman virüs kapma ihtimalleri var bu yüzden hangi takım şampiyon olacak sorusuna cevap veremem sadece geniş olan kadrolar çok daha fazla avantajlı olacak. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş boşuna zirvede yer almıyor.
Fenerbahçe’de Altay, Beşiktaş’ta Ersin, Trabzonspor’da ise Uğurcan Çakır yerli kaleci değerlerimiz. nasıl yorumluyorsun?
Benim dönemimde biz adeta gizli bir duvara karşı savaşıyorduk, Özellikle Galatasaray’da tarihten gelen çok başarılı yabancı kaleciler vardı, Simovic, Friedel, Taffarel, Mondragon ve Muslera ile yabancı kalecilerle gitmek Galatasaray’da tuttu ve bir gerçek oldu. Fenerbahçe ise tam tersi Engin İpekoğlu, Rüştü Reçber, Volkan Demirel ve Altay Bayındır ile yerliden yana tercihini kullanıyor bu konuda Fenerbahçe camiasını takdir etmişimdir. Beşiktaş’ı ve Sergen Yalçın hocayı da takdir ediyorum. Bakıldığında bu daha başlangıç; Altay, Uğurcan gibi kaleciler Avrupa’ya satıldığı zaman kaleciler konusunda Türkiye’de olumlu anlamda bambaşka bir senaryo ortaya çıkabilir ama örneğin Uğurcan Çakır için 30 milyon Euro talep ederseniz Avrupa’dan takımlar geri adam atar çünkü önce kendilerinde oyuncuyu görmek istiyorlar burada mantık çok yüksek rakam istemek yerine 2. satıştan yüksek pay koyabilme olmalı.
“FELDKAMP NONDA İLE SONG’U KARIŞTIRDI”
Galatasaray’da unutamadığın bir anın var mı?
Bir maçta bir futbolcumuz sakatlanmıştı dönemin teknik direktörü Feldkamp yanındaki Ahmet Akcan’a dönerek “oo Nonda sakatlandı Nonda’nın yerine kimi sokacağız” dedi Ahmet Akcan da “Hocam Nonda kulübede oturuyor o Rigobert Song” dedi (Gülüyor)
Antrenmanlarda senin üstüne oynayan sinirlendiren birisi var mıydı?
Genelde idman sonrası Ümit Karan ile o tarz bir durum oluyordu(gülerek) Ümit Karan çok basit olan pozisyonları atamıyordu ben gülüyordum ama sonra çok zor, imkanı yok dediğin pozisyonda bir röveşata golü atıp idmanı bitiyordu.
“SURVİVOR’U KESİNLİKLE KABUL ETMEM”
Galatasaray’dan eski takım arkadaşın Barış Özbek bu sezon Survivor’da, daha önce Ümit Karan, İlhan Mansız gibi isimler gitti. Teklif gelse sen de gider misin ?
Survivor’ı kesinlikle kabul etmem. Bunu bana söyleyenler oldu ben idman sonrası çalışmayı çok severim insanlar bana kendini Survivor’a mı hazırlıyorsun derdi ama ben hiç düşünemiyorum ailemden o kadar uzak ve ayrı kalmak bana korkutucu gelir.
Fenerbahçe – Galatasaray derbisinde hangi takımı önde görüyorsun?
Her derbi kendi hikayesini yazar hiç kimse bu takım favoridir diyemez. Bizim çok kötü bir dönemimiz vardı Rijkaard bizden ayrıldı ondan sonraki haftaya Hagi ile çıktık ve sonrasında Kadıköy’e gittik. Taraftarlar, Spor yazarları yani herkes bize 3-4 yiyin ama 5-6 olmasın diyordu, o maça çıktık çok da zayıf bir kadromuz vardı ve önceki hafta Kocaelispor’a yenilmiştik ama Kadıköy’de kaybetmedik. O yüzden derbilerin havası bambaşka, tabii ki gönül olarak Galatasaray’ın kazanmasını isterim ama maalesef son yıllarda derbilerde çok fazla kartlar ve sert hareketler oluyor.